Nadir balık üreticisi makine mühendisi

Nadir balık üreticisi makine mühendisi

Çocukken hobi olarak tatlı ve tuzlu su balıklarını besleyen makine mühendisi Deniz Şişman, zamanla bunu profesyonel uğraşa çevirip dünyadaki nadir balık türlerini üretmeye başladı- Şişman:- "Birçok balık türünün yanı sıra elimde dünyada nadir olan mavi du

İSTANBUL (AA) - SEFA MUTLU - Çocukken hobi olarak tatlı ve tuzlu su balıklarını besleyen makine mühendisi Deniz Şişman, mesleğini bırakıp ilgi alanına yönelerek dünyadaki nadir balık türlerini üretiyor.

Masko Mobilya Kenti'ndeki mağazasını nadir balık türleri ve mercanların üretim alanına dönüştüren Şişman, okyanus ve denizlerden getirdiği balıkları kapalı havuzlarda besliyor.

Şişman, nesli tükenme tehdidi altındaki balıkları da ürettiği alanda, onlara doğal ortamlar hazırlıyor. Mağazasının bir katını kuluçka ve hasta balıkların tedavisi için tahsis eden Şişman, burada yurt dışından gelen balıkların kapalı havuzlara alışması için çalışmalarını sürdürüyor.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Şişman, akvaryum hobisine tatlı su balıklarıyla başladığını belirterek, ayrıca her zaman deniz canlılarını besleme hayalinin olduğunu söyledi.

Zamanla hobisini geliştirdiğini dile getiren Şişman, "Sonra daha fazla araştırmaya başladım. Yurt dışından kaynaklar getirdim ve detaylara hakim olmaya çalıştım. Sonrasında 1991'de ilk tropikal deniz akvaryumu kurdum. Sonrasında mühendis olarak iş hayatıma başladığımda bunu hobi olarak devam ettirdim. Çalışmalarımı görenler 'Bu işi yapmalısın.' diyerek beni motive etmeye çalıştı. Bir süre sonra hobim, işim haline gelmeye başladı. Sonrasında ise makine mühendisliğini bırakıp tamamen akvaryum üzerine çalışmaya başladım. Üretim çalışmalarına ağırlık verdim. Bu üretimin hem doğa için hem de bu hobinin devamı için önemli olduğunu gördüm." diye konuştu.

Deniz Şişman, deniz akvaryumu hobisine soytarı balığıyla başladığı bilgisini vererek, üretim aşamasına geçmesinin 10 yıllık bir zaman aldığını anlattı.

O dönemde kaynağın yanı sıra üretim yapanların çok az olması nedeniyle sıkıntılar yaşadığını aktaran Şişman, şöyle devam etti:

"Daha sonra mercanlarla da uğraşmaya başladım. Şu anda deniz akvaryumlarında beslenen türlerin hemen hemen hepsini burada beslemiş ve üretmişimdir. İşim gereği yurt dışına gittiğimde gereken malzemeleri oradan almaya başladım. İnternetin yaygınlaşmasıyla forumlar üzerinden yurt dışındaki hobicilerle fikir alışverişinde bulunmaya başladım."

Şişman, ürettiği ve edindiği bazı türlerin Türkiye'de ilk olduğuna dikkati çekerek, belli aşamaya geldikten sonra nadir türler üzerine çalışmaya başladığını aktardı.

- Soytarı balığının 8 türünü, kapalı ortamda üretti

Soytarı balığının 8 türünü kapalı ortamda ürettiğini dile getiren Şişman, ayrıca köpek balığı, karides türleri, deniz tavşanı, deniz atları, sert ve yumuşak mercanları üretip hobicilere sunduğunu söyledi.

Deniz Şişman, çıplak palyaço balığının üretiminin ise yaklaşık 4 yıl sürdüğünü anlatarak, "Birçok balık türünün yanı sıra elimde dünyada nadir olan mavi dudaklı palyaço balığı bulunmakta. Ayrıca bangaii kardinal balığı, peppermint karidesi, bergia isimli kabuksuz bir tür salyangoz ve orchid dottyback türü Kızıldeniz balığını ürettim. Bunlar üretimi palyaço balığına göre çok daha zor olan canlılardır." dedi.

Akvaryumlarda beslediği canlıların tamamına yakınının doğadan toplandığını vurgulayan Şişman, bunların kapalı ortamlarda profesyonellerin elinden geçtikten sonra hobicilere sunulması gerektiğini bildirdi.

- Deniz canlılarının kapalı ortama alıştırılması

Canlıların beslenmeye alıştırılması aşamasını anlatan Şişman, "Yukarıdan atılan şeyin yem olduğunu bilemiyorlar. Dolayısıyla bunu ona öğretmek, ihtiyacı olan yemin hangisi olduğunu bulmak bir süreçtir. Profesyonellerin bu süreçleri yürütmesi gerekiyor. Sonrasında hobiciler bunun keyfini sürmeli." ifadesini kullandı.

Şişman, vatandaşların tematik akvaryumlara ilgi duyduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Sadece amazonda yetişen balıkları, bitkileri ve orada bulunan kum veya kaya gibi malzemeleri isteyenler olabiliyor. Dünyanın başka bir noktasından bir okyanus kesitini görmek isteyenler olabilir. Bu yapılıyorsa buna tematik akvaryum diyoruz. Akvaryumdaki balıkların yarısı Güney Amerika'dan, yarısı Afrika'dan, bitkiler Asya'dan olursa buna tematik diyemiyoruz. Burada da en önemli aşama sabır. Çünkü doğal ekosistemi kapalı bir ortamda kurmaya çalışıyoruz. Doğanın bize sunduğu şeyleri taklit etmemiz gerekiyor."

Canlıların üretilmesi aşamasına çok fazla önem verdiklerini anlatan Şişman, "Özellikle tropikal bölgelerden gelen bu canlıları akvaryuma adaptasyonlarında bazı sıkıntılar olabiliyor. Fakat kapalı sistemlerde üretildikleri takdirde bu canlıların yaşama oranları ve süreleri daha fazla oluyor. Burada üretilenler sahiplerine daha kolay akvaryum bakımı sağlıyor. Denizden gelen canlıların bakımları farklı oluyor. Mesela bizim verdiğimiz yemleri hemen kabul etmeyebiliyorlar. Akvaryumda üretilenler ise yapay yemlerle hayatlarını sürdürüyor." diye konuştu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler