15 Temmuz Sempozyumu

15 Temmuz Sempozyumu

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış:- "FETÖ'nün geri planda kalan örgüt modeli, grubu oluşturanların sadece bir kısmının bilebildiği, geri kalanların da bu kararlardan haberinin olmadığı bir yapılanmadır. Sahnedeki görüntü ise geniş bir taban desteğin

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış, "FETÖ'nün geri planda kalan örgüt modeli, grubu oluşturanların sadece bir kısmının bilebildiği, geri kalanların da bu kararlardan haberinin olmadığı bir yapılanmadır. Sahnedeki görüntü ise geniş bir taban desteğine sahip ve çok geniş kitlelerden oluşan yapı." dedi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlenen "15 Temmuz Sempozyumu" öğleden sonraki oturumlarla devam etti.

Sempozyumda konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akış, FETÖ'nün yapılanmasını ve işleyişini anlatan bir sunum gerçekleştirdi.

Akış, FETÖ'nün geri planda kalan bir örgüt modeli bulunduğunu, bir de sahnenin arkasında kalan bir örgüt yapılanması olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"FETÖ'nün geri planda kalan örgüt modeli, grubu oluşturanların sadece bir kısmının bilebildiği, geri kalanların da bu kararlardan haberinin olmadığı bir yapılanmadır. Sahnedeki görüntü ise geniş bir taban desteğine sahip ve çok geniş kitlelerden oluşan yapı. Masanın altındaki örgütün üç temel özelliği var; masanın altındaki örgüt üyeleri muhakkak kod adı kullanıyorlar, örgütün bir şeması, hiyerarşik yapısı var, üçüncü olarak örgütün şirketlerinde maaş alan profesyoneller var. 'Paralel devlet yapılanması' yakıştırması bir örgüte ancak bu kadar uyabilir. Çünkü maaş veren, tayin yapan, özlük dosyası tutan ve elimizde her koşula göre kendi örgütünü dinamik bir şekilde konumlandırabilen bir yapıyla karşı karşıyayız."

FETÖ'nün görünmeyen tarafında sivil yapı, eğitim yapılanması ve ünite yapılanması olarak üç farklı yapı olduğunu belirten Akış, örgütün bu üç yapı üzerine kurulu olduğunu kaydetti.

Akış, örgütün yapılanma şemasını, örgüte nasıl eleman devşirildiğini, bunların organize edilmesi konusunda hangi kriterlere bakıldığına dair de bilgiler verdi.

- "Muhalefet, FETÖ'nün argümanlarıyla kendini iktidara karşı konumlandırdı"

Star Gazetesi'nden Halime Kökçe ise yaptığı konuşmada, FETÖ ile mücadelede çok boyutlu bir yaklaşım gerektiğini, FETÖ ile mücadele ederken, birçok yabancı devletle de mücadele edildiğini belirtti.

Kökçe, FETÖ ile mücadele konusunda henüz siyasi iktidar ve muhalefet arasında bir fikir birliği oluşamadığını dile getirerek, "Muhalefet garip bir şekilde, 17-25 Aralık'tan bugüne FETÖ'nün argümanlarıyla kendini iktidara karşı konumlandırdı. Muhalefet kendi politik argümanlarını aslında FETÖ'den ödünç almış oldu. Bu da haliyle siyaseten bir bütün olarak bu yapıyla mücadele etmeyi zorlaştırdı." değerlendirmesinde bulundu.

SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı da yaptığı sunumda, FETÖ'nün yurt dışındaki yapılanmasını ve Almanya'da olan bağlantılarını anlattı.

Bayraklı, ABD'nin ve CIA'nin FETÖ'nün darbeyle doğrudan bağlantısı olduğu yönünde ellerinde kanıtların olduğunu ifade ederek, "Türkiye'nin ekonomik, kültürel, diplomatik baskı yapabildiği ülkelerde sonuç alabiliyoruz. Bugüne kadar 80'e yakın FETÖ militanı Türkiye'ye getirildi. Batı Avrupa'ya baktığımız zaman, Türkiye açısından çok daha zor. FETÖ'nün Amerika dışında esas yoğun olarak örgütlendiği ülke, Almanya'dır. Alman istihbaratının başkanı çıktı ve dedi ki; 'bir sivil toplum kuruluşu hareketidir, darbeyle bağını göremiyoruz.' Stratejik olarak Türkiye ile yakınlaşmış olan İngiltere'nin Ankara büyükelçisi, darbeden bir ay sonra, 'bize göre bu darbeyi Fethullah Gülen grubu yapmıştır, bundan şüphemiz yok.' İngiliz istihbaratının ve İngiliz devletinin görebildiği bir şeyi, Alman istihbaratının göremiyor olması bana göre mümkün değil, akla ve mantığa aykırı bir durum." diye konuştu.

Konuşmaların ardından sempozyum sona erdi.





AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :