"İKBY'deki 'Yeni Nesil' ayaklanması PKK'nın yeni Truva Atı'dır"

"İKBY'deki 'Yeni Nesil' ayaklanması PKK'nın yeni Truva Atı'dır"

SAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sofuoğlu:- "Sorosvari yapılanmanın Kuzey Irak'a da sıçradığını görmekteyiz. 'Yeni Nesil' adı verilen ayaklanma, PKK/PYD'ye alan açmak için kullanılan Truva Atı'dır"- "Fransa'daki 'Yürüyüş Har

İSTANBUL (AA) - GÜLSÜM İNCEKAYA - Sakarya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, "Sorosvari yapılanmanın Kuzey Irak'a da sıçradığını görmekteyiz. 'Yeni Nesil' adı verilen ayaklanma, PKK/PYD'ye alan açmak için kullanılan Truva Atı'dır." dedi.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) devam eden hükümet karşıtı gösterileri, AA muhabirine değerlendiren Sofuoğlu, olayların Arap Baharı hareketlerinin bir devamı olduğunu öne sürdü.

Sofuoğlu, IKBY'ye uygulanan ambargonun halkı bunaltması ve memur maaşlarının ödenmemesi üzerine ortaya çıkan kompozisyonun, şaşırtıcı olmadığını ifade ederek, ''Yeni Nesil Hareketi adlı yapılanma, 2012'de başlayan Arap Baharı diye tanımlanan aslında Arap katliamı olduğu şimdi çok daha iyi anlaşılan hareketlerin bir devamı görüntüsündedir. O dönemde bölge ülkeleri nasıl karıştırıldı ve çatıştırıldı ise şu anda Kuzey Irak’ta da aynı şekilde bir yapılanma kendini hissettirmektedir.'' diye konuştu.

Egemenliği ağırlıklı olarak Erbil'de bulunan Mesud Barzani'nin, Halepçe ve Süleymaniye'ye nüfuz edemediği görüşünü aktaran Sofuoğlu, askeri açıdan sınırların yeniden çizilmesinin gündeme gelebileceğine vurgu yaptı.

Sofuoğlu, bugüne kadar ülkeyi barış ve sükun içinde tutan eski IKBY Başkanı Mesut Barzani’nin gücünü büyük oranda Türkiye'den aldığını belirterek, ''Barzani bağımsızlık referandumu sonrası Türkiye'den desteğini kaybedince artık bölgede ciddi derecede iç karışıklıklar yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlamıştır. Barzani'nin Türkiye'den destek almadığı takdirde uzun süre ayakta kalamayacağı zaten konuşuluyordu. Barzani bir yere dayanmak zorunda. Kendi başına ayakta duramaz ama kolay kolay da devrilmez, o zaman ne olur, Kuzey Irak'ta şehirler arasında çatışmalar olur. Barzani kesinlikle Türkiye'nin istediği yapıya girmek zorundadır, çünkü varlığı ciddi anlamda tehdit altındadır.'' ifadelerini kullandı.

Barzani'nin, gücünü kırmaya çalışan bir yapıyla karşı karşıya kaldığına dikkati çeken Sofuoğlu, şunları söyledi:

''Barzani'nin koltuğunu devirmeye çalışan bir PKK harekatı olduğunu biliyoruz. Goran Hareketi'nin Barzani'den hiç hoşlanmadığını biliyoruz. Referandum sonrası Talabani'nin İngilizlerle anlaşıp Kerkük'ü boşaltarak bir anda Barzani'yi savunmasız bırakması hala hafızalarda. Fransa'daki 'Yürüyüş Hareketi', İtalya'daki 'Beş Yıldız Hareketi', Türkiye'de Demirtaş’ın parlatılması gibi... Şimdi de Kuzey Irak'taki 'Yeni Nesil Hareketi'. Bunlar Sorosvari organize hareketlerdir. Neçirvan Barzani ve Kubat Talabani'nin Almanya ile görüşmesi de iç karışıklık nedeni olabilir. Barzani'nin burada en büyük kaybı Türkiye'nin uzattığı zeytin dalını kırması oldu. Türkiye'nin kendisine yapmış olduğu iyiliklere yanlış karşılık vererek, kendi tercihi ile Türkiye'nin desteğini kaybetti. Tüm bu olumsuz gelişmeler, Barzani'nin tür hareketlerle karşı karşıya kalmasına neden oldu diyebiliriz. Kuzey Irak’ta şehirler fiilen paylaşılmış durumda. Yani Barzani'nin egemenliği ağırlıklı olarak Erbil'de. Halepçe, Süleymaniye'ye nüfuz edemiyor zaten. Bu yapılanma daha keskin sınırlara sebebiyet verebilir. Askeri açıdan da sınırların yeniden çizilmesi ortaya çıkabilir.''

- "Barzani kesinlikle Türkiye'nin istediği sınırlara gelmeli"

Sofuoğlu, Barzani'nin bölgesini tek parça halinde elinde tutmasının vazgeçilmez koşulunun, bölgesel güçlerle kuracağı ortaklığa bağlı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Barzani birtakım güçlere dayanmak zorunda ama bu dayanacağı güçler asla Batılı güçler olamaz. Ne Almanya olabilir, ne ABD olabilir, ne İngiltere ne Fransa...Çünkü bölgede dayandıkları bir halkları yok. Barzani'nin dayanacağı yer Rusya ki bu da dolaylı bir dayanma olur. Dayanabileceği ülke İran olur veya Türkiye ile hareket edebilir. Belki de Suudi Arabistan ile hareket etmek isteyebilir. Çünkü bölge ülkeleri ile hareket etmek zorundadır.

İran ile hareket edemeyeceğine göre, Barzani kesinlikle Türkiye'nin istediği sınırlara gelmeli, Türkiye'nin istediği yapıya girmek zorundadır. Çünkü varlığı ciddi anlamda tehdit altındadır. Komple ortadan kalkması mümkün değil sonuçta Barzani bir aşirettir. Ama Kuzey Irak'ı tek parça halinde elinde tutma avantajını tamamen kaybedebilir.''

-''PKK/PYD’ye alan açılıyor''

Prof. Dr. Sofuoğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki gösterilerin devam etmesi halinde bölgede çok ciddi sıkıntıların yaşanabileceğini öne sürerek, olayların Erbil'e sıçraması durumunda Barzani ve Talabani kuvvetleri olarak ayrılan peşmerge güçlerinin birbiriyle çatışabileceği uyarısında bulundu.

Sofuoğlu, ''Sorosvari yapılanmanın Kuzey Irak'a da sıçradığını görmekteyiz. 'Yeni Nesil' adı verilen ayaklanma, PKK/PYD'ye alan açmak için kullanılan Truva Atı'dır. Sincan'a yerleşmiş PKK'nın yapmaya çalıştığı operasyonların başka bir versiyonu olabilir. İçlerinde kılık değiştirmiş DEAŞ'lı militanların olma ihtimali hiç de zayıf değildir. Çünkü Batılı güçlerin bu bölgede kendi varlıklarını devam ettirebilmesi için İslami akımların güçlenmemesi gerekir. Bunun da tek yolu PKK gibi Marksist, seküler yapıların desteklenmesinden geçiyor. Bununla tüm bölgeyi PKK, PYD kontrolüne geçirebilirler.'' değerlendirmesini yaptı.

Sofuoğlu, küreselcilerin bölgeyi karıştırması sonucu çatışma ihtimalinin güçlendiğini belirterek, kısa sürede önlem alınması, bunu ortaya çıkaran sebeplerin de ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin kendi güvenliğini tehlikeye atacak hiçbir yapılanmaya izin vermeyeceğine vurgu yapan Sofuoğlu, şunları kaydetti:

"Kırmızı çizgiler aşıldığında her ülkenin doğal tepki verebileceği gibi Türkiye de kendi kırmızı çizgisi aşıldığında tepkisini rahatlıkla verebilir. Bölgedeki Sünni nüfusun ezilmesine Türkiye asla müsaade etmez. Ama burada Barzani'nin bir kere İsrail'den komple uzaklaştığını göstermesi gerekir. Türkiye Turgut Özal'dan beri, şu anda da olduğu gibi kendisinden destek bekleyen halkları sahipsiz ve çatışmaların ortasında bırakmayacaktır. Türkiye yine tarihin kendisine vermiş olduğu görevi burada da yerine getirecektir.''

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :