BEYRUT (AA) - Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik PolitikasıYüksek Temsilcilisi Federica Mogherini, Türkiye ve AB arasında sığınmacı krizinde işbirliği üzerine imzalanan anlaşmanın pratik olarak hayata geçirilmesinin epey zorlu ve karmaşık olacağını söyledi.

Mogherini, göreve gelişinden sonra Lübnan’a gerçekleştirdiği ikinci ziyaretindeki temasların ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Başbakan Temam Selam, Dışişleri Bakanı Cibran Basil ve Birleşmiş Milletler Lübnan Özel Temsilcisi Sigrid Kaad ile görüşmeler gerçekleştirdiğini anlatan Mogherini, ayrıca Suriye sınırı yakınlarındaki Bekaa bölgesindeki Bir İlyas’taki gayri resmi bir mülteci yerleşkesini ziyaret ettiğinden söyledi.

Suriye'deki savaşın yol açtığı mülteci krizini “yakın tarihin karşılaştığı en büyüğü” diye tanımlayan Mogherini, yardımların hem direk olarak mültecilere ve hem de mültecileri ağırlayan toplumlara katkı sağladığından emin olmak istediklerini söyledi.

Mogherini, AB’nin Lübnan’a yaptığı insani yardımın, 665 bin Suriyeli mülteciye ulaştığı, 66 bin çocuğa eğitim sağladığı bilgisini paylaştı.

- "Türkiye bölgedeki en büyük sayıda mülteciyi ağırlıyor"

Türkiye’nin AB ile imzaladığı mülteci anlaşmasının Lübnan’ı nasıl etkileyeceği sorulan Mogherini, şunları söyledi:

“AB’nin Suriyeli mültecileri ağırlayan ülkelere yaptığı yardımı güçlendirme seviyesinde hiçbir farklılık yok. Türkiye bölgedeki en büyük sayıda mülteciyi ağırlıyor. Tabi ki ülkeler birbirinden farklı. Ancak bizim mültecileri ağırlayan ülkelere yaptığımız yardımlar tamamıyla aynı. Daha önceden belirttiğim gibi, Lübnan’a geçen yıl 1,5 milyar avro yardım ulaştı ve büyük bir rakam. Tabi ki bu gelecek aylarda ve yıllarda artacaktır. Türkiye ile geçen hafta anlaştığımız, buna benzer bir destek. Yaklaşım aynı ancak gerçeği söyleyecek olursam Lübnan’a ulaşan yardım miktarı Türkiye’nin aldığından daha fazla. Türklere haber vermeyin ancak işin aslı bu. İnsani krize sunacağımız sürdürülebilir çözümler için yaptığımız işbirliğini, Suriye’deki savaşı sona erdirmek için ortaya koymalıyız. Bu hepimizin bir arada daha da fazla ortak olarak çalışmamız gereken nokta.”

-“Uluslararası toplum kendine düşen rolü üstlenmeli”

Türkiye’nin AB ile mültecilerin değişimi için imzaladığı anlaşma çerçevesinde AB’deki yasa dışı mültecilerin tespit edilmesinin ardından ne kadar süre içinde Türkiye’ye gönderileceğiyle ilgili bir soru yöneltilen Mogherini, Lübnan’dayken Türkiye ile ilgili bu kadar çok soru almasına şaşırdığını aktararak, şöyle yanıtladı:

“AB yönetiminin kamplarda yaşayan büyük rakamlarda mültecilerin yeniden yerleştirilmesi için karar aldı. Bu anlaşma dışında, daha önceden verilmiş bir sözdü. Bu benim ayrıca dünyadaki başka ülkelerden de almak istediğim bir vaat. Buradan veya Avrupa’dan krize bakıldığında bu bizim bölgesel krizimizmiş gibi görünüyor. Ama bu aynı zamanda küresel bir insani kriz. Rakamlar o kadar yüksek ki inanıyorum ki uluslararası toplum kendine düşen rolü üstlenmeli. Bugün ben dünyadaki her bir ülke ve her bir kurumla bu konuda işbirliklerini ele alıyorum. Söylediğim gibi bu bir Avrupa krizi değil, bir Ortadoğu krizi değil daha önce hiç görülmemiş bir küresel kriz. Bizim amacımız elimizden geldiği kadar aramızda sorumluluğu paylaşmak. Pratik olarak anlaşmayı hayata geçirmek epey zorlu ve karmaşık olacak. Mümkün olduğuna inanıyorum ancak şuna eminiz ki kolay bir uygulama olmayacak.”

-“Suriye parçalanmayacak, bölünmeyecek"

Suriye ilgili görüşmelerde Lübnan'ın müzakere konusu olmadığının altını çizen Mogherini, “Suriye için herhangi bir çözüm, bütün bir Suriye’den başkası olamaz. Bütün, laik, çoğulcu bir Suriye. Bunun üzerine çalışıyoruz. Suriye parçalanmayacak, bölünmeyecek. Masada başka bir seçenek yok. Masada ortak şekilde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde aralık ayında vardığımız ve herkesin kabul ettiği tek çözüm, bir geçiş dönemine ilişkin yol haritasını belirten, siyasi süreç yeni bir yönetim, anayasa ve 18 ay içinde seçimler” dedi.

Mogherini, Lübnan'da cumhurbaşkanlığı seçimine çözüm bulunmasına ilişkin umutlarını, “Lübnan başlı başına bir mucize. Her zaman bir ihtimal var” sözleriyle açıkladı.

AA