İSTANBUL (AA) - Sinema teknolojisinin Osmanlı coğrafyasında yaygınlaşma sürecine odaklanan "Bırakın Çocuk Oynasın" belgeselinin prömiyeri yapıldı.

"Sinemanın Osmanlılar Devrindeki Sergüzeşti" üst başlığıyla ve Prof. Dr. Meral Serarslan'ın danışmanlığında hazırlanan filmin gösterimi SALT Galata'da gerçekleştirildi.

Atalay Taşdiken ve Hacı Mehmet Duranoğlu'nun yönetmenliğini üstlendiği belgesel, yazılı kaynaklarda adı geçmesine rağmen araştırmacıların inceleme şansına çoğu zaman sahip olamadığı filmlerden görüntülerin yanı sıra, çeşitli görsel materyalleri izleyiciyle buluşturuyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle hazırlanan, konu üzerine belgeler ve ilgili tartışmaları yeniden değerlendiren 112 dakikalık belgeselin, sinema tarihinde yeni sorulara vesile olması amaçlanıyor.

Belgeselde, konusunda uzman isimlerle yapılan röportajların yanı sıra matbu belgeler ve fotoğrafların yanı sıra önemli kişi ve olaylara ait yeni arşiv görüntüler yer alıyor.

Kullanılan mizahi diliyle dikkati çeken belgeselin metinlerinde ise Hacı Mehmet Duranoğlu ile araştırmasına katkı sunduğu belgeselin anlatımını da üstlenen Saadet Özen imzası bulunuyor.

Görüntü yönetmenliğini Candan Murat Özcan'ın yaptığı "Bırak Çocuk Oynasın"ındaki müzikler ise Emre Aracı aranjesiyle belgesele renk katıyor.

- Belgesel 9 ayda hazırlandı

Gösterimin ardından yapılan söyleşide konuşan Taşdiken, belgeseli 9 aylık bir süreçte hazırladıklarını söyledi.

Taşdiken, çok zor bir süreç geçirdiklerini belirterek, "Büyük emek gerektiren bir iş oldu. Arşiv meselesi, hem ulaşılmasının güçlüğü hem de bütçe anlamında bizi zorladı. Destekler aldık ama parayla aldığımız görüntülerin de çok ciddi bir maliyeti olduğunu söylemek isterim. Arşiv bulmak başlı başına bir olay. Sonuçta bir odada kodlanmamış, şifrelenmemiş videolar var. Üzerinde yeteri kadar bilgi olmayan şeyler bunlar. O yüzden aradığınız şeyi bulabilmek için çok detaylı çalışmak gerekiyor." diye konuştu.

Belgeselin yapımcılığını da üstlenen Taşdiken, şunları kaydetti:

"Konusunda yapılmış derli toplu ilk belgesel, o yüzden iyi iş yaptığımızı düşünüyorum. Meral Serarslan ve Hacı Mehmet yıllardır bu konuda akademik olarak çalışıyor zaten. Meral Hoca birikimiyle belgeseldeki yol haritasını belirleyen, bize ışık olan bir hocamız. Bu kadar birikimli bir ekiple birlikte çalışıyor olmak beni çok heyecanlandırdı. Belgeselin bundan sonraki süreciyle ilgili net bir planlamamız yok ama sonraki gösterimleri sosyal medya ve gazeteler aracılığıyla duyururuz"

Saadet Özen de belgesel çalışması sırasında arşiv görüntüleri kullanabilmek için 3 ülkeye gittiklerini ve özel izinler aldıklarını dile getirdi.

"Bırakın Çocuk Oynasın" belgeselinin bir başlangıç olduğunu aktaran Özen, "Bir kapı açmak oldu bu bizim için. Daha önce benzeri yapılmadığı için çok genel bir bakış oldu. Bundan sonraki çalışmalarda daha detaylı işler çıkacaktır diye düşünüyorum." dedi.

Hacı Mehmet Duranoğlu ise Türkiye'nin sinema tarihini, siyasete bulaşmadan, çok tarafgir olmadan, bilimsel bir duruşla aktarmaya çalıştıklarını ifade etti.

Prof. Dr. Meral Serarslan da ilk defa belgesel çalışması içerisinde yer aldığını vurgulayarak, "Bu filmdeki her bir karakter, ayrı bir film olmayı hak ediyor bence. Belki biz çalışamayız ama bizden sonraki nesiller çalışabilir." diye konuştu.

AA