TBMM (AA) - Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "2009'dan sonra yapılan tüm çalışmalarla hava kalitesinin yüzde 25 iyileştiğini görüyoruz. Bunu da devam ettireceğiz." dedi.

Özhaseki, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2017 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Avrupa Birliği (AB) ile ABD Yale Üniversitesinin çevre kirliliğine ilişkin raporları ve Fas'ın Marakeş kentinde düzenlenen iklim değişikliği konferansına ilişkin soruları cevaplayan Özhaseki, dünyayı en çok kirleten ülkeleri açıkladı.

Özhaseki, "Çin dünyayı yüzde 25 kirletiyor, ABD yüzde 15, AB ülkeleri yüzde 8, Rusya yüzde 5, Almanya yüzde 4 kirletiyor. Türkiye dünyayı sadece binde 7 kirletiyor. Kişi başına emisyon miktarı yıl bazında ABD 16,5 ton; Lüksemburg 19,3; Avusturalya 17,3; Almanya 9,3; Rusya 12,4 ton dışarıya kirlilik veriyor. Bizimki 4,7." diye konuştu.

Türkiye için bu rakamların iyi ancak yeterli olmadığını vurgulayan Özhaseki, "2009'dan sonra yapılan tüm çalışmalarla hava kalitesinin yüzde 25 iyileştiğini görüyoruz. Bunu da devam ettireceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Paris Anlaşması'nın neden TBMM'ye getirilmediğine ilişkin bir soru üzerine Özhaseki, Türkiye'nin Yeşil İklim Fonunun dışında tutulduğunu ve bu kapsama alındığı anda Meclis'e getireceklerini ifade ederek, bu konudaki tartışmaların Marakeş'teki konferansta da devam ettiği bilgisini paylaştı.

- FETÖ'ye ait mallar

Özhaseki, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ait olduğu belirlenen malların 15 milyar lirayı bulmasına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:

"Bu mallar, Kanun Hükmünde Kararnameyle kimisi Vakıflar Genel Müdürlüğüne, kimisi Hazineye geçtikten sonra en yaygın kuruluşlardan birisi de Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü. Oradaki arkadaşlarımıza 'Kendi bölgenizde Hazineye devrettiğiniz mülklerin cari bedellerini bildirin' dedik. Herkes oradaki geçerli piyasa fiyatlarını söyledi, biz de buraya yazdık. Onun dışında başka bir şey yok. Satışa çıkarırsak 17 mi eder, 12'ye mi düşer onu bilmem ben. Ortalama şu anda oradaki fiyatlardan dolayı bunu söylüyoruz."

Mehmet Özhaseki, tarım alanlarıyla ilgili de Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında bir çalışma olduğunu aktardı.

Bu konudan kendisinden de görüş istendiği bilgisini vererek, "Mutlak tarım alanlarını, 'Gelin SİT ilan edelim, ne diyorsunuz?' dediler. 'Yüzde 100 katılıyorum, sonuna kadar da savunacağım' dedim. İnşallah bu mutlak tarım alanları bir numara bulunup imarlaşmaya açılmaz. Mutlak tarım alanlarını birinci derece SİT alanı ilan edersek zaten tümü kapanmış oluyor. Bu çalışmayı yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki günlerde gelir." ifadelerini kullandı.

- İthal kömür müracaatına ret

Çanakkale'ye termik santral kurulması konusundaki soruyu da yanıtlayan Bakan Özhaseki, çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) raporunu daha önce alan birkaç grup olduğunu belirtti. Özhaseki, son 5-6 ayda biri yerli, 6'sı yabancılardan olmak üzere başvurular bulunduğunu, bunlar içinde ithal kömür olanların hepsine ret verildiğini bildirdi.

Zonguldak'ta da kükürtdioksit konusunda 2009'dan bu yana yüzde 79 iyileştirme sağlandığına değinen Özhaseki, partikül maddede yüzde 32 iyileştirme sağlandığını söyledi.

Termik ve hidroelektrik santraller ile nükleer ve güneş enerjisi santralleri konusunda çok eleştiriler olduğuna dikkati çeken Özhaseki, şöyle devam etti:

"Dünyada enerjisini kömürden elde eden ülkelerin bir sıralaması var. AB'de Polonya, enerjisinin yüzde 84,2'sini kömürden elde ediyor. Çin yüzde 75,7'sini, Hindistan yüzde 71'ini, Avustralya yüzde 68,8'ini, İsrail yüzde 61,5'ini, Çek Cumhuriyeti yüzde 53,8'ini, Almanya 45,6'sını kömürden elde ediyor. ABD yaklaşık yüzde 40'ını. Türkiye'de ise bu oran çok aşağılarda. Nükleer konusunda ise ABD'de şu anda 99 tane nükleer tesisi çalışıyor, 5 inşaatta devam ediyor. Fransa'da 58 santral çalışıyor, bir tanesinin de inşaatı yeni başladı. Enerjisinin de yüzde 76,9'unu nükleerden elde ediyor. Rusya yüzde 17,5'ini, 9 inşaat da devam ediyor. Güney Kore'de 24 var, 4'te yeni inşaat devam ediyor, Çin'de 27 tane var, 24 tane de inşaatı devam ediyor. Almanya'da 9 tane var."

Bakan Özhaseki, nükleere, termik santrale karşı olunca geriye bir tek doğalgazın kaldığını anlatarak, "Hükümetin aldığı karar şu, 'Yerliyi değerlendirelim, ithallere kapıyı kapatalım. Yerliyi değerlendirirken de kalorisine, rezervine bakalım, ithal getirtmeyelim, baca salınımına bakalım, neticesinde de zarar vermeyecek bir hale getirdikten sonra, AB normlarına uygun hale getirdikten sonra verelim." diye konuştu.

Özhaseki, raporlara göre 4 bin 500-5 bin kalori değeri olan kömürden ve 1 milyar tona yakın rezervden bahsedildiğini vurguladı.

Sonuçta özellikle firmadan ithal kömür kullanmama taahhüdünün alındığına değinen Özhaseki, şunları kaydetti:

"Baca kirleticilerinin on-line bir şekilde takibi ve izleneceği taahhüdü var. Baca gazı sınır değerinin AB normlarının altında olacağı taahhüdü var. Bu şartlar altında ÇED raporu veriliyor. Ben dışa bağımlılıktan nefret ediyorum. Doğalgazı yarın bir gün bir çatışma çıkarsa hangisinin vanayı keseceğini bilmediğimiz yerlerden de almak istemiyorum. Kendi içimizde 'yerli ne varsa değerlendirelim' diye gayret ediyoruz. Bu raporlar yanlışsa mahkemeye verilir. Elimizdekini teslim ederiz, siz de verirsiniz, kadı ne derse o olur."

Konuşmasının sonunda Özhaseki, milletvekillerinin sorularının hepsini not aldıklarını ve tümüne tek tek cevap vereceğini ifade etti.

Özhaseki'nin soru ve eleştirileri yanıtlamasının ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bu bakanlığa bağlı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 2017 bütçesi kabul edildi.

(Bitti)

AA