Enfeksiyon hastalıkları uzmanı vekilden antibiyotik uyarısı

Enfeksiyon hastalıkları uzmanı vekilden antibiyotik uyarısı

CHP Eskişehir Milletvekili, Prof. Dr. Usluer:-"Antibiyotiklerin azı karar çoğu zarar. Her enfeksiyon antibiyotik tedavisi gerektirmez. Viral enfeksiyonlarda asla kullanılmamalı. Sadece kanıtlanmış bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavisi gerekir"-

TBMM (AA) - MELTEM ÖZTÜRK - Daha önce Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesinde Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanlığı görevinde bulunan CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer, "Her enfeksiyon, antibiyotik tedavisi gerektirmez. Viral enfeksiyonlarda asla kullanılmamalı sadece kanıtlanmış bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavisi gerekir. Gereksiz antibiyotik kullanımı, antibiyotiklere dirence yol açar." uyarısında bulundu.

Prof. Dr. Usluer, AA muhabirinin soruları üzerine, kışa girmeden önce hastalıklarla mücadeleye yönelik önerilerde bulundu.

Kış aylarında başta viral enfeksiyonlar olmak üzere bakteriyel enfeksiyonların sıklığının arttığına işaret eden Usluer, bunların başında da üst solunum yolu enfeksiyonları, bademcik iltihabı, daha ileri durumda zatürrenin geldiğini anlattı.

En önemli risk gruplarını 65 yaş üzeri kişiler ve 5 yaşın altındaki çocukların oluşturduğunu dile getiren Usluer, bu kişilerde hem enfeksiyon sıklığının daha fazla hem de enfeksiyonların daha ağır seyrettiğini söyledi. Usluer, bundan dolayı bu grupların öncelikli korunması gereken gruplar olduğunu ifade etti.

Usluer, kronik böbrek, akciğer hastalığı olanlar, kanser tanısı alanlar gibi zeminde ağır, sürekli tedavi gerektiren hastalığı olan bireylerin, kortizon gibi bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullananların, sigara ve sürekli alkol kullanan kişilerin de bu dönemin en riskli grupları olduğunu vurguladı.

Kış ayları denildiğinde hem ağır seyretmesi hem ölüm oranları hem de hastaneye yatış sıklıklarına bakıldığında akla grip, yani influenza enfeksiyonunun geldiğini dile getiren Usluer, çocuk yaş grubu, ileri yaş grubu ve zeminde hastalığı olan grupların mutlaka grip aşısıyla aşılanması gerektiğini bildirdi.

Usluer, zeminde risk faktörü olanlar ve 65 yaşın üzerindeki bireylerin de grip aşısından bağımsız olarak daha önce olmamışlarsa mutlaka zatürre aşısı olmaları gerektiğini kaydetti.

Ancak bunun, grip ve zatürre aşıları olanların hastalığa yakalanmayacakları anlamına gelmediğine işaret eden Usluer, "Ama bu şu demektir; aşılananlarda enfeksiyon olsa bile hafif seyreder, hastaneye yatış sıklığı daha düşük olur, ölüm oranı son derece düşük olur. Aşılanmayı öneriyorum." dedi.

Usluer, mevsimine uygun şekilde ne fazla kalın ne de ince giyinilmemesi gerektiğini vurguladı.

-"Kalabalık alanlarda fazla bulunulmamalı"

Enfeksiyonlar solunum yoluyla bulaştığı için kalabalık, toplu alanlarda fazla bulunulmamasını öneren Usluer, kapalı ve kalabalık alanların da mutlaka gün içinde havalandırılması gerektiğini söyledi.

Hastaların işe gitmemesi, çocukların da hastalandığında okula gönderilmemesinin enfeksiyonun yayılmaması için çok önemli olduğunu ifade eden Usluer, "Hapşırırken, aksırırken mutlaka mendil kullanmak, sık el yıkamak, eğer sık el yıkama olanağımız yoksa mutlaka alkol bazlı el dezenfektanları, halk arasında kolonyalı mendiller dediğimiz mendiller kullanmalıyız." dedi.

-"Antibiyotiklerin azı karar çoğu zarar"

Kış aylarında beslenmenin de önemine değinen Usluer, sıkı diyetleri, bağışıklık sistemini baskılayacağı için önermedi. Vücut direncini artırıcı, kalorisi yüksek yiyeceklerin yenmesini isteyen Usluer, "Zaten soğukta ihtiyaç da artır. Bol sebze, meyve, turunçgil; C vitamini önemli." diye konuştu.

Gaye Usluer, antibiyotiklerin azının karar, çoğunun zarar olduğunu ifade ederek, her enfeksiyonun antibiyotik tedavisi gerektirmediğine dikkati çekti. Usluer, gereksiz antibiyotik kullanımının, antibiyotiklere direnç sonucunu ortaya çıkaracağı uyarısında bulunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu nedenle viral enfeksiyonlarda asla antibiyotik kullanılmamalıdır. Sadece kanıtlanmış bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavisi gerekir. Eczaneye ya da eczacıya danışarak değil de hekim önerisiyle antibiyotik kullanılmalıdır. Türkiye, OECD ülkeleri içinde hasta başına düşen hekim sayısı açısından en kötü ülke durumunda. Böyle olunca hekimler dar zaman aralığında çok fazla sayıda hastaya bakmak zorundalar. Bir hastaya ayrılacak ideal zaman 30 dakikadır. Ne kadar kısa zamanda bakarsanız o kadar yanlış, eksik tanı, hızlı reçete yazıp bir an önce hastayı göndermek olabilir. Bunlar da antibiyotik kullanım sıklığını artıran faktörler."

Zaman zaman nezle ile gribin karıştırıldığına işaret eden Usluer, ikisinin de viral enfeksiyon olduğunu anımsattı. Usluer, gribin ağır bir enfeksiyon olduğunu, ateşin 39-40 derece görüldüğünü, yaygın kas ağrıları yaşandığını, kafanın yastıktan kalkmadığını anlattı. Usluer, nezle de ise üst solunum yollarının dolu olduğunu, burnun aktığını, ateşin 37,5 dereceyi geçmediğini kaydetti.

Bağışıklığı güçlendirici ilaç olarak satılan ilaçlara ilişkin soruya ise Usluer, "Destek ilaçları alınabilir. Bunların destek tedavileri, bulguları hafifletme ya da hızla kaybolmasını sağlayacak ilaçlar. Destek tedavilerine karşı çıkmak doğru değil. Ama bir de ticari boyutu var, almış başını gidiyor. Yüksek hedefleri olan herbal medicenler var. Burada sorun, iyi edici tozları ile toksin edici tozları belli değil. Hangi dozda yarar, hangi dozdan sonrası toksin olabilir. " karşılığını verdi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :