80 yazar, 100 Türk büyüğünün hayatını öyküleştirdi

80 yazar, 100 Türk büyüğünün hayatını öyküleştirdi

Türkiye'nin farklı illerinden ve Türk cumhuriyetlerinden bir araya gelen 80 yazar, Orta Asya Türk devletlerinden Cumhuriyet öncesi dönemine 100 Türk büyüğünün hayatını kitap haline getirdi- "Unutulmaya Yüz Tutmuş 100 Türk Büyüğü kitabının koordinatörü Behiye Yılmaz:- "İlk baştan beri hedefimiz ücretsiz, gönüllülük esasına göre kitap hazırlamaktı. Kitap için eser gönderen yazarlarımızdan, 'Geliri şehit ve gazi ailelerine verilecek kitaptan telif istemediklerine' dair yazı aldık. Kitabın kapağını yapan, editö

İSTANBUL (AA) - ZEHRA MELEK ÇAT - Resim öğretmeni Behiye Yılmaz (54), lise yıllarında hayalini kurduğu Türk büyüklerinin hayatlarını öyküleştirme düşüncesini 80 yazarla gerçekleştirdi.

Yaklaşık 3 yıl önce şekillenmeye başlayan projede belirlenen 100 Türk büyüğünün hayatı, Türkiye'nin farklı illerinden ve Türk cumhuriyetlerinden 80 yazar tarafından öykü olarak kaleme alındı.

Yazarlarından, dizgicisine ve yayınevine kadar kimsenin para talep etmediği ve ilk olarak bin baskı yapan kitabın geliri, şehit ve gazi ailelerine bağışlanacak.

Eğitimci yazar Behiye Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğretmenliği "nefes aldığım yer" olarak tanımladı.

Çocukluğundan beri kitap okumayı, öyküler yazmayı çok sevdiğini anlatan Yılmaz, "Bunun temelini atan babamdı. Her akşam kitap okumadan ya da öykü anlatmadan bizi hiç yatırmadı. Çok kitap okuyordu, biz de onunla okuduğumuz için onun tadına, keyfine varabiliyorduk. Benim biyografi ezberim yok. 'Bunu nasıl kolaylaştırabiliriz' diye düşündük. Hayal ettiğim, başkalarına anlatmak istediğim şeyleri kağıda dökmeye başladım. Önce devrik cümleler, noktasız, virgülsüz yazılar. İlk olarak edebiyat öğretmenimin dikkatini çekmişti, ben bozuyordum, o düzeltiyordu. Onun düzelttiği şeyler öykü haline geldi. İlk olarak lisede öykümü bir yarışmaya gönderdiler ve orada Türkiye birinciliği aldım. Edebiyat öğretmenimin desteğiyle okulun imkanı ölçüsünde ilk kitabım 'Çakıl Taşları'nı, 1984'te fotokopi makinesinden birleştirerek çıkartmıştık. Böylece yazarlık o yıllarda başlamış oldu." diye konuştu.

Ortak bir eser olan "Unutulmaya Yüz Tutan 100 Türk Büyüğü"nün kendisinin 4. kitabı olduğunu ifade eden Yılmaz, kitabın ilk fikrinin 1985'te lise yıllarında ortaya çıktığını belirterek, şunları söyledi:

"Lise sonda sınıf arkadaşlarımızla girişimlerde bulunduk ama olmadı. Üniversitede yine farklı sebeplerle kaldı. 'Türk büyüklerini çocuklara nasıl öğretebilirim?' fikriyle yola çıkıp 'Öyküleştirirsek daha rahat ulaşabileceğiz, daha rahat öğrenebilecekler ve kalıcı olacak.' diye düşündük. 3 yıl önce şekillenmeye başladı. Tarih profesörleriyle bir araya geldik. Önce hangi Türk büyüklerinin öykülerini yazacağımızı belirledik. Bunun arşivde yeri var mı? Gerçekten yaşamış mı? Araştırmayı yaptık. Sonra yazabilecek insanlara ulaşmaya başladık. Bunu duyurduk. İlk olarak 10 kişiyle başladık. Hasan Halakaçayır ile ortak çalıştık. 'Ben de yazarım.' diyenler bir araya geldi. Farklı ülkelerden, Türkiye'nin farklı yörelerinden 80 yazarı bir araya getirdik. İlk baştan beri hedefimiz ücretsiz, gönüllülük esasına göre kitap hazırlamaktı. Kitap için eser gönderen yazarlarımızdan 'Geliri şehit ve gazi ailelerine verilecek kitaptan telif istemediklerine' dair yazı aldık. Kitabın kapağını yapan, editör, kitabevi ve 80 yazar tüm geliri şehit ailelerine bağışladı. Bu kitapta 80 kahraman ve 100 büyüğümüz yatıyor."

- "Vatanımla, Türk olmakla gurur duyuyorum"

Yılmaz, Türk tarihinde Orta Asya'dan bugüne yaşananları severek okuduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Bir Türk olarak tarihimi seviyorum. Şu üzerinde durduğumuz toprak, altında olduğumuz bayrağımız bu hale kolay gelmedi. Vatanımla, Türk olmakla gurur duyuyorum. Çocuklarımız bunları bilmiyorlar. Derste sanat tarihini anlatırken sorduğumuz sorulara ancak televizyondaki dizilerden öğrendikleriyle cevap veriyorlar. Ertuğrul Gazi'yi, Hayme Ana'yı televizyondaki diziden öğrendiler. Kurgulanmış hikaye olduğu için akılda kaldı."

Şehitlere vefa borcu duyduğunu vurgulayan Yılmaz, "Ben bir Türk olarak, bir öğretmen, bir anne olarak yetiştirdiğim çocuklara bunu anlatamazsam kendimi huzursuz hissediyorum. Bu, benim onlara bir vefa borcum. Hala bu topraklar için kendini feda eden Türk evlatları varsa ben de bir Türk kadını olarak evde oturup olanı biteni izleyemem. Ben de bir katkı sunmak istedim." ifadelerini kullandı.

- İlk baskı bin adet

Kitabın 2 ay önce çıktığını ifade eden Yılmaz, "İlk olarak bin tane basıldı. Kitap yaklaşık 20 internet sitesinde satışta. Biz bir havuz oluşturduk. Satıştan elde edilen tüm gelir yayınevinde birikecek. Kitabın satışı bittiği zaman toplanan gelir, söz verdiğimiz şekilde şehit aileleri ve gazilere gidecek." dedi.

Yılmaz, kitapta daha çok Orta Asya Türk devletlerinden Cumhuriyet öncesi döneme kadar yaşayan Türk büyüklerine yer verildiğini belirterek, projenin devamında Cumhuriyet sonrası Türk büyüklerine ve tarihte iz bırakmış Türk kadınlarına yer vermek istediklerini söyledi.

Kitapta, Tomris Hatun, Nene Hatun, Hayme Ana, Legari Hasan, Apar Hatun, Alper Tunga gibi isimlere yer verdiklerini ifade eden Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Hem yazarlarımız araştırdı hem de bilinmeyen isimleri antolojiye kazandırmış olduk. Yazarlarımızın çok güzel hikayeleri var. Öyküsünü doğmamış çocuğuna ithaf eden, kemoterapi alırken öyküsünü yazan bir yazarımız var. 3 yıl önce 15 yaşında, şimdi 18 yaşında olan bir yazarımız var. Azerbaycan Milletvekili Shurubu Kayhan da öykü gönderdi. 'Eli kalem tutan herkes' dedik. Sosyal medya üzerinden bize ulaşan ama yazarlığı kanıtlanmış kişiler oldu. Azerbaycan, Doğu Türkistan, Irak, Kırgızistan, Kırım ile Özbekistan'dan öyküler geldi. Birkaç öykü de bana ait. Ben de araştırdıkça öğrendim. 80 yazarın, editörün, dizgicinin, kitabevinin söylediği şu: 'Bir söz verdik, kutlu bir şekilde yola çıktık. Adanmış bir yürekle yazdık.' Bu verdiğimiz sözü tutabilmek adına elimizden geleni yapıyoruz."

Kaynak:Haber Kaynağı