İSTANBUL (AA) - Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, kentsel dönüşüm için yeni kaynaklar oluşturduklarını belirterek, "İller Bankası bize bağlı. 21 sosyal tesisimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımızla görüştük. 21 sosyal tesisi de satıyoruz. 'Orada benim gidip dinleneceğim makam odam olmasın.' dedim. İstemiyorum ki öyle bir şey. Tüm sosyal tesislerimizi, arazilerimizi satıyoruz. Oradan aldığımız paraları da işte Bağcılar, Güngören, Esenler gibi deprem riskine muhatap olabilecek yerlerdeki belediyelerimize-arkadaşlarımız planlar yapıp bu tür güzel işleri ortaya çıkardıklarında-finans olarak vereceğiz." dedi.

Bağcılar Belediyesi Kentsel Dönüşüm Programı'na katılan Özhaseki, şehirlerin de insanlar gibi yenilenmeye ihtiyacı olduğunu söyledi.

Bakan Özhaseki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir süre önce İstanbul ile ilgili önemli bir şey söylediğini aktararak, "Şöyle anladım; 'Bu şehirdeki imar durumundan dolayı herkesin bir sorumluluğu var. Bana da düşen bir şey varsa kabul ediyorum.' diyor. Mertçe kendini de ifade edebilen, ara ara öz eleştiride bulunabilen bir liderimiz var çok şükür.

Bu sorumluluk emin olun başkalarının. 50'li, 60'lı, 80'li yıllarda burada AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan yoktu ki... Bunların sorumluları, İstanbul'un yüzde 60-70 kaçak inşaat haline gelmesinin sorumluları, başkaları. Suların akmadığı, çöp dağlarının olduğu, çöplerin patlayıp insanların öldüğü zamanların sorumluları. Hala öz eleştiri yapamıyor, 'Sorumluluğumuz var.' diyemiyorlar. Sorumluluğun yüzde 90'ı onlarda." diye konuştu.

- "Hedefimiz 15 yıl içinde yılda 500 bin bağımsız birimi değiştirmek ve dönüştürmek"

Şu anki şartlarda bir deprem olması durumunda çok kötü şeylerin yaşanabileceği uyarısında bulunan Özhaseki, şöyle devam etti:

"Size, belediyelere ve en başta bana ve Bakanlığıma iş düşüyor. Çalışmalarımızı yaptık. Dün son aşamadan geçti kanun değişiklerimiz. Yakında yayınlayacağız. Mecliste görüşülecek. Çok önemli nasıl çıkacağı. Orada bir bina bazlı olmaktan ziyade alan ve bölge bazlı, bütüncül bir mantık içinde hesapladığımız bir dönüşümden bahsediyoruz. Hedefimiz 15 yıl içinde yılda 500 bin bağımsız birimi değiştirmek ve dönüştürmek, ilk etapta riskli binaları yeni yaptığımzı yerlere taşımak, dere yataklarında kalan, afet riskine muhatap olabilecek kardeşlerimizi bir an önce yeni evlerine kavuşturmak. Bunu devam ettireceğiz.

İki temel prensibimiz var. Birincisi; herkesi olduğu yerde dönüştürmek. Alıp kilometrelerce öteye götürmek gibi bir niyet yok. Öyle bir hesap yok. Herkesi olduğu yerde, semtinde, mahallesinde, evini yenileyerek dönüştürmek. İkincisi; 'Kimin evini yıkmışsak, mutlaka ev verelim, kimseyi evsiz bırakmayalım.' Bu iki temel prensibe bağlı kalarak önümüzdeki yıllarda-belki 15-20 yıl sürecek bir mücadeyle-Türkiye'yi depreme hazırlayacağız."

Bakan Özhaseki, depreme karşı tüm bilimsel verileri değerlendirip, buna uygun yeni binalar inşa etmeleri gerektiğinin altını çizdi.

Böyle binalar yapılınca, deprem olması durumunda hasarın en aza ineceğini dile getireren Özhaseki, "Çok büyük bütçe oluşturuyoruz. Bu bütçeyi de belediyelerimize sıfır faizli olarak kredilendirerek devam ettireceğiz. Burada kendi kendine dönüşebilen yerler var. Ama dönüşülemeyen yerlerde emin olun belediye başkanı arkadaşlarımıza sıfır faizli krediler vereceğiz. Aslolan yerinde dönüşüm ama oldu ki başka yere gitmek isterse 'O alternatif de vatandaşın tercihi.' diyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, bunları yaparken yeni formüller geliştirdiklerini anlatarak, "İller Bankası bize bağlı. 21 sosyal tesisimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımızla görüştük. 21 sosyal tesisi de satıyoruz. 'Orada benim gidip dinleneceğim makam odam olmasın.' dedim. İstemiyorum ki öyle bir şey. Tüm sosyal tesislerimizi, arazilerimizi satıyoruz. Oradan aldığımız paraları da işte Bağcılar, Güngören, Esenler gibi deprem riskine muhatap olabilecek yerlerdeki belediyelerimize-arkadaşlarımız planlar yapıp bu tür güzel işleri ortaya çıkardıklarında-finans olarak vereceğiz. Hibelerimiz, kazandıklarımız hepsi bu fonda birikiyor." ifadelerini kullandı.

Özhaseki, konuşmasının ardından protokol katılımcılarıyla butona basarak, kentsel dönüşümü başlattı.

- "Yatay mimariye geçiş yapacağız"

Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Özhaseki, kendi enerjisini üretebilen, çöpünü sıfır atık mantığıyla dışarı verebilen, akıllı ve yeşil şehirler oluşturacaklarını belirtti.

Bakan Özhaseki, yatay mimariye geçiş yapmak istediklerini kaydederek, buna uygun mahalle konseptleri oluşturacaklarını vurguladı.

Bir gazetecinin, "Yatay mimariye geçiş konusunda, bazı inşaat firmalarının dikey mimariden yana olduğu söylentileri var. Bu konuda ne diyeceksiniz?" sorusu üzerine Özhaseki, "İnşaat firmaları, müteahhit arkadaşlarımız, daha yüksek binalar tercih ediyor olabilir. Onların da savunmalarında arazinin daha çok boşalacağı, oraların da çok sosyal donatıya ayrılacağı gibi bir hesap var. Başka bir hesap da daha yüksek yapıldığı zaman düşük katlardan daha ucuza mal oluyor. Ama biz yeni bir konseptle, mahalle kültürüyle ortaya çıkıyorsa ve bunun hesabını yapmışsak, bunun finansı da alt yapısı da bizi ilgilendirir. O yüzden bizim yapacağımız bu işe müteahhitler karışmaz. Biz ihaleyi yaparız. Onlar gelir sadece yapar." cevabını verdi.

AA