Bakan Kılıç, AA Editör Masası'na konuk oldu (1)

Bakan Kılıç, AA Editör Masası'na konuk oldu (1)

Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç:" Biz hep özgürlüklerden ve demokrasiden yana olduk"- "Bu değişikliklerin Türkiye'nin geleceğine iyi şeyler getireceğine inanıyoruz"- "Bugün bunun rejim tartışması olduğunu söylemek nedir, sadece konuyu saptırmaya çalışmaktır"


ANKARA (AA) - Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, AK Parti iktidarının göreve geldiği günden bu yana özgürlüklerden ve demokrasiden yana olduğunu söyledi.

Anadolu Ajansı Editör Masası'na konuk olan Bakan Kılıç, yeni anayasa paketiyle ilgili çalışmalarını tamamladıklarını ve halkın kararı için referandum sürecinin başlayacağını ifade etti.

"Anayasa değişiklik paketini sunarken, AK Parti olarak tüm milletvekillerimizin imzasıyla bu değişiklikle ilgili teklifimizi verdik" diyen Bakan Kılıç, "Buna Milliyetçi Hareket Partisinden destek geldi. Bu süreci tüm Türkiye'nin takip ettiği gibi sonuçlandırdık. 330 ile 367 arasındaki referandum gerektirecek sonuç da olsa daha fazlası da olsa, referandum gerektirmeyecek sonuç da olsa bunun halka sorulması, milletimize götürerek kararın verilmesi konusunda iradeyi ortaya koymuştuk." diye konuştu.

TBMM'de yaşanan süreçte olumsuz olayların meydana geldiğini ve milletinin kürsüsünün işgal edilmeye çalışıldığını belirten Kılıç, şöyle devam etti:

"Meclisteki müzakereler esnasında yaşanan bazı üzücü olaylar da oldu. Bunları milletimiz değerlendirecektir. Milletin olan kürsünün işgal edilmeye çalışılmasıyla ilgili olan yaklaşımın milletimiz tarafından çok iyi değerlendirileceğini düşünüyorum. Milletimizin kararı bizim başımızın üstündedir. Milletimiz bugüne kadar vermiş olduğu tüm kararlarda her zaman siyasetin kilitlediği noktayı açmıştır."

TBMM'nin bu ülkenin en önemli kurumlarından bir tanesi olduğuna dikkati çeken Akif Çağatay Kılıç, "15 Temmuz gecesi hiç çekinmeden, utanmadan, sıkılmadan kendi savaş uçaklarımızla yani milletin alıp emanet ettiği uçaklar, TSK içine sızmış olan hainler tarafından kullanılarak Türkiye'de meclis bombalandı. Dolayısıyla bizim Gazi Meclisimize herhangi bir şekilde sahip çıkmamak gibi düşünce içerisinde olmamız mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti, anayasasında yer alan demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Demokratik bir hukuk devletinin gereği de yasalar üzerinden yürütülüyor olmasıdır. Bu yasaları kim yapıyor, TBMM yapıyor. Bunların anlatımını yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Referandumda anayasa paketinin kabul görmesi durumunda yargının bağımsız olarak görevine devam edeceğini anlatan Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne mahkemelerin kaldırılması söz konusu ki böyle bir şey düşünülemez, dile getirmek dahi abesle iştigaldir. Bu eleştiriler çok yersiz. Bize yapılan yorumlar olumlu. Biz hiçbir zaman ikna odaları kurmadık. Hiçbir zaman da bunu yapmayacağız. Biz hep özgürlüklerden, demokrasiden yana olduk. Fikir hürriyeti çerçevesinde fikrini beyan edip bir şiir okuyan seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, mahkemelerin verdiği karar doğrultusunda görevinden alınıp, Pınarhisar'a istirahata gönderilirken demokrasi diyenler, özgürlük diyenler, seçim hürriyeti diyenler ne diyordu? Tamam bir kısmı destek veriyordu ama 367 garabetini ortaya koyan zihniyet ve yaklaşım, o zaman da 'iyi oldu' 'yasaklansın' 'muhtar bile olamaz' diye manşetler atanlar vardı. Aynı dönem içinde baktığınızda özgürlükler açısından kısıtlanmış, eğitim hakkını kullanamayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları vardı. İnancı gereği giydiği bir kıyafet ve kullandığı bir başörtüsü nedeniyle eğitim hakkından mahrum edilmesine kadar demokrasiden, hukuk ve sosyal devletten uzakta yaklaşım, laiklikten de uzakta yaklaşımlarla karşı karşıya kalındı."

Milletin o günlerde böyle bir gündemi olmadığını ve suni bir gündem yaratıldığını dile getiren Kılıç, "Başörtüsü ile üniversiteye giden gençlerimiz olursa devletin temelleri sarsılır deniyordu. Şu anda devletin temelleri mi sarsıldı yoksa devlet daha da mı güçlendi? Hiç kimsenin başka bir kimsenin giyimine karışma hakkı yoktur. Yaptıklarımız bunların tezahürüdür ve yansımasıdır. Farklılıklar, bizim zenginliklerimizdir. AK Parti iktidarları döneminde kim gidip de 'şunu yapamazsın, bunu yapamazsın' demiş. Böyle bir şey yok. Bunun acısınını yaşamış bir iktidarız. Bu değişiklin karşısında olanlar da fikirlerini açıklayacak. Kararı millet verecektir. Biz millete güveniyoruz. Millete güvenmeyenler var ki farklı noktalarda durmaya çalışıyorlar. Bu kararın Türkiye'nin geleceğine iyi şeyler getireceğine inanıyoruz." ifadelerini kullandı.


- "Rejim konusu dile getirildiği zaman şaşıyorum"

Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç, rejim konusunun dile getirilmesi nedeniyle şaşkınlık yaşadığını belirterek, şöyle devam etti:

"Anayasada kanunlar bellidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluşu itibarıyla ortaya konan ilkeler doğrultusunda rejimimiz zaten bellidir. 1923'ten beri Türkiye Cumhuriyeti, bizim bin yıllı aşan devlet geleneğimizin bugünkü son halkasıdır. İnşallah ilelebet payidar kalacaktır. Biz Cumhuriyetin 100. yıl hazırlıklarını başladık. 2023'teki hedeflerimizi ortaya koyarak yürüyoruz. Bugün rejim tartışması olduğunu söylemek nedir, sadece konuyu saptırmaya çalışmaktır. Sayan Başbakanımız 'anlatmaktan dilimde tüy bitti' dedi ama Sayın Kılıçdaroğlu anlamak istemiyor. Aslında anlıyor, demek ki kabul etmek istemiyor, ben böyle görüyorum. Bugün Türkiye'de rejim tartışması var demek tamamen temeli olmayan bir iddiadır. Bizim anayasa değişikliği paketi içinde Türkiye Cumhuriyeti rejimi ile alakalı hiçbir öneri yoktur."


- "57 ülkede seçilme yaşı 18"


Bakan Kılıç, 18 yaşına gelmiş bir kişinin hukuken sorumlu olduğuna dikkati çekerek, "Gençler, 'evet bizim de burada hakkımız var' diyor. Bu hak illa her zaman kullanılacak diye bir şey yok. Bu hakkın demokrasi çerçevesinde sizde olması dahi size bir güç verir. Dünya üzerinde 57 ülkede seçilme yaşı 18, Türkiye'de neden olmasın. Biz gencimize mi güvenmeyeceğiz. Her konuda gencimize güveniyoruz." şeklinde konuştu.

Gençlere güvendiklerini dile getiren Akif Çağatay Kılıç, şunları kaydetti:

