Mevlânâ ve Semâ Selçuk’ta Tanıtıldı

Mevlânâ ve Semâ Selçuk’ta Tanıtıldı

Mevlana ve semayı tanıtmak amacıyla Konya Sanayi Odası çatısı altında yürütülen Avrupa Birliği Kültürel Mirası Yılı Konferansı düzenlendi.

Gerçekleşen konferansa Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kağan Karabulut, Konya Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Acar, Eskişehir Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Öğretim Elemanı Nezih Orhon, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, öğretim üyeleri ile çok sayıda öğrenci katıldı.

“2018 YILI AVRUPA BİRLİĞİ’NDE KÜLTÜREL MİRAS YILI OLARAK İLAN EDİLMİŞTİR”

Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Konya Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Acar, Türkiye’de çeşitli programların düzenlendiğini, Konya Sanayi Odası bünyesinde Avrupa Birliği Merkezinde yıl içerisinde yapılan kültürel etkinliklerin bugün Mevlana felsefesiyle gerçekleştiğini ve 2018 yılının Avrupa Birliği’nde kültürel miras yılı olarak ilan edildiğini söyledi. Acar, ” Türkiye şu an çetin bir mücadele vermektedir. Tarih boyunca çeşitli iç ve dış tehditlerin yaşandığı coğrafyamızda bu oyunlara karşı her zaman uyanık olmamız, dik durmamız gerekmektedir. Bunu başarmanın yolu okumaktan, çalışmaktan, bilgi üretmekten ve üretilen bilgiyi sanayiye kazandırmaktan geçmektedir” şeklinde konuştu.

“HZ. MEVLANA’YI KENDİ DEDİĞİ GİBİ AKTARMAK LAZIM”

Konya’ya yeni gelen öğrencilere, güzel insanların olduğu ve güzel şeyler öğrenecekleri bir yere geldiklerini söyleyen Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kağan Karabulut, “Hz .Mevlânâ’nın felsefesinden kendi deneyimlerimden kısaca bahsetmek istiyorum. Hz. Mevlânâ benim gözümde hep ulaşılmaz, erişilmez bir tasavvuf eğitmeni” diye konuştu. Prof. Dr. Karabulut, Hz. Mevlana’yı olduğu gibi aktarmak gerektiğinin altını çizdi ve onun ticari bir meta olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

“KÜLTÜREL ÇİZGİLERİ TAKİP ETMEK”

Eskişehir Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Öğretim Elemanı Nezih Orhon, merhabalaşma ve selamlaşmanın kültüre göre değişmeyen temel bir yeri olduğunu ifade ederek şunları aktardı “ Biz burada ürettiğimiz içeriği paylaşmak ve çoğaltmak için varız. Onun için bence bir mesaj ki bu Hz. Mevlana’nın mesajları içinde geçerli,çoğaldığı için ve paylaşıldığı için var. Benim bugüne kadar Hz. Mevlana’nın okuduğum dizelerinde en önemli

fırsat bireyi özgürleştirmek adına açık uçlu metinlerinin olması. Yani kendi kültürel merciinin kapasitesi kadar bir mesajı insanın kendi adına çıkartabilmesi.” Orhon, ülkeler arasındaki diyalogun üç temel noktadan hareket ettiğini, bunlardan ilkinin kültürel çizgileri takip etmekten geçtiğini ardından ekonomik ilişkilerin geldiğini ve yasal zorlukların ise üçüncü boyutta gerçekleştiğini aktardı. Kültürel değerlerin insanda bir his uyandırdığının altını çizen Orhon, “Kültürel miras aslında tarihsel kimliğin bir parçası. Bir dönem Avrupa’sının bir dönem Türkiye’sinin kültürel kimliğinin bir parçası. Yaşama dair bir kimlik en önemlisi, gelenek ve değerlerine ait bir şey. Ben insanın kapasitesine ilişkin maddi manevi şeyler de görüyorum.” diye belirtti. Konferans semâ gösterisiyle son buldu.

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(1).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(2).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(3).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(4).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(5).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(6).jpg

mevlânâ-ve-semâ-selcuk’ta-tanitildi-(7).jpg