-Parti kapatmaya ne dersin, kapatılsın mı kapatılmasın mı?

-Ya hu bu işler benim kapatılsın ya da kapatılmasın dememle olacak işler değil ki… Kapatmak istiyorlar ki açmışlar davayı.

-Olsun sen yine de düşünceni söyle…

-E, peki söyleyeyim… Kapatılsın anasını satayım…

-Nasıl yani…

-Şöyle… Cumhuriyet kurulalı beri kaç parti kapatıldı biliyor musun sen?

-Kaç parti kapatıldı?

-Tamı tamına 26 parti kapatıldı…

-E…

-Bu da 27.’si olur fena mı? 30’a iyice yaklaşmış oluruz. En fazla parti kapatan demokratik ülke sıfatını bu rekor sayı ile kimseye kaptırmayız. Bence AK Parti kapatılsın…

-Sen ne dediğin farkında mısın?

-Beğenmedin galiba, hem bak sana ne diyeceğim… Yüzde 47 oy ne demek?

-Ne demek?

-Ben bu partiye güveniyorum. Bu parti ülkemi güzel günlere götürür, gelişiriz, güzelleşiriz. Dünya ülkeleri arasında itibarlı bir yerimiz olması için bu parti var gücüyle çalışır. Bak görüşümü sandıkta belli ediyorum; ben bu partiyi destekliyorum demektir…

-Eee, niye kapatılsın diyorsun o zaman...

-Dur dinle… Demokrasi bir nevi budur… Halkın kendisini yönetmesini istediği kişiyi kendisinin seçmesidir… Bu oyumu şuna atıyorum, o da bu oyun kendisine verdiği gücü kullansın demektir…

-Tamam işte, millet de AK Parti’ye güvenmiş ve atmış oyunu… Ne diye kapatılsın diyorsun sen onu söyle…

-Bak canım kardeşim, ben de oyumu AK Parti’ye verdim… AK Parti’den öncesi ve AK Parti’den sonrası diye bir durum mevcut ülkede… Psikolojik de olsa Türkiye’de bir gelişmeden söz etmek mümkün…

-Tamam işte…

-Tamam değil. Bir takım çevreler bu gelişmelerden rahatsız olur.

-Nasıl yani…

-Misal Başbakan Erdoğan doğu ve güneydoğuya yönelik önemli açıklamalarda bulunmadı mı?

-Bulundu…

-İşte meselelerden bir de bu… Doğu ile batının kardeşçe yaşamasını istemeyen çevreler var. Başbakan Erdoğan’ın Büyük Türkiye idealini gerçekleştirmesine neden fırsat versinler…

-Vermezler, doğru söylüyorsun da. Bütün bunları bilip de neden ‘AK Parti kapatılsın’ diyorsun…

-Bu ülkede vatandaşların halkın nabzını tutmaktan uzak bir yapı var… Kendilerini milletten koparmışlar… Kulaklarını gelen seslere dayayıp tam onun zıddını yapınca mesela laikliği korumuş oluyorlar. Yüzde 47 oy alan bir partiyi laikliği bahane ederek kapatmak istemiyorlar mı?

-İstiyorlar…

-O halde, biz de AK Parti kapatılsın diyelim biraz. Bakarsın yine işi tersten okurlar da, ‘millet kapansın diyor, bari kapatmayalım’ derler… Benim yaptığım da bu… Bazen ‘inat oğlana iş gördürmek için musluğu açık tutmak gerekir.’

-Daha önce musluğu açık bırakan oğlan böylece kapatır değil mi? Peki ters teperse ne olacak… ‘Bakın millet de kapansın diyor’ derlerse…

-Onlar zaten kapatmayı akıllarına koymuşlar, ben mahsus diyorum böyle…

-AK Parti kapatılır diyorsun yani…

-Hayır öyle demiyorum.

-O halde ne diyorsun?

-Diyorum ki, AK Parti kapatılsın! Böyle bir havada yatırımcı yatırımdan vazgeçer, Türkiye’ye sırtını dayayanların umutları boşa çıkar, ülke güçsüz bir görünüme bürünür… 80 küsur yıllık cumhuriyet çabamız sekteye uğrar… Sistem iflas eder… Fakirlik artar, fiyatlar pahalanır… Nasıl lastik patlayınca araba yalpa yaparsa öyle olur… Hem kına satışları da yüzde 20 artış gösterir…

-Niye yüzde 20?

-CHP 2007 genel seçimlerinde 7.3 milyon kişiden oy almadı mı?

-Evet aldı…

-İşte bu 7.3 milyon kişi seçmen sayısının yüzde 20’si kadar eder….

-Anladım; bir de çoğunluğun azınlığa tahakkümü ne demek, bunu anlatır mısın?

-Daha öğrenemedin mi? Onu da sonra anlatayım.