"Git oyunu kullan ve ülkenin geleceği ile ilgili sözünü söyle, seni temsil edecek vekillerini git seç. Seçimden önce bunu söylüyoruz ama onu yapmasını kabul etmiyoruz, bu olmaz. İktidara geldiğimizde seçilme yaşı 30'du. Sayın Cumhurbaşkanımız o zaman Başbakan olarak 'bunu düşürmemiz gerekir' demişti. O zaman da 18 yaşını telaffuz etti ama 25 yaşta mutabık kalındı. 18 yaşa düşürdüğünüzde sanki TBMM 18 yaşındaki genç arkadaşlardan oluşacakmış gibi bir tartışmalar ortaya konuyor. Toplumun tüm katmanlarının temsil edilmesi açısından orada daha genç kardeşlerimizin yaş itibarıyla olmasında ben de bir sakınca görmüyorum. Genç arkadaşların bu hakkı elde etmesinden Gençlik ve Spor Bakanı olarak çok mutluyum. Referandum daha sonuçlanmadı ama. Fatih Sultan Mehmet 21 yaşında İstanbul'u fethetmiş. 15 Temmuz gecesi Sayın Cumhurbaşkanı'nın çağrısına kulak veren çok sayıda gençlerimiz vardı. Seçilme hakkına gelince hakkı onlara teslim etmek gerekiyor."


- "Gençlik merkezlerinden 1,5 milyon kişi yararlanıyor"

Bakan Kılıç, gençleri terör ve kötü alışkanlıklardan korumak amacıyla bakanlığının tedbirler almaya devam ettiğini ve bunda da en büyük faktörün gençlik merkezleri olduğunu söyledi.

"Gençlerimiz milletin sunduğu imkanları sonuna kadar kullansınlar" diyen Kılıç, "Gençlik merkezlerimizde gençlerimizle ilgili olarak çok ciddi anlamda faaliyetler yapıyoruz. Gençlik merkezlerinden 1,5 milyon kişi yararlanıyor." dedi.

Gençlerin ülkesine katkı sağlayacak bireyler olması gerektiğini ve kendilerini geliştirmelerini isteyen Kılıç, şöyle konuştu:

"Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak için neler yapıyoruz? İnsanların tuhaf şeylerle beyinlerine girmeye çalışanlara karşı bizim de yapmamız gereken şeyler var tabi ve yapıyoruz da. Gençlik merkezlerimiz var. Bununla ilgili olarak çok ciddi anlamda burada faaliyetler yapıyoruz. Bu faaliyetlerin hepsi gönüllülük esasına dayalı. 15 Temmuz'dan sonra başlattığımız bir projemiz var. 'İçimizdeki kahramanlar' olarak adlandırdığımız "Tecrübe konuşuyor" isimli bir programımız var. Tüm illerimizde bunu yapıyoruz. 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı kendisini ortaya koyan ve çağrılara cevap verenler tecrübelerini paylaşıyorlar."

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının terörden zarar görmüş olanlarla ilgili çalışmalarına dikkati çeken Kılıç, "Terör örgütünün zarar vermiş olduğu bölgelerdeki yeniden imar çalışmaları içerisinde konut ve yeni yaşam alanları inşa etmek üzere bakanlığımız büyük bir proje başlatmış durumda. Bize de burada spor alanları ve gençlik alanları bırakıyorlar. Biz buralara hem spor tesisi, hem de gençlerimizin kullanabileceği farklı tesis inşa edeceğiz. Bin 300 adet mahalle tipi voleybol, basketbol ve futbol sahası yaptık. Bir yıl içerisinde bunu yaptık." diye görüş belirtti.

Gençlik merkezlerinde çok farklı dillerde eğitim verdiklerini belirten Kılıç, şu ifadeleri kullandı:

"Çince'den, Japonca'ya kadar diller var. Portekiz ve İspanyolca dünya üzerinde en çok konuşulan diller. Gençlik kamplarında farklı illerden gençler kaynaşıyor. Bu sene 60 bin genç faydalandı. Bunu yılın 365 gününe yayacağız. 'Gençler asla unutmaz' projesi başlattık. TBMM'nin bombalanması, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Genelkurmay önünde yaşanan olayları görmelerini istiyoruz. Sırtını siyasi parti olarak teröre dayayan ve bunu itiraf edenler var. Bunlar ayrımcılık yapıyorlar. Terörle ilişkisi olanla bizim işimiz olmaz. Sarıkamış'taki kayak tesisini bir gecede yaktılar, bir ayda toparladık. Gençler, gençlik merkezine büyük katılımlar gösteriyor. Gençlik merkezlerinden 1,5 milyon kişi yararlanıyor."

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler