Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (2)

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (2)

"Bu, Türkiye'deki diğer bütün darbelerden çok daha farklı. Bütün darbeler haindir ama bu hainlikte bütün darbelerin toplamından daha hain bir darbe" - "Bu darbe siyaseti istikrarsızlaştırmak, siyaseti tamamen Türkiye'nin gündeminden kaldırmak, önce bir iç

İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin, "Bu Türkiye'deki diğer bütün darbelerden çok daha farklı. Bütün darbeler haindir ama bu hainlikte bütün darbelerin toplamından daha hain bir darbe." dedi.

Kurtulmuş, Fox Tv'de katıldığı Çalar Saat programında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Türkiye, sorunlu asker siyaset ilişkisini Osmanlı'dan mı devraldı?" sorusu üzerine Kurtulmuş, Türkiye'nin darbeler tarihine şahit olmasının, en son 15 Temmuz'da son derece hain bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kalmasının, buna zemin hazırlayan bir sistemin varlığından kaynaklandığını söyledi.

Bunun, Osmanlının özellikle son döneminden devşirilen, oradan tevarüs edilen, bir birikim olarak kalan bir asker-siyaset ilişkisindeki sorunlu alandan kaynaklandığını ifade eden Kurtulmuş, bu sorunun birkaç temel sebebinin olduğunu aktardı.

Osmanlının yükseliş ve kuruluş döneminde, içeride herkesin birbiri üzerinden siyasette güç elde etmeye çalıştığını, Osmanlının ise tam tersi daha kuruluşun en başından Avrupa'ya doğru yöneldiğini kaydeden Kurtulmuş, Osmanlının içerideki iç tartışmalar ve sürtüşmelerle, siyasette güç elde etme yerine cenk meydanlarında güç elde ederek bu gücü Anadolu topraklarında bir şekilde yaydığını anlattı.

Kurtulmuş, Balkan Harbindeki yenilgide temel meselenin güç zafiyetinden ziyade asker arasındaki hizipleşme olduğunu dile getirerek, "Hürriyetçiler, İttihat Terakkiciler ayrışmasıdır ve öyle olmuştur ki koca alaylar baştaki iktidar yıkılsın diye düşmana teslim olmuştur. Bu kadar çok siyasetin içine girmiştir." dedi.

- "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşu askeri bir irade değil, sivil bir iradedir"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaklaşık 2 ay önce Harp Akademilerine giderek Balkan Savaşları'na vurgu yaptığı, bunun bir bilgiye dayanıp dayanmadığı ya da bir uyarı mı olduğu yönündeki soruyu Kurtulmuş, şöyle cevapladı:

"Endişeye dayalı bir uyarı. Çok yakın tarihimizden bir uyarı ve maalesef hem etnik fitnenin ateşlenmesi, hem ordu içerisindeki hizipçilik ve particiliğin Osmanlıya verdiği zarar. Onun en açık örneği Balkan Savaşlarıdır. Onları belki bir endişe olarak aynı şeyleri yaşamayalım diye. Bir taraftan Türkiye'de etnik fitne ateşlenmeye çalışılıyor, bir taraftan devleti ele geçirmeye çalışan bu PDY örgütlenmesi de zaten en azından son 2,5-3 yıldır devletin bir numaralı tehdidi olarak algılanıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız sanıyorum bütün bunlardan dolayı uyarı olarak o toplantıda onu söyledi."

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin asker devleti olarak kurulduğu görüşünün bir yanılgı olduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hatırlayın, dağılmış bir ordu, kazması küreği dahi olmayan bir millet. Bir istiklal mücadelesi veriyor ve o mücadelenin göbeğinde Ankara'daki Meclis var. Bir sivil meclis olarak kuruldu. Sivildir ve Türkiye'nin en örnek dayanışma göstergelerinden birisidir Birinci Meclis. Nakşi şeyhleri de var, Alevi dedeleri de var. Kürt beyleri de var, Çerkezler var, Lazlar var. Herkesin kendi kimliğiyle herkesin kendi etnik yapısıyla var olduğu ve bütün Osmanlı coğrafyasının, o en son 3,5-4 milyon kilometre karelik büyük coğrafyada, hatta 20 milyon kilometre karelik o ilk büyük coğrafyamızdan kim varsa herkesin temsil edildiği bir Türkiye Büyük Millet Meclisi. Orduyu da Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruyor. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşu askeri bir irade değil, sivil bir iradedir. O sivil irade hem Türkiye Cumhuriyeti devletimizi kurmuştur, hem Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) yeniden inşa etmiştir. Ama maalesef askeri elitler hep böyle bir yanılgıyla hareket ettiler ve millete bunu anlattılar. Devletin kuruluşu tamamen sivildir. Silahlı Kuvvetlerin yeniden organizasyonu ve kuruluşu da tamamen sivildir. Ama maalesef daha sonra asker bürokrasisi sivil siyasetin üzerine çıkmış ve önüne geçmiştir."

"Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü üniformalarını çıkardıktan sonra bir daha hiç giymemişlerdir" denilmesi üzerine Kurtulmuş, "Hiç giymemişlerdir ve bu anlamda bu önemli bir örnektir ve belki de baştan bir sivil cumhuriyet olarak kurulmasında da ciddi katkıları olmuştur." dedi.

"93 yıl Türkiye Cumhuriyeti Devleti burada varlığını muhafaza ettiyse, bunda güçlü bir ordusunun bulunmasının neden olduğunu söylemek mümkün" değerlendirmesine karşılık Kurtulmuş, bu coğrafyanın zayıf bir orduyu kaldırmayacağını söyledi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, zayıf bir orduyla Türkiye Cumhuriyetinin ileriye doğru gidemeyeceğini belirterek, TSK'nın kuvvetli olmasına kimsenin itirazının olmadığını aktardı.

- "Bu bütün darbelerin toplamından daha hain bir darbe"

Kurtulmuş, "İtirazımız şunadır; Türk Silahlı Kuvvetlerinin tek işi var. Vatan savunmasıdır, ülke savunmasıdır. Sadece ülke savunmasına kendisini tahsis etmiş olan, siyasette aklı olmayan, siyasette gözü olmayan, siyasete bir türlü müdahale etme histerisi içerisinde olmayan bir Türk Silahlı Kuvvetlerinin inşa edilmesi lazım. İnşallah bu 15 Temmuz saldırısı, kalkışması Türkiye'ye böyle bir zemin hazırlayacak ve bunda da muvaffak oluruz diye ümit ediyorum" diye konuştu.

15 Temmuz'da yaşananın kalkışma mı, darbe mi, bunun hedefinin ne olduğu yönündeki soru üzerine Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"İlk andan itibaren gördüğümüz, anladığımız şey şu; bu Türkiye'deki diğer bütün darbelerden çok daha farklı. Bütün darbeler haindir ama bu hainlikte bütün darbelerin toplamından daha hain bir darbe. Darbelerin hepsinin temel amacı siyaseti değiştirmek. 'Bu siyasetle olmuyor, bizim istediğimiz bir siyaset kurulacak.' Partileri kapatıyor, başbakanları idam ediyor. Rahmetli Adnan Menderes'i şehit ettiği gibi. Hükümetlerin altından zorla koltuğunu alıyor. Rahmetli Erbakan'ın altından zorla koltuğunu aldığı gibi. Parlamentoyu tamamen kapatıyor, bütün siyasi partileri kapatıyor, 12 Eylül'de olduğu gibi. Ama sonuçta birkaç sene sonra normalleşmeye dönüyor. Ama çok tortu bırakıyor çok acılar, kahırlar bırakıyor. Ama sonuçta siyasette yönetimi değiştirmek üzere başlamış olan bir husus, bütün darbeler. Fakat bu darbe daha haince. Bu darbe siyaseti istikrarsızlaştırmak, siyaseti tamamen Türkiye'nin gündeminden kaldırmak, önce bir iç savaş çıkarmak ve arkasından da Türkiye'yi yabancı işgale hazır hale getirmek için hazırlanmış bir senaryo. Çok açık. Yeni bilgilere ulaştıkça yeni birtakım elimize somut veriler geldikçe bunu çok daha net görüyoruz. Bu sadece bir darbe teşebbüsü değil."

