"Dünya pazarında Türk salça ve konservelerinin girmediği ülke kalmadı"

"Dünya pazarında Türk salça ve konservelerinin girmediği ülke kalmadı"

Katma değeri yüksek işlenmiş tarım ürünlerinde ihracatı düzenli artıran Türkiye, yılın 9 aylık döneminde 172 gümrük bölgesine salça ve konserve ihracatı gerçekleştirdi- TİM Yönetim Kurulu Üyesi Seyyar: - "Son yıllarda Uzakdoğu ve Asya Pasifik ülkeleri ve

İZMİR (AA) - TOLGA ALBAY - Türkiye'nin katma değeri yüksek tarım ürünlerindeki ihracatı artıyor. Salça ve konservede ihracat yapılan ülke sayısı artarken, yılın ilk 9 ayında 172'ye yükselirken işlenmiş meyve ve sebzelerde yıllık ihracat 1,5 milyar dolar sınırına yaklaştı.

AA muhabirinin Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin Türkiye geneli yaş meyve sebze ve mamulleri ihracat rakamlarından derlediği bilgilere göre, işlenmiş meyve ve sebze ürünleri ihracatı yılın 9 aylık döneminde 836 milyon dolara ulaştı.

İhracatta en büyük kalemler olan konserve sebzelerde yüzde 6 artışla 120 milyon dolar, domates salçasında yüzde 13 artışla 106 milyon dolar, meyve suyunda ise geçen yılla aynı seviyede olan 111 milyon dolarlık ihracat yapıldı.

En fazla Almanya, Irak, İngiltere ve Hollanda'ya ihracat yapılırken, Arjantin, Şili, Gana, Hong Kong ve Gambiya gibi uzak pazarlara gönderilen ürün miktarında da artışlar yaşandı.

Geçen yıl 1 milyar 320 bin dolar seviyesindeki ihracatın hasat sezonundaki artışla yıl sonunda 1,5 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.

- Katma değeri yüksek gıdaların ihracatı

AA muhabirine değerlendirmede bulunan Ege Yaş Sebze Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Rıza Seyyar, Türkiye'nin daha yüksek katma değerli tarım ürünü ihraç etme hedefinin hızlı adımlarla gerçekleştiğine işaret etti.

Türkiye'nin verimli topraklarından elde ettiği ürünleri, bilgi ve birikimini kullanarak kaliteli ürünlerle dünya pazarına sunduğunu, işlenmiş ürünlerde kalite ve uygun fiyatı birleştirerek tercih nedeni haline geldiğini söyledi.

Sektörde Uzakdoğu menşeli firmaların fiyatla tutunmaya çalıştığını, kaliteli üretim yapan Avrupalı firmaların ise işçilik maliyetleri nedeniyle eski etkinliğini yitirdiğini dile getiren Seyyar, "İşlenmiş sebze ve meyvede son yıllarda düzenli olarak yüzde 4-5'lik bir büyüme trendi yakaladık. Salça, konserve, kurutulmuş domates, kapari, meyve suyu gibi ürünlerde giderek artan bir performansımız var. Avrupa'da önceki yıllardan ötelenen talep de bu yıl harekete geçti. Türkiye'de yetiştirilen ürünler tüm pazarlarda tercih nedeni. Anadolu'nun kendine has mikrokliması pazara sunduğumuz ürünlerin lezzetine de yansıyor. Bu nedenle Hindistan, İran, Çin menşeli ürünlere göre Türk ürünleri bir adım öndedir." dedi.

İhracatçının son yıllarda geleneksel pazarlar olan Avrupa ve ABD'nin yanı sıra farklı ürünlerle alternatif pazarlara açıldığına işaret eden Seyyar, girdikleri tüm pazarlarda olumlu bir pazar grafiği yakaladıklarını vurguladı.

Seyyar, şunları kaydetti:

"Şu anda 172 gümrük bölgesine salça ve konserve başta olmak üzere işlenmiş meyve sebze mamulü gönderiyoruz. Bazı gümrük bölgelerinden farklı ülkelere de ürün girişi göz önüne alınırsa bu dünyada ürünlerimizin adım atmadığı bir ülke kalmadığı anlamına geliyor. Son yıllarda Uzakdoğu ve Asya Pasifik ülkeleri ve Güney Amerika pazarlarını da zorlamaya başladık."

İhracattaki hızlı artışa rağmen Türkiye'nin sektörde potansiyelinin gerisinde olduğuna dikkati çeken Seyyar, özellikle maliyet enflasyonu konusundaki sorunların aşılmasıyla dünyanın en büyükleri arasına girebileceklerini sözlerine ekledi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :