Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, kentteki ulusal ve yerel basın mensuplarıyla düzenlenen tanışma toplantısında bir araya geldi. Kahvaltının ardından açıklamalarda bulunan Akkaya, üniversitenin akademik ve sosyal başarılarını artırmak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

“İstişareye önem veriyoruz”

Rektör Akkaya, istişare kültürünü önemsediklerini ifade ederek, basın mensuplarının gündeme dair sorularını da yanıtladı. Toplantıda en çok merak edilen konulardan biri ise "lüks makam aracı" iddiaları oldu.

“Makam aracı 4 yıl önce alındı”

Kendisi hakkında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını vurgulayan Akkaya, şu ifadeleri kullandı:
“İddia edilen araç, 2021 model Mercedes C 200. C serisi bir araç ve üniversitemiz tarafından 2021 yılında alınmış. Aracın kilometresi de 200 bin civarında. Bu aracın lüks olduğu iddiaları gerçeği yansıtmıyor.”

“Özel işlerimde makam aracı kullanmıyorum”

Akkaya, ayrıca bir adet 2010 model Renault Fluence marka hizmet araçlarının daha bulunduğunu belirtti. Kendi özel aracını kullandığını ve makam aracını şahsi işlerde kullanmadığını vurgulayan Rektör, “Misafirlerimi bile şahsi aracımla gezdiriyorum” dedi.

“Temsil ağır bir yük”

Temsilin önemine de dikkat çeken Akkaya, “Gerçekten bakanlıklarda ve bürokrasiyle ciddi diyaloglarımız olması gerekiyor. Çeşitli projeler için bu araçlarla hareket ediyoruz. Temsil ağır bir yük. Biz burada öğrencilerimizin, akademisyenlerimizin, YÖK'ün ve birçok kurumun temsilcisiyiz,” diye konuştu.

“Eleştiri hizmet üzerinden olmalı”

Rektör Akkaya, şahsi tercih olarak lüks yerlerde bulunmayı sevmediğini belirterek, “Yeme, içme, gezme ve lüks yerlerde bulunma, benim kişisel özelliklerime uygun değil. Ama temsil görevi bunu zaman zaman zorunlu kılabiliyor. Bu nedenle eleştiriler de hizmet odaklı olmalı. ‘Gözünün üstünde kaş var’ şeklinde değil, yaptığımız hizmetler üzerinden eleştirilmeyi tercih ederim” dedi.

“Helal-haram çizgisine dikkat edilmeli”

Akkaya, sözlerini şöyle tamamladı:
“Makam aracı önemli bir kavram. Bu tür konularda doğru-yanlış, helal-haram gibi çizgilere dikkat edilmeli. Doğrudan taraf mısınız, yanlıştan taraf mısınız; bunun kararını da vicdanen vermek gerekir.”