Eczacıların çilesi bitmiyor…

Eczacılar bugünlerde bir hayli dertli durumda. 2006 yılında sorunlu bir başlangıç yapan eczacıların sorunları çözülebilir mi bilmem ama eğer sorunlar çözülmez ise vatandaşlarımız bundan mağdur olacaklar.

72 milyonluk nüfusa ilaç hizmetini olağanüstü bir güç sarf ederek karşılayan, bunun için her türlü özveride bulunan eczacıların sıkıntılı bekleyişleri başladı. Zira bu yıl ilaç alım koşullarına ilişkin, devletin sözleşme taslağı, eczacıların sağlıklı bir şekilde çalışmalarını engelleyecek maddelerle dolu.

Bilindiği gibi 10 Şubat 2005’ten başlayarak SSK’lı hastalara serbest eczanelerden ilaç hizmetinin verilmesi, ülkemiz sağlık hizmetlerinde bir dönüm noktası oldu. Bu uygulama, kırk milyon SSK’lıya ayaktan tedavide ilaç hizmeti alımını kolaylaştırdı ve uluslararası kuralların uygulanmasını sağladı. Eczacıların da hizmetlerini geliştirmesi yanında, eczanelerde istihdamın artmasını beraberinde getirerek, eczanelerin çok daha fazla kişi tarafından hizmet alınan sağlık kurumları haline dönüşmesini sağladı. Başlangıçta SSK Provizyon sistemi ile kurulamayan bağlantılar, daha sonra ise reçete kontrolünde görülen farklı uygulamalar nedeniyle sorunların yaşanmasına neden oldu. Hâlihazırda, reçete kontrolleri zamanında yapılamıyor ve bazı haksız kesintiler yapılarak eczacı büyük bir mağduriyete sürükleniyor.

Ancak devlet, ilaç harcamalarını adeta yapılmaması gerekli bir harcamaymış gibi görüyor. Bunda kar-zarar hesabı yapmaya çalışıyor. Oysa şurası çok iyi bilinmelidir ki, ilaç harcamalarında kar-zarar hesabı yapanlar yanılırlar. İlaç öyle bir meta’dır ki, lazım olduğunda yerine başka bir şey kullanamazsınız. İlla o ilacı kullanacaksınız. Yani ilaç, yerine ikamesi olmayan bir maldır. Fakat nedense bürokratlar, bütçeden tasarruf yapalım diyerek ilaç alım koşullarını neredeyse kimse alamaz hale gelsin diye zorlaştırdıkça zorlaştırıyorlar.

Nitekim bu yıl, Türk Eczacıları Birliği ile Maliye ve SSK bürokratları arasında yapılan görüşmelerde ciddi sorunlar baş gösterdi. Türkiye’nin her yöresinde vatandaşlarımızın eşit ve adil şartlarda ilaç almasının engelleyici birçok maddeyi eczacılara kabul ettirmeye çalışıyorlar. Bundan Hükümetin ne kadar haberi var bu bilinmez, ama şayet planlı bir çalışma yapılıyor ise, sağlıkla kim oyun oynarsa onun elinde ateşten bir top kalıverir. Hükümetin sosyal güvenlik alanında yaptığı olumlu adımlar, birkaç işgüzar bürokratın keyfi davranışı ile akamete uğrayıver.

Eczacılar, bulundukları yörelerde halkın kendisine danıştığı, akıl aldığı, her türlü sorununa çözüm aradığı üniversite mezunu önder insanlardır. Eczacıları mağdur edecek her türlü davranış ve uygulama, bu işi yapana fayda sağlamaz. Çünkü eczacı her zaman halkın içindedir.

Hükümet, halkımızın refahı ve sağlığı için yapılacak çalışmalarda, sürekli iyileştirmeyi ve hayatı kolaylaştırmayı ön planda tutmalıdır. Bürokrasinin sert ve uzlaşmaz tutumunun siyasi sorumluluğunu Hükümet taşır. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde yaşanabilecek olumsuz bir duruma ivedilikle müdahale ederek, SSK’lı ve Devlet memurlarının ilaç alımında herhangi bir aksaklığa meydan vermemelidir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.