
Hikikomori Sendromu: Dijital Çağın Sosyal İzolasyon Tehlikesi
Teknolojinin hızla gelişmesi ve iletişim eksikliği, Japonya’dan tüm dünyaya yayılan Hikikomori Sendromu’nu tetikliyor. Prof. Dr. Hülya Ensari, gençleri etkileyen bu sendroma karşı aileleri uyardı.
Japonya’da ortaya çıkan ve giderek daha fazla ülkede görülen Hikikomori Sendromu, bireylerin sosyal, kültürel ve toplumsal hayattan tamamen koparak eve kapanmasıyla tanımlanıyor. Atlas Üniversitesi Hastanesi Başhekimi ve Ruh Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ensari, bu durumun özellikle gençlerde ve erkeklerde daha sık görüldüğünü belirtti.
Ensari, sendromun en az 6 ay süren sosyal izolasyon dönemlerini kapsadığını vurgulayarak, "Kişi tamamen kendi odasına kapanıyor, yalnızca arada sırada dışarı çıkıyor. Gençlerde, ergenlerde ve genç yetişkinlerde sıkça karşılaştığımız bu tablo, farklı şiddet seviyelerinde kendini gösterebiliyor" dedi.
"Teknoloji Bağımlılığı Süreci Pekiştiriyor"
Teknolojinin gelişimi ve internetin yaygınlaşması, Hikikomori Sendromu’nu tetikleyen faktörler arasında öne çıkıyor. Ensari, dijital ortam bağımlılığının izolasyonu artırdığına dikkat çekerek şunları söyledi:
"Cep telefonları ve internetin sürekli erişilebilir olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu, bireyleri sosyal hayattan uzaklaştırıyor ve dijital oyun, sosyal medya gibi bağımlılıklara neden oluyor. İzole yaşam, kişinin sorumluluklardan kaçmasına, ruhsal sorunlar yaşamasına ve aileye bağımlı hale gelmesine yol açıyor."
Ensari ayrıca bu süreçte bireylerin zaman algısını kaybettiğini, okul ve iş gibi sosyal yükümlülüklerden kaçındığını belirtti.
"Tedavi Edilmezse Depresyon ve İntihar Riski Artıyor"
Hikikomori Sendromu, depresyon ve kaygı bozukluğu gibi ciddi ruhsal hastalıklara zemin hazırlayabiliyor. Prof. Dr. Ensari, tedavi edilmediği takdirde durumun intihara kadar varabileceği uyarısında bulundu:
"Kişi, yaşamdan zevk alamadığı, kendini değersiz hissettiği bir noktaya gelebilir. Bu durum, kendine zarar verme davranışlarına yol açabilir. Bu nedenle Hikikomori’nin bir uzman tarafından tedavi edilmesi kritik öneme sahiptir."
Ailelere Önemli Uyarılar
Ailelerin, gençlerde Hikikomori Sendromu belirtilerine karşı bilinçli olması gerektiğini vurgulayan Ensari, şu uyarılarda bulundu:
- Odadan çıkmama ve sosyal izolasyon: Yemek dahil tüm ihtiyaçlarını odasında karşılayan gençlerde alarm zillerinin çaldığını belirtti.
- Uzman desteği alın: Göz ardı edilen durumların, internet ve kumar bağımlılığı ile depresyon gibi ciddi sorunlara dönüşebileceğini söyledi.
"Gençlerle İletişimi Güçlendirin"
Ailelere düşen en önemli görevin, gençlerle etkili iletişim kurmak olduğunu ifade eden Ensari, baskıcı yöntemlerin sonuç vermediğine dikkat çekti:
"Gençlerimizle iletişim kanallarını açık tutarak, onlara kaliteli vakit ayırmalıyız. Dijital cihaz kullanımını sınırlamak, ancak bunu sevgi ve anlayışla yapmak önemli. Sosyalleşmelerini destekleyerek bu kısır döngüyü kırabiliriz."
Hikikomori Sendromu’nun geçici bir dönem gibi görülmemesi gerektiğini belirten uzmanlar, erken müdahalenin ve ruh sağlığı desteğinin hayati olduğunu vurguluyor.
Kaynak: