Kaybetmeye devam ediyoruz

Hani adettendir deyip maç kaybetmeye devam eden bir yapımız varya. Bunu değiştiremedik gitti.  Almanya kampı dâhil, Türkiye de maç kazanamayan Konyaspor futbol takımı, kazanırsan kazanacaksın uygulamasına muhalif olurcasına, ‘kaybet kaybet’ alışkanlığını devam ettiriyor. Demek ki sorun sadece hocada değilmiş. Bunu herkes anladı. Lakin yönetim anlamamak için direniyor. Şahsen Hocanın yanında Yönetim kurulunun da ciddi bir karar alacağını düşünmüştüm. Hadi bu olmadı olmasını da istemem. Bu süreçte genel kurula kadar gidilmeli. Hiç bir iş yarım yamalak bırakılmamalı. Fakat, yönetim kurulunun bu süreci sağlıklı götürebilmesi için hamleler yapmalıydı. Kimi yöneticilerin affını isteyerek, kimilerinin görevlerini sonlandırarak, kimi yedekleri de çağırmasını beklerdim. Kısaca değişiklikler bekliyordum. Hâla da bekliyorum. Futbol takımları beş kurgu ile takım olurlar. Öncelikle dirayetli ve çaplı bir yönetim, iyi bir teknik ekip, iyi bir futbolcu kadrosu, arkasında güçlü bir basın ve tam destek veren seyirci topluluğu. Bunlardan biri eksik olursa belki ama birkaçı eksik olur veya eksikliği hissedilirse problemlerde büyük olur. Olan Nurullah Hocaya oldu. Hoca, yönetimi onbeş aydır sırtında taşıyordu. Yönetim hocaya altı hafta dayanamadı.  Ne yaparsın futbolun cilvesi böyleymiş. Bazen günü gününü tutmuyor. Sadece kusur hocada değilmiş derken, Kupa maçına takımı götüren, ‘ne hikmetse yere göğe sığdıramadıkları’ Mevlüt hocaları da iş yapmadı. Adam aspirin gibi. Futbolcu izler, takım izler, olmadı birde takımın başında kupa maçına çıkar.  Velhasıl sıradan bir takıma kaybettik. Sadece kaybetmedik. Kaybet kaybet olduk. Geçen yıl hiç hesapta olmayan kupa maçlarından, bu takımın kasasına bir trilyondan fazla para girdi. Diyeceğim o ki, biz bu yokluk içinde hem kupa maçlarını kaybettik hem de kupadan gelen parayı kaybettik. Yine geçen yıl almış olduğumuz puanların çarpan sayısına bakıldığında korkunç bütçeler elde edinilmişti. Fakat bu bütçelerle, Konyaspor’umuzun beş altı trilyon borcu nasıl oluştu akıl fikir erdirene aşk olsun. Bu sezon onu da alamıyoruz. Bu yıl kupasız ve puansızız. Peki, neden böyle oldu, bu takım iyi giderken neden buralara gelinildi? Diye sormaz mı insan. Bakın neler olmuş kısaca zihnimizi yoralım. Sizler zaten birçok şeyin farkındasınız. Bunlardan bir kaçı şöyle gelişti. Bonservis ödeyerek alınıp OKAN tek devre sonu salıverilen futbolculardan tutunda, gitmesi için üste para verilen futbolcuya kadar ZAFER. Takasta kullanırız diye CEYHUN altını bakırla değişinceye kadar. Tarama yaparız diye izlettirilen binlerce sporcudan tutunda, sırf hatırı var olsun diye yabancı futbolcuların tavsiyesiyle alınan eş, dost ve mahalle komşularına kadar GOMEZ. Yani hep kaybet hep kaybet. İYİ DE NEREYE KADAR…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum