Kıbrıs Barış Harekatı'nın 42. yıl dönümü

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 42. yıl dönümü

Başbakan Yardımcısı Türkeş:- "Türkiye, müzakere sürecinde daha fazla vakit kaybetmeksizin çözüm yolunda mesafe kat edilmesi için garantör ülke olarak her türlü desteği vermeye ve sürece yapıcı katkılarda bulunmaya devam edecektir"- "Dünya bilmelidir ki Tü

LEFKOŞA (AA) - Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, "Türkiye, müzakere sürecinde daha fazla vakit kaybetmeksizin çözüm yolunda mesafe kat edilmesi için garantör ülke olarak her türlü desteği vermeye ve sürece yapıcı katkılarda bulunmaya devam edecektir." dedi.

Lefkoşa'da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 42. yıl dönümü çerçevesinde Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda tören düzenlendi.

Törende konuşan Türkeş, Kıbrıs Türk halkının barış ve özgürlüğüne yeniden kavuştuğu Kıbrıs Barış Harekatı’nın 42. yıl dönümünde KKTC'de bulunmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyduğunu söyledi.

"Yeşil ada Kıbrıs’ın ve Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin gönlümüzde müstesna bir yeri var." ifadesini kullanan Türkeş, uluslararası anlaşmalardan ve Türkiye’nin meşru garantörlük hakkından kaynağını alan, tamamen hukuka, insan hakları ve evrensel değerlere uygun gerçekleştirilen Barış Harekatı'nın, Kıbrıs Türk halkını zulümden kurtardığını, hürriyet ve refaha kavuşturduğunu kaydetti.

Türkeş, Kıbrıs Barış Harekatı'nın Akdeniz’de ve bölgemizde barış ve istikrarın yeniden sağlanmasına katkıda bulunduğunu belirterek, "Kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, 42 yıl önce bugün, uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan hak ve sorumluluklarımız çerçevesinde, Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türklerinin eşitlik, özgürlük ve var olma mücadelesini Türkiye’nin her koşulda ve her zeminde destekleyeceğini tüm dünyaya göstermiştir." diye konuştu.

Yüzölçümü olarak küçük olsa da KKTC'nin birçok ülkeden daha derin ve güçlü bir demokrasi geleneğine sahip olduğunu ifade eden Türkeş, KKTC'nin bunu dünyaya pek çok kere ispatladığını vurguladı.

- Kıbrıs müzakere süreci

Başbakan Yardımcısı Türkeş, Kıbrıs'ta sürdürülmekte olan müzakere sürecinin mevcut Birleşmiş Milletler (BM) parametreleri çerçevesinde çözüm için son fırsatı teşkil ettiğini, Kıbrıs meselesinin bir zaman perspektifi olmadan, çözümsüz ve sonu gelmeyen bir döngüye girmesinin kimsenin menfaatine olmadığını bildirdi.

Türkiye'nin ve Kıbrıs Türk tarafının, başından bu yana iyi niyet ve kararlılıkla müzakere sürecine sahip çıktığını, adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme ulaşılması için her zaman inisiyatif alan taraf olduğunu söyleyen Türkeş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Uzak olmayan bir geçmişte, Türk tarafının büyük çoğunlukla çözüme ‘evet’ demesi, Rum tarafının ise ‘hayır’ demesi hala akıllardadır. Kıbrıs Türkü, bu topraklarda eşitlik ve barış içinde kardeşçe yaşayabilmek için her türlü çabayı iyi niyetle ortaya koyuyor. Kıbrıs meselesinin, Kıbrıs Türk tarafının siyasi eşitliğini, meşru haklarını ve güvenliğini teminat altına alacak şekilde kapsamlı bir çözüme kavuşturulması, milli bir dava olarak gördüğümüz bu konudaki önceliğimiz olmaya devam etmektedir. Kıbrıs Türk tarafına desteğimiz tamdır. Bu bağlamda, 15 Mayıs 2016 tarihinde müzakerelerin yeniden başlamasının yıl dönümünde her iki liderin çözüme bu yıl içinde ulaşılması yönündeki kararlılıklarını bir kere daha vurgulamış olmaları önemlidir. Türkiye, müzakere sürecinde daha fazla vakit kaybetmeksizin çözüm yolunda mesafe kat edilmesi için garantör ülke olarak her türlü desteği vermeye ve sürece yapıcı katkılarda bulunmaya devam edecektir."

Türkeş, Kıbrıs Türk halkına uygulanan haksız tecride son verecek adımların vakit kaybedilmeden uluslararası toplum tarafından atılması gerektiğine işaret ederek, "Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı bu haksız uygulamaların siyasi, hukuki, ahlaki ve insani hiçbir açıdan izahı yoktur. Ana vatan Türkiye, her türlü zorluğa karşın, Kıbrıs Türk halkının yaşam kalitesini daha da üst düzeye çıkaracak kudret ve iradeye sahiptir ve elinden geleni yapmaktadır." dedi.

KKTC’nin ekonomik altyapısının güçlendirilmesi ve refahının arttırılması için önümüzdeki dönemde de sıkı şekilde çalışma yürüteceklerini söyleyen Tuğrul Türkeş, bu çerçevede, KKTC ekonomisinin sağlam ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşmasını amaçlayan reformların süratle gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların titizlikle ve kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğine inandığını kaydetti.

Türkeş, "Dünya bilmelidir ki Türkiye var olduğu sürece, Kıbrıs Türkü de yalnız değildir. Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin, huzur ve güvenlik içinde ekonomik gelişimini sürdürerek aydınlık bir geleceğe istikrarla yürümesine özel önem atfediyoruz. Bu sebeple, müzakerelerden sonuç alınamasa bile KKTC’nin yoluna güvenle devam etmesi amacıyla önemli projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

- Türkiye'den KKTC'ye Su Temini Projesi

Başbakan Yardımcısı Türkeş, Türkiye'nin yine Kıbrıs’ın en çok ihtiyaç duyduğu kaynağı suyu adaya getirdiğine dikkati çekerek, Türkiye'den adaya ulaştırılan suyun, muhtemel ortaklık devletinde iki halkın refah içinde yan yana yaşayabilmesi için Türkiye’nin sağladığı çok önemli bir katkı olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye’den getirilen suyun, olası çözümün ardından her iki halkın da hizmetine sunulmasının en samimi arzusu olduğunu dile getiren Türkeş, şöyle devam etti:

"Türkiye’den gelen su, ‘barış suyu’ olmalıdır. Bunu diliyor, bunu temenni ediyoruz. Böylece, doğal kaynakların adilane paylaşımının sağlanamadığı ve bunun da siyasi, ekonomik ve insani krizlere neden olduğu bölgemizde, en hayati doğal kaynak olan suyu, bir barış ve işbirliği projesi olarak gelecek kuşaklara miras bırakmış oluyoruz. Büyük ve cesur projeler gerçekleştirmek için azimle çalışmaya, KKTC'nin gelişip güçlenmesi ve ekonomik açıdan uluslararası alanda rekabet edebilir bir noktaya gelmesi için her türlü katkıyı sağlamaya devam edeceğiz. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramımız Kıbrıs Türk halkına ve tüm milletimize kutlu olsun."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler