ANKARA (AA) - Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Uluslararası İlişkiler ve Dış Ticaret Komisyonu ile Türkiye Ulusal Ajansı organizasyonunda Türkiye-Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinde ticaret ve yatırım konuları Ankara'da düzenlenen toplantıda masaya yatırıldı.

"MÜSİAD AB Büyükelçilerini dinliyor" başlıklı toplantıya, Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanı İlker Astarcı, MÜSİAD Uluslararası İlişkiler Komisyonu Başkanı Zeki Güvercin, Genel Başkan Yardımcısı Adnan Bostan, Ankara Şubesi Başkanı Hasan Basri Acar'ın yanı sıra AB ülkelerinin bazı büyükelçileri ve ticaret ataşeleri katıldı.

- "Türkiye ve AB el ele yürümeli"

Kaymakcı, burada yaptığı konuşmada, küresel anlamda başta ABD'de olmak üzere korumacı ve tek yönlü politikaların izlendiğine dikkati çekerek, "Türkiye ve AB bu meselede el ele yürümeli. Bu zorlukla birlikte başa çıkmalı, ortak önlemler almalılar ki bu kısıtlayıcı önlemlerin önüne geçelim." dedi.

Kaymakcı, Türkiye-AB ilişkilerinde yatırım ve ticaretin önemli bir rol oynadığını belirterek, dış ticaretin 3'te 2'sinin AB ülkeleriyle yapıldığını vurguladı.

Gümrük Birliği anlaşmasının 1996'da imzalanmasından sonra AB ülkelerine ihracatın 5 katına, ihracatın ise 3,5 katına çıktığına işaret eden Kaymakcı, "İnanılmaz bir ticaret hacmiyle karşı karşıyayız. Halihazırdaki Gümrük Birliği anlaşması bu kapsamda yeterli değildir." değerlendirmesinde bulundu.

"Gümrük Birliği'nin güncellenmesi siyasi olarak bloke edilmiş durumda." diyen Kaymakcı, Türkiye'nin 2018 ağustosundan bu yana reform süreci kapsamında adımlar attığını ve birliğin güncellenmesi konusunda adımlar atılmasını umduklarını söyledi.

- Vize serbestisi ve Erasmus+

Kaymakcı, vize serbestisi konusunun da gündemde olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu konuda elinden geleni yaptığını ve adalet ve hukuk alanı başta olmak üzere reform sürecini hızlandıracağını kaydetti.

İngiltere'nin AB'den ayrılma (Brexit) sürecine de değinen Kaymakcı, Brexit'in gerçekleşmesi durumunda İngiltere'de yaşayan Türk vatandaşlarının hem ticaret hem vatandaşlık konularındaki hakları için harekete geçeceklerini bildirdi.

Kaymakcı, AB dönem başkanlığını devralan Romanya'nın Türkiye'nin AB sürecine verdiği desteği görmekten memnun olduğunu dile getirerek, Romanya'nın bu anlamda atacağı adımların önemli olduğunu söyledi.

Öte yandan, Erasmus+ programıyla Türkiye'den AB ülkelerine binlerce öğrenci gönderildiğini anımsatan Kaymakcı, bu ülkelerden Türkiye'ye gelen öğrenci sayısının artırılması gerektiğinin altını çizdi.

Kaymakcı ayrıca, bir sonraki Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı'nın 27-28 Şubat'ta gerçekleşeceğini ifade etti.

- "AB ülkeleri olarak ilişkilerimizi geliştirmeyi umut ediyoruz"

Astarcı da Erasmus+ programıyla ilgili bilgiler vererek programın diyaloğa olan katkısından söz etti. Programın maddi olarak büyük bir kapasitesi olduğunu dile getiren Astarcı, bu kapsamda mevcut bazı vize problemlerinin giderilmesi gerektiğini söyledi.

AB'den Türkiye'ye eğitim için gelen öğrencilerin pozitif geri dönüşleri olduğunu anlatan Astarcı, eğitim konusunda daha fazla iş birliği beklentisini kaydetti.

Romanya’nın Ankara Büyükelçisi Gabriel Şopanda, Türkiye-AB ticari ilişkilerinin geliştiğine işaret ederek, "Burada AB ülkeleri olarak bu bağlamda ilişkilerimizi geliştirmeyi umut ediyoruz." dedi.

AB'nin Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olduğuna vurgu yapan Şopanda, ülkesindeki Türk iş çevresinin 1990'lardan beri aktif olarak çalıştıklarını bildirdi.

Şopanda, İstanbul ve İzmir'deki konsolosluklarının da yardımıyla iş dünyasından kişilerin başvurularını dikkatli şekilde değerlendirdiklerinin altını çizdi.

- "AB ile MÜSİAD arasında böyle bir diyaloğun kurulması önemli"

Fransa'nın Ankara Büyükelçisi Charles Fries, "AB ile MÜSİAD arasında böyle bir diyaloğun kurulmasının çok önemli sonuçlar doğuracağını düşünüyorum." ifadesini kullandı.

AB'nin Türkiye'ye terörle mücadele, göç ve Suriye gibi bölgesel konularda ihtiyacı olduğunu söyleyen Fries, aynı zamanda Türkiye'nin AB için çok önemli bir pazar olduğunu kaydetti. Fries, Türkiye-AB arasında çok güçlü bir ilişkinin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, bu minvalde ticaret, ulaştırma ve enerjinin önemine vurgu yaptı.

Fries, ülkesinden yaklaşık 450 kadar şirketin Türkiye'de faaliyette olduğunu ve bu ilişkileri geliştirmek istediklerini bildirdi.

Büyükelçi Fries, Fransa'nın Türkiye'nin AB'ye yeniden angajmanını değerli bulduğunu söyleyerek, sadece söylem değil somut eylemler de olmasını beklediklerini dile getirdi.

- "Türkiye'nin istikrarlı ve başarılı olmasına ihtiyacımız var"

İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott da istikrarlı ve başarılı bir Türkiye'nin Avrupa'nın çıkarına olduğunu vurguladı.

"Türkiye'nin istikrarlı ve başarılı olmasına bizim istikrarımız ve başarımız için ihtiyacımız var." diyen Chilcott, İngiliz ve Türk şirketler arasındaki ortak girişimlerin teşvik edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

AB Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Gabriel Munuera Vinals da Türkiye ve AB ekonomisinin iç içe olduğunu söyleyerek tarafların ticaret ve sanayi alanında bir arada durması gerektiğine işaret etti. Vinals, ikili ilişkilerin önemli bir aşama kaydettiğini ve bundan memnuniyet duyduğunu vurguladı.

Bunların yanı sıra İsveç'in Ankara Büyükelçisi Annika Molin Hellgren, Slovenya'nın Ankara Büyükelçisi Igor Jukic, Litvanya'nın Ankara Büyükelçisi Audrius Bruzga, Çekya'nın Ankara Büyükelçisi Pavel Kafka da ülkeleri ve genel olarak AB ile Türkiye arasındaki ticari ilişkileri değerlendirerek, MÜSİAD'dan bu kapsamda beklentilerini dile getirdi.