İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, Gayrettepe'deki Türk Telekom binasını ele geçirmeye çalışan 7'si tutuklu 13 asker hakkında, üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle açılan davada, sanıklar savunmalarını yaptı.

İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ve iki gündür devam eden duruşmada savunması alınan tutuklu sanık Albay Nurullah Zeki Atmaca, 15 Temmuz'da darbe girişimine karşı koyan vatandaşlara ve güvenlik güçlerine teşekkür etti.

Atmaca, askeri hiyerarşi içinde astın, üstün emrini sorgulama gibi bir lükse sahip olmadığını söyledi. Bulunduğu kışlanın görevinin muhabere hizmet birliği olduğunu belirten Atmaca, "Ben askeri kalkışmanın emir komuta zinciri içinde yapıldığını düşünüyorum. Bu nedenle birliğimdeki mobil emniyet timini hazır bulundurdum. İstanbul'da terör eylemi beklentisi olduğunu komutanım Eyüp Gürler söyledi." dedi.

- "Antenlere acil müdahale edilmeli"

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hulusi Pur, Atmaca'ya "İddiaya göre Türk Telekom'u ele geçirmek için asker sevk etmişsin. Doğru mu?" sorusunu yöneltti.

Atmaca, "Evet, oraya asker sevk ettim. Ben oranın güvenliğini sağlamak düşüncesiyle hareket ettim." yanıtını verdi.

Bunun üzerine Pur, 15 Temmuz'da Atmaca'nın da içinde bulunduğu mesajlaşma grubundaki yazışmaları hatırlatarak, "Fakat sizin bir WhatsApp grubunuz varmış. Adı da 'Yurtta Sulh Biziz.' Orada 'Çamlıca'daki antenlere acil müdahale edilmeli.' diye yazmışsın. Daha sonra bir mesaj daha atmışsın, 'Küçükçekmece'de olumsuz bir durum var mı? Tim hazır bekletiliyor.' demişsin." dedi.

Atmaca'nın "Efendim, orası önemsiz yer." sözleri üzerine Hulusi Pur, sesini yükselterek "Ne demek önemsiz. Bu millet sokağa nasıl çıktı? Yayınlar kesilseydi ne olurdu? Saat 04.30'da kışladan çıkıyorsun. Her şey ortada." diye konuştu.

- "Tesadüf efendim"

Tutuklu sanık Atmaca, savunmasında anayasal düzeni değiştirmek gibi bir amacının olmadığını ve Gayrettepe'deki Türk Telekom'a, binanın güvenliğini sağlamak amacıyla gittiğini öne sürdü.

Mahkeme Başkanı Pur'un, "O mesaj grubunda eğer ki darbe girişimi başarılı olsaydı senin Milli İstihbarat Teşkilatı'ndan sorumlu olacağın yazıyor. Ne diyorsun buna?" sorusunu Atmaca, "Efendim, onu yazana sormak lazım. Benim bilgim yok." diye yanıtladı.

Pur'un, "Sen muhabere birliği komutanısın. Gittiğin yer Türk Telekom ve sen 'Antenlere acil müdahale edilmeli.' diye mesaj atıyorsun. Başbakan konuşmuş, Cumhurbaşkanı konuşmuş ya da konuşmak üzere. Bunlar tesadüf mü?" şeklindeki sorusu üzerine Atmaca, "Tesadüf efendim. Daha sonra çark ettim ve gruptan çıktım." dedi.

- "Türk Telekom'a gideceğimizi bilmiyordum"

Tutuklu yargılanan Yarbay Birol Keskinkılıç, 15 Temmuz günü yaşanan askeri hareketliliğin terör saldırılarına karşı yapıldığını sandığını savundu.

Alayda son nöbetini tuttuğunu anlatan Keskinkılıç, şu ifadeleri kullandı:

"Efendim ben alayın nöbetçi komutanıydım. Benim mobil emniyet timini hazırladığım iddia ediliyor. Bu tim 2010 yılından beri bütün birliklerde hazır olan ve kullanılan timdir. Terör alarmı verilmişti. Olumsuz bir durumun olduğunu anladım ve timi hazır ettim, nöbetçileri uyardım. Birlikten çıktığımız zaman Türk Telekom'a gideceğimizi bilmiyordum. Polis bizi durdurduğunda komutanım Nurullah Zeki Atmaca'dan öğrendim. Altı kişiyle binayı nasıl alacağız, bu akıl tutulmasıdır. Suçlamaları kabul etmiyorum."

Tutuklu sanık Albay Cem Doygun, suçlamaları reddederek, darbe girişimine katılmadığını iddia etti.

Türk Telekom'a ait binanın güvenliğini sağlamak yönünde emirler aldığını anlatan Doygun, "Terör tehdidi beni endişelendirdi. Zira alayın bulunduğu yer bazı terör saldırılarına maruz kalmıştı, o yüzden emri sorgulamadım. Sonra televizyonda askeri hareketliliği görünce bunun Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde bir eylem olmadığını anladım. 1. Ordu Komutanlığı darbe karşıtı mesaj yayımlamıştı. Telekom'un güvenliğini sağlama yönünde gelen emir bende kuşku uyandırmadı, fakat şüphelenmiştim. Benim WhatsApp grubundan haberim yok." diye konuştu.

Duruşmada, astsubaylar Muhammet Mustafa Çelik, Serdar Uzel ve Uğur Alpay, Uzman Çavuş Murat Karataş ile o dönem er olarak görev yapan tutuksuz 5 sanık da savunmalarını yaptı.

Duruşmada, tanıklar ifade veriyor.

- Ceza istemleri

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, sanıklar Nurullah Zeki Atmaca, yarbaylar Birol Keskinkılıç ve Cem Doygun, astsubaylar Muhammet Mustafa Çelik, Serdar Uzel ve Uğur Alpay, Uzman Çavuş Murat Karataş ve 6 erin "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya TBMM'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ve "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarından ayrı ayrı üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

İddianamede Atmaca, Keskinkılıç ve Doygun'un, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla, diğer 10 sanığın ise "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

AA