Bu yolların yapımını kim denetliyor?

Hepimizin bildiği gibi Seydişehir Antalya yolunun Susuz Yaylası’ndan Zirve Dinlenme Tesisleri’ne kadar olan kısmı bir yıl gibi kısa bir zaman önce trafiğe açıldı. Ve üstünden bir kış geçmeden tarlaya döndü. Kışın o yoldan geçenler yolun ne kadar kötü olduğunu çok iyi bilirler. O büyük çukurlar kimlerin araçlarının ön düzenini bozmadı ki. Hangi cana meydan okumadı ki!

Ve dediler ki aşırı soğuk ve donmalar yolu bu hale getirdi.

Ağır tonajlı araçlar geçiyor bozukluk ondan gibi teraneler.

Siz bunu gelin benim külahıma anlatın. Yıllardan beri bu bölgede aynı kar yağıyor. Aynı oranda don oluyor. Dün Akdeniz’de sahildi de bugün kar mı yağdı? Dün hafif araçlar için trafiğe açıktı da bugün vaz mı geçtiler? Bir yol niçin yapılır, sadece taksiler veya hafif tonajlı araçlar geçmesi için mi, yoksa tonajlı araçlar için ayrı bir yol mu yapılması lazım? Dün neyse bugün de o yani…

Yeni asfalt kaplama yapılan köy yolları ise bir başka dert.

Geçtiğimiz hafta Taşağıl köyündeydim. Yol yeniden asfalt kaplama yapılmış ve köyün içine kadar gelen kaplama tam köyün girişinde kalmış. Köyün içi olduğu gibi duruyor.  Aynı şekilde İncesu, Muradiye Gölyüzü köy yollarına da asfalt dökülmüş. Muradiye’de özellikle ikinci asfalt kaplama yapıldığı için yoldaki dalgalanmalar düzeltilmeden sadece üzerine kaplama yapılmış geçilmiş.

Eskiden milletin dilinde bir deyim vardı, seçim asfaltı. Çok yakında seçim de olmadığına göre ‘bu yeni kaplamalar neyin nesi?’ gibi bir soru sormadan edemiyor insan. Sayın yetkililerin dikkatine sunmak istiyorum, bütün bunları.

Şimdi bir tarafta hiç asfaltı olmayan yollar, bir tarafta kaplama adı altında yapılmış yollar. Gidin bakın. Bir kış geçmeden yapılan bu kaplamaların halinin ne olacağını yaşayan bizler hep birlikte göreceğiz.

Sormak istediğim şu!

Türkiye bu kadar çok zengin mi?

Trilyonları heba ediyor. Tüm bu yapılanlardan kim sorumlu?

Sokaktaki vatandaş sorumlu değildir sanırım.

Bir yıl içerisinde duble bir yola ikinci kez asfalt döküldüğünü hesap edin. Bu yolun uzunluğu 9 km ve yolun genişliğini hesap ederek maliyeti 25 bin YTL ile çarpın ve ulaşılan sonucu düşünün. Benim matematiğim zayıf, pek hesap edemedim. Varın siz hesap edin.

Bu kadar laftan sonra ülkede derin bir denetim sorunu ve denetimsizlik kaosu olduğunu sanırım söylemeye gerek yok.

Buradan birilerini suçlamak işin en kolay tarafı olur. Ama sonuçta ortada bir olay var. Heba edilen Türkiye’nin birikimleri, çocuklarımızın geleceği. Doğuda yollar asfaltlanmadığı için terör örgütünün döşediği mayınlarda askerimiz, polisimiz şehit olurken bu bölgede ise dökülen asfaltlar altı ay gitmeden bozuluyor.

Bu denetimsizliğin hesabını kim verecek, devletin denetleme elamanları ne yapıyor?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.