Konya'nın Beyşehir ilçesi, geleneksel tarım yöntemlerinden modern, yüksek verimli örtü altı yetiştiriciliğine doğru önemli bir ekonomik dönüşümün eşiğinde. Son dönemde bölge genelinde ivme kazanan sera kurulumları, yerel tarım dinamiklerini değiştirirken, çiftçi gelirlerine doğrudan yansıyor. Beyşehir İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün sağladığı güçlü destek ve yönlendirmeler, bu değişimin itici gücü olarak öne çıkıyor.

Yerel Destek ve Yaygınlaşan Üretim

İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün katkılarıyla gelişim gösteren seracılık faaliyetleri, Beyşehir'in farklı kırsal mahallelerine yayılarak coğrafi bir yaygınlık kazanmış durumda. Kurulan modern tesislerde, geleneksel ürünlerin yanı sıra, piyasa taleplerine uygun çok çeşitli sebze ürünleri başarıyla yetiştiriliyor. Bu çeşitlilik, bölge çiftçisinin pazar riskini azaltırken, üretimden elde edilen geliri artırarak aile bütçelerine sürdürülebilir bir destek sağlıyor.

Saha Kontrolleriyle Kalite Güvencesi

Üretimin verim ve kalitesini maksimize etmek amacıyla, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü saha denetimlerini sıklaştırdı. Kurum bünyesindeki teknik personeller, ilçe geneline yayılmış seralarda düzenli olarak incelemelerde bulunuyor. Bu saha ziyaretleri sırasında, üreticiler bitkisel üretim teknikleri konusunda bilgilendirilirken, aynı zamanda hastalık, zararlı ve gelişim düzeyleri gibi kritik konularda titiz kontroller yapılıyor.

Üreticilerle birebir gerçekleştirilen bilgi alışverişi seansları, sahada tespit edilen sorunların hızlıca çözülmesini sağlıyor. Teknik ekipler, karşılaşılan her türlü aksaklığa ilişkin anında teknik destek sağlayarak, örtü altı üreticiliğinin kesintisiz ve verimli devam etmesine olanak tanıyor.

“Her Daim Üreticimizin Yanındayız”

Beyşehir İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hüseyin Özver, bu süreçteki kararlılıklarını vurguladı. Özver, kurum olarak misyonlarının her daim üreticilerin yanında olmak olduğunu belirterek, "Bu modernleşme hareketini desteklemeye ve çiftçilerimizin gelir seviyesini yükseltmeye devam edeceğiz," ifadelerini kullandı. Beyşehir, seracılıkla yarattığı bu ekonomik modelle, Anadolu'nun tarım potansiyelini modern yöntemlerle nasıl maksimize edebileceğinin bir örneği haline geliyor.