Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (4)- "Şu ifadeye bak, 'Örtülü bir darbedir 15 Temmuz' diyor. Sen şehitlerimize bu hakaret yetkisini nereden buldun? Örtülü darbe ise zerre kadar haysiyetin varsa zerre kadar şahsiyetin varsa çık, dosyalarını ortaya koy. Biz de gereğ

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Örtülü bir darbedir 15 Temmuz'' dediğini belirterek, "Sen şehitlerimize bu hakaret yetkisini nereden buldun? Örtülü darbe ise zerre kadar haysiyetin varsa zerre kadar şahsiyetin varsa çık, dosyalarını ortaya koy. Biz de gereğini yapalım. Siyasi hayatımda ne aldanan oldum, ne aldatan oldum. Bundan sonra da ne aldanan olacağız, ne de aldatan olacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde muhtarlarla bir araya geldi.

Erdoğan, konuşmasında "Seçimden sonra cumhurbaşkanı, hükümetiyle birlikte ülkeyi yönetecek. Meclis sadece kendisine ait olan yasama ve denetim görevleriyle asıl işini yapacak." dedi.

Yargının bağımsızlığının yanına tarafsızlığı da eklenmiş olarak görevini çok daha etkin bir şekilde yapmayı sürdüreceğini vurgulayan Erdoğan, "Ne diyor Kılıçdaroğlu, öbürlerinin sesi çıkmıyor zaten de çok enteresan 'yasama organı da olmayacak' diyor. Ayıptır ya, nasıl böyle yalan söylüyorsun? Yasama organı daha etkin olacak. Yasama organı, cumhurbaşkanının, Yüce Divan'a gitmesine varıncaya kadar bir çok yetkiyle donatılıyor. Şu anda böyle bir yetkisi var mı, yok." şeklinde konuştu.

Erdoğan, 16 Nisan halk oylamasından sonra bunların hemen devreye girmeyeceğine dikkati çekerek, 2019'da cumhurbaşkanlığı seçimi olacağını söyledi. Kişisel suçlardan dahi cumhurbaşkanının yüce divana sevk edilebileceğinin altını çizen Erdoğan, şu anda sadece vatana ihanet suçuyla ancak Yüce Divan'a gidebileceğini dile getirdi. 2019 Kasım ayından sonra kişisel suçlardan dahi cumhurbaşkanının Yüce Divan'a gideceğini belirten Erdoğan, bunu da yasama organının yapacağını söyledi.

- "Kılıçdaroğlu okumadın mı bu 18 maddeyi?"

Hakimler Savcılar Kurulunun 7 üyesini parlamentonun seçeceğini ve şu ana kadar böyle bir yetkisinin olmadığını ifade eden Erdoğan şöyle devam etti:

"Kılıçdaroğlu okumadın mı bu 18 maddeyi? Bir gözden geçirseydin, bir dersini çalışsaydın, ayıp oluyor. 16 Nisan'da yapılan işin bir diğer adı da 2007 anayasa değişikliği ile başlatılan sürecin devam ettirilmesidir. Hatırlarsanız Türkiye 2007 yılında kendini milli iradenin üzerinde gören birtakım güçler tarafından uçuruma sürüklenmeye çalışıldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi tamamen zorlama yöntemleriyle engellenince, biz de en büyük hakem olan millete gittik. Bir yandan milletvekili seçimleri yenilenirken, bir yandan da milletimize dedik ki 'gelin Türkiye'yi bu sıkıntıdan tamamen kurtaralım.' Bunun için de cumhurbaşkanlığı seçiminin her türlü baskıya ve manipülasyona açık Mecliste değil, doğrudan sandıkta yapılmasını teklif ettik. O dönemin şartlarında ancak bu kadarına imkan bulabildik. Milletimiz o yıl hem yüzde 47 ile iktidarı bize verdi hem de yüzde 69 ile bu değişikliği kabul etti. Yeni sisteme göre ilk cumhurbaşkanlığı seçimi 10 Ağustos 2014'te yapıldı."

Erdoğan, 16 Nisan'daki değişikliğin, hiç olmazsa o zaman gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydederek, "Ama Türkiye, Gezi olayları, 17-25 Aralık, emniyet, yargı, darbe girişimine kadar üst üste o kadar çok hadise yaşadı ki böyle bir imkan olmadı." dedi.

- "Yeni yönetim sistemi gökten zembille inmedi"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi ardından artık bu ihtiyacın ertelenemez, ötelenemez hale geldiğini belirterek, AK Parti ve MHP genel başkanlarına ve genel başkanlarıyla hareket eden milletvekillerine teşekkür etti.

Bu dayanışmanın, "yapılamaz" denilenin, yapıldığının göstergesi olduğuna işaret eden Erdoğan, 339 oyla halk oylaması kararı alındığını, yeni yönetim sisteminin gökten zembille inmediğini, uzun bir sürecin sonunda kendini göstere göstere geldiğini ifade etti.

Hem 2011 seçimleri hem 7 Haziran seçimleri boyunca gece gündüz bu meseleyi gündeme getirdiğini ve milletten destek istediğini anımsatan Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde bu konuyu dillendirdiğini aktardı.

Büyükşehir belediyeleri sisteminin, kısmen başkanlık sistemine benzediğini belirten Erdoğan, bu teklifi o zamandan beri bütün oturumlarda işlediğini anlattı.

- "Bu hazırlanan bal millete ikram edildi"

"Nasip bugüneymiş" diyen Erdoğan, bugün de bazı eksikliklerin olabileceğini dile getirdi. "Türk tipi başkanlık sistemi" söyleminden rahatsız olanları hatırlatan Erdoğan şunları kaydetti:

"Bizim kendi geleneklerimiz yok mu? Bizim geçmişten gelen bir siyaset anlayışımız var. İlmi siyasetimiz var. Bunları bir kenara mı koyacağız? Tüm bunlardan istifade edeceğiz. Onlara baktığımız zaman bu milletin bir tarihi var. Bizim tarihimizde bir Nizamülmülkümüz var. Eserine baktığımız zaman ilmi siyaseti nasıl dile getirdiğini, adeta bir başkanlık sistemine nasıl bir yol verdiğini görürsünüz. Bütün bunları değerlendireceğiz. Dünyada nerede ne var adeta bir bal arısı gibi, ama eşek arısı gibi değil, nasibimizi alacağız. Balımızı yapacağız, olay bu. Ana muhalefet partisinin sanki ömürlerinde ilk defa görüyor gibi meseleye yaklaşıyor olması bunların ülkenin ve milletin gerçeklerinden ne kadar kopuk olduğunu göstermeye yeter. Başbakanlığım, genel başkanlığım dönemimde bu konuyla ilgili daha geniş anlamda çalışmalar yaptırdım. Bu çalışmaların da bütün ürünleri elimizdeydi. Bu son dönemde de MHP'li görevlendirilen arkadaşımızla AK Parti'nin görevlendirdiği arkadaşımız bir araya gelerek, bu çalışmaları yürüttü. Bir noktaya gelindi. Şimdi artık konuşma zamanı değil. Şimdi sandıkta nihai kararı milletin verme zamanı. Bu hazırlanan bal millete ikram edildi. Ana muhalefet konuşur biz yaparız. Farkımız bu."

- "Tanklar oradaydı, sen neredeydin?"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'u karaladığını ve şehitlerin aziz ruhlarını muazzep ettiğini dile getiren Erdoğan, "Ne diyor, çok çirkin, şu ifadeye bak. Diyor ki '15 Temmuz örtülü darbedir.' Sen şehitlerimize bu hakaret yetkisini nereden buldun? Örtülü darbeyse zerre kadar haysiyetin varsa şahsiyetin varsa çık dosyalarını ortaya koy. Biz de gereğini yapalım. Siyasi hayatımda ne aldanan ne aldatan oldum. Bundan sonra da ne aldanan ne aldatan olacağız." ifadelerini kullandı.

"Dürüst ol, doğru ol, bu millete yalan konuşma" diyen Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin gerçekleştiği gece Atatürk Havalimanı'na indiğinde oradakilerin "Saat 11.30 gibi Kılıçdaroğlu geldi ve ayrıldı" dediğini aktardı. Kılıçdaroğlu'na "niye ayrıldın oradan" diye soran Erdoğan, "Sonra öğrendik ki Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gitmiş. Milletin arasında kalsaydın ya. Önceden diyordun ki 'Darbe olduğu zaman tankın üzerine ilk ben çıkarım.' Hani tanklar oradaydı sen neredeydin? Bu iş lafla olmaz, bu iş yürekle olur, yürekle." dedi.

Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece, Üsküdar'da art arda geçen iki tankın önüne yatarak onları durdurmaya çalışan Sabri Ünal'ı hatırlatarak, "Bak 36 yaşında Sabri tankın altına kendini atıyor. Tank üzerinden geçiyor, kalkıyor. İkinci tank geliyor, onun altına da kendini atıyor. Kolu ayağı kırılıyor ama oradan yürekli bir gazi olarak çıkıyor. Şimdi Sabri mi Kılıçdaroğlu mu, Sabri, Sabri, Sabri. Mesele bu." diye konuştu.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler