Havalar hep güzel gidiyor!

Kar-kış bereketi!

Her mevsim kendine özgü özellik ve güzelliklere sahiptir. Yayın doğruluğu eğriliğindedir. Biberin güzelliği acılığındadır. Kışın güzelliği ise kar ve soğuğundadır.

Evrende her şey Yüce Yaratıcı’nın emri ve izni ile oluyor. Ve Hakim olan Allah’ın her yaptığında ve her söylediğinde sayısız hikmetler vardır. O’nun yarattığı her şey yerli yerindedir. Ne eksiği vardır, ne de fazlası. Yaprak bile O’nun izni olmadan yere düşmüyor. “Gaybın anahtarları Allah’ın katındadır, onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir, Onun bilgisi dışında bir yaprak bile düşmez. O, yerin karanlıkları içerisinde bir tek daneyi bile bilir. Yaş ve kuru ne varsa, hepsi apaçık kitapta/ilahî arşivdedir.” (6/59)

O halde “havalar kötü gidiyor, hava bozdu, çok kötü soğuklar var!” gibi sızlanmalar niye!?

Hepimiz biliyoruz ki yapıp ettiklerimizden sorumlu olduğumuz gibi, söylediklerimiz den de sorumluyuz. O halde konuştuğumuz cümlelerin nereye vardığını da hesap etmeliyiz.

Aşırı soğuk ve aşırı sıcaklar, karı, yağmuru ile yağışlar, esen rüzgârlar insan olarak nefsimizin hoşuna gitmeyebilir, ama onların bize ve bizim dışımızdakilere doğrudan yahut dolaylı olarak pek çok faydasının olduğunu, hiçbir şeyin lüzumsuz ve anlamsız olmadığını düşünmeliyiz.

Hani Kur’ân, iman adamlarının Allah’ın Evren Kitabı’ndaki ayetlerine bakarak “Rabbimiz, Sen bunların hiç birini boşuna/anlamsız yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Ne olur, bizi cehennem azabından koru!” (3/191) diye dua ettiğini/etmeleri gerektiğini bildiriyor ya. O halde O’nun imzası olan hiçbir şeyi kötülemek ve eleştirmek bizim haddimize düşmez.

Ama olanlardan, Yüce Yaratıcı’nın dışındaki güçlerin etkisi ve katkısı varsa o başka. Ekolojik dengeyi birileri bozuyor ve dengeleri alt üst ediyorsa onları eleştirmeli ve sorgulamalıyız tabii ki!

Her şeyin olduğu gibi, bütün özellikleriyle kışın sahibi ve yaratıcısı da Yüce Allah’tır. Karıyla, soğuğuyla ve her bir şeyi ile. O halde olan her şeydeki gibi, kış mevsimindeki güzellikleri de görmek gerekir. Peygamberimiz “Kış mevsimi, müminin baharıdır. Onun gecesi uzundur, mümin onda kalkar ibadet eder. Gündüzü kısadır, onda da oruç tutar.”

Karın ve soğuğun toprağı beslemesi, çevre ve bitkilerdeki mikrop virüslerini öldürmesi başta olmak üzere pek çok yararının olduğunu bilim söylüyor.

Öyleyse kar ve soğuktaki bereketi güzelliği görelim ve onları değerlendirmeye çalışalım. Bir de Yüce Allah’ın nimet ve bereketlerini hak etmeye, onlara layık olmaya bakalım. Şu ilahî uyarıya bir kez daha gönül kulağımızı verelim:

“O ülkelerin halkı, inansalar ve Rablerini tanıyıp O’ndan sakınsalardı, elbette onların üstüne gökten ve yerden nice bereket kapıları açardık. Fakat onlar ilahî hakikatleri yalanladılar. Biz de yapıp ettikleri yüzünden onları yakalayıverdik.” (7/96)