- "Hesap edemedikleri bir şey oldu"

"Darbeler çok hukuksuz bir şeydir. Başarılı olursa kendi hukukunu yaratır, iç siyaseti dizayn eder ama siz iki şey söylediniz; iç savaş ve işgale olanak tanıyacak. TSK mensubunun, belli bir rütbeye ulaşmış birisinin aklının ucundan böyle bir şey geçirmesi mümkün mü? Bu nasıl bir kodlama?" sorusunu Kurtulmuş, şöyle cevapladı:

"Bu izah edemediğimiz bir şey. Bu vatan hainliğinin artık daniskası. Böyle bir şey olmaz. Bu işin içerisinde olan, kenarında olan, arkasında olan, destekleyen her kim varsa bunlar öyle bir zihin koduyla hareket etmişler ki 'Türkiye'yi istikrarsızlaştıralım da ne olursa olsun.' Bir taraftan PKK ile işbirliği. Bir taraftan Türkiye'nin zaten var olan önemli bir terörle mücadelesi var. Belki IŞİD ile DAEŞ ile işbirliği... Zaten siz Cumhurbaşkanını öldürdüğünüz zaman arkasından diğer siyasileri öldürdüğünüzü farz ettiğimiz zaman, zaten Türkiye büyük bir iç karışıklığın içerisine girecek. Sokaklar kan gölü, arkasından iç savaş, birtakım kontrol edemediğiniz terör örgütleri ve belki başka örgütler işin içerisine girecek Türkiye, Irak ve Suriye gibi paramparça olacak..."

Kurtulmuş, o günkü güçlü Irak'ın yaklaşık 20 ay içerisinde bugünkü hale geldiğini vurgulayarak, 20 ayda Irak'ın darmadağın edildiğini söyledi.

Suriye'nin ise daha kısa sürede darmadağın edildiğini anlatan Kurtulmuş, "İstikrarı ve merkezi otoriteyi ortadan kaldırdığınız zaman ve yerine bir siyaset inşa etme niyetinde olmadığınız zaman; Irak'ın işgali de böyleydi, Suriye'de ki olayların başlangıcı da böyleydi, işin nereye gideceğini bilemezsin. Şehir şehir, kasaba kasaba bölünmüş bir Türkiye..." değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye'yi bu hale getirmek bu kadar kolay mı?" sorusuna karşılık Kurtulmuş, "Hesap edemedikleri bir şey oldu. Irak'ta bir tane silah atılmadan, Irak teslim oldu ama Türkiye'de insanlar, yaşlı amcalar, gencecik çocuklar, başı örtülüler, başı açıklar, inançları sağlam olanlar zayıf olanlar herkes 'Ya Allah' diye ortaya çıktı ve tankın önüne atladı." dedi.

Milletin bu kadar fedakar ve milli şuur sahibi olduğunun hesap edilmediğini vurgulayan Kurtulmuş, Türk milletinin tarih boyunca emperyalistlerin baskısı ve sömürüsü altına girmediğini söyledi.

Türk milletinin sömürüyü bilmediğini ancak savaşı bildiğini anlatan Kurtulmuş, "Bir sürü kahırlarımız, eziyetlerimiz var. Kafkas cephelerinden Balkan cephesine, Yemen'e kadar, türkülere konu olmuş bir sürü büyük acılarımız var ama sonuçta hiçbir zaman biz yabancı çizmesinin altında kalmamışız" değerlendirmesinde bulundu.

Geniş halk yığınlarının sokağa çıkmasının kendilerini şaşırtıp şaşırtmadığı sorulan Kurtulmuş, çok şaşırmadığını söyledi.

Kurtulmuş, "Millet bir şeye itiraz etmek için sokağa çıktı ve bu katılımcı bir demokrasi için bir başlangıç olabilir mi?" sorusu üzerine, bunun bir şans olduğunu söyledi.

Milletin ortak bir cephe kurabildiğini belirten Kurtulmuş, sokağa çıkanların hepsinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ya da AK Parti'ye oy veren insanlar olmadığını bildirdi.

Bunun milli, vatan ve istikbal meselesi olduğuna herkesin inandığını ifade eden Kurtulmuş, "Bizim çok sevindiğimiz ve hayret ettiğimiz nokta bu. Bir saat ve bir dakika içerisinde, bu kadar büyük bir kitle nasıl ikna oldu? Sanki sihirli bir el değmiş gibi herkesin gönlüne, zihnine bu mesaj nasıl ulaştı? Bu insanların hepsi nasıl ikna oldu? Kolay değil, canınızdan geçiyorsunuz. Meydana çıkmanın o akşam bir tane karşılığı var; ölümü göze alacaksınız." dedi.

Kurtulmuş, insanların evlerinden helalleşerek çıktığını, bunun bambaşka bir şey olduğunu ifade ederek, bu millete artık kimsenin istemediği bir şeyi yaptıramayacağını kaydetti.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :