Kara