İSTANBUL (AA) - Bakırköy'de bir restoranda üniversiteli 3 genci darbettiği ve gasbettiği iddia edilen polis memuru hakkında "yağma", "basit yaralama", "kişilerin huzur ve sükununu bozma", "eziyet etme", "suçu bildirmeme" ve "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarından 13 yıldan 34 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Bakırköy Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği’nde polis memuru olan sanık C.D.A'nın, 18 Kasım'da Bakırköy'deki bir restorana gittiği anlatıldı.

C.D.A'nın restoran sahibi olan müşteki Ü.A'ya polis tanıtım kartını gösterip operasyon için burada bulunduğunu söyleyerek bir masaya oturduğu belirtilen iddianamede, sanığın müştekiler E.B, K.K.A. ve T.T.B'yi gözetlemeye başladığı ifade edildi.

İddianamede, sanığın bir süre sonra müştekilerin oturduğu masaya giderek polis tanıtım kartını gösterdiği anlatıldı. C.D.A'nın polis olduğunu söyledikten sonra restoranın boş olan alt katına indirdiği müştekileri, uyuşturucu satıcısı olmakla suçlayarak, "malları çıkarın" dediği aktarılan iddianamede, üzerlerinde uyuşturucu madde olmadığını söyleyen müştekilerin sanık polis memuru tarafından tek tek dövüldüğü kaydedildi.

İddianamede sanığın, kamera kayıtlarında da yer alan darp olayının ardından müştekileri restoranın mutfak kısmına götürerek soyunmalarını istediği ifade edildi. Müştekilerin de iç çamaşırı kalacak şekilde soyundukları anlatılan iddianamede, müştekilerden K.K.A'nın üzerinde bir miktar esrar maddesi çıktığı belirtildi.

C.D.A'nın müşteki K.K.A'ya, "Bundan sonra benim muhbirim olacaksın, uyuşturucu madde ticari ele başlarını bana vereceksin" şeklinde tembihlerde bulunduğu aktarılan iddianamede, daha sonrasında sanık ile müştekinin birlikte dışarı çıktıkları kaydedildi. İddianamede burada sanığın, müştekinin üzerinden çıkan 500 lirayı da zorla alarak cebine koyduğu anlatıldı.

İddianamede, sanığın müşteki Ü.A'nın iş yerine giderek, kargaşaya sebebiyet verdiği, huzur ve sükunu bozduğu, diğer müştekileri darbettiği, müştekilerden K.K.A'ya yönelik eyleminin yağma, diğer müştekilere yönelik eyleminin ise yaralama şeklinde olduğu kaydedildi.

Sanığın uyuşturucu maddeyi ilgili birimlere teslim etmeyerek yok ettiği, bunun da suç delili olan uyuşturucu maddeyi yok etmek ile delil karartma mahiyetinde olduğuna vurgu yapılan iddianamede, sanık C.D.A'nın suç bildirme yükümlülüğünü yerine getirmediği belirtildi.

İddianamede, sanığın müştekileri soymak suretiyle eziyette bulunduğu, K.K.A'nın üzerinden çıkan 500 lirayı alarak yağmaladığı anlatılarak, bu nedenlerle sanık C.D.A'nın "yağma"’, "basit yaralama", "kişilerin huzur ve sükununu bozma", "eziyet etme", "suçu bildirmeme" ve "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarından 13 yıldan 34 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.

İddianame, gönderildiği Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.