Fatıma Nur Mücevher

Fatıma Nur Mücevher

Ateş ve Su

“Hatice’nin sevgisi benim rızkımdır.” Diye buyuran Âlemlere Rahmet Hz. Muhammed (a.s.m.)’e selam olsun!

Sevgiyi rızık olarak gören ve değer veren Önderimiz Hz. Muhammed(s.a.v.)’e selam olsun…

Eş Aişe’yi “kördüğüm” gibi seven Peygamber(s.a.v.)’e selam olsun!

 

O güzel Nebi (s.a.v.)’nin boşanma rekorları kıran ümmetine ne diyebiliriz bilmiyorum. Diyecek bir şey bulamadım.

 

 

Belki de bu yazıyı en son yazacak kişilerden biriydim bununla birlikte değinilmesi gereği hissettim. Ardı arkası kesilmeyen boşanma haberlerini duydukça üzülmekle birlikte değinilmesi gerektiğini düşündüm.

 

Bir iki gün önce üç arkadaşım tarafından arandım, hatta birisi ağlayarak anlattı:

“-Boşanıyoruz. Artık inan kaldıramıyorum, tanıyamaz oldum.  Aile danışmanına gittim, hatta gitmediğimiz psikolog kalmadı.” Dedi.

Akabinde bir de tavsiye istedi, ‘kızımda var ne yapacağım?’ Dediğinde ‘uzun süre evli kalmış yaşlı bir tanıdığın varsa onu ziyaret et ve evliliklerinin bu kadar uzun süre nasıl devam edebildiğini sorun. Belki size bir kapı açabilir’ dedik. Dedik demesine de yanlışlarımızı ne kadar fark edebiliriz bilmiyorum. Oysa nasılda mutlu evlenmişlerdi.  Ev, araba, iş hazırdı. Hazır olmasına hazırdı da yeterli değilmiş demek ki. Demek ki; Evliliğin devamını dünyalık şeyler getiremiyormuş. Demek ki, fani olan fani dünyada yarıda bırakıyormuş…

 

Velhasıl sormuş sağ olsun. Aldığı cevap bir hayli şaşırtmış olmalı ki;

“Düşünebiliyor musun 50 yılda bir defa olsun eşinin haberi olmadan komşusuna gitmemiş. Çarşıya pazara hiç gitmemiş. Bir defa dolmuşa otobüse tek başına oturmamış. 68 yaşında imiş hala amcanın haberi olmadan kapıdan çıkmamış. Eşi bağırdığında susmuş.” Hayretler içinde anlatıyordu bizim alışık olmadığımız bir durum değil, şaşırmadım. Köyde yaşamamıza rağmen anneciğim, halen babamın haberi olmadan komşuya dahi çıkmaz.

 

Arkadaşımı etkileyen bir cümle daha olmuş ki hakikaten bende düşündüm üzerinde. “Güzel kızım bizim evin reisi amcan idi. O çalışırdı, biz onu reis bilirdik. Öyle sizin gibi okuyup çalışmadık ama Allah var amcanda aç, susuz, açıkta bırakmadı. Şimdi siz okudunuz, paranızı kazanıyorsunuz, haliyle benimde sözüm geçer, bak bende kazanıyorum diyorsunuz, adamın gururuna dokunuyor, kavganın fitili ateşleniyor. Biz cahildik kızım, evliliğimiz devam etti.”

 

Eşler bir sıkıntı karşısında ‘biri ateş iken biri su kalabilmeli.  İki taraf ateş olursa birbirlerini yakarlar, iki taraf su olursa birbirlerini boğarlar. Dengeli olunması gerekmektedir.’

 

Okumak anlayışımızı pekiştirmeli, aşındırmamalı. Evlilik ciddi bir adımdır. Heva ve hevesleri uğruna evlenenler ne yazık ki bin bir sitemle boşanmaktadır. Hatta öyle ki bazılarının yılı dahi dolmadan... Hatta öyle ayrılıklar duyuyoruz ki çiftler arasında bir sorun yok iken aileler sebebi ile de yıkılan yuvalar var. Lütfen evliliği ciddiye alalım ve ölçüye göre adım atmaya gayret edelim. İnşa zordur bununla birlikte yıkım pekte kolaydır. Allah bizleri yanlışı yanlış olarak göstersin. Rabbim huzur dolu bir yuva nasip etsin. Huzurlu bir yuva neticesinde şükredebilmeyi nasip etsin.

 

Allah evlenen kardeşlerimizin evliliğini korusun, geri kalanımıza ise doğru aynayı bulmayı nasip etsin.

Şu da var ki; Acının rengi her ne olursa olsun adı imtihandır.

 

Selam ve dua ile…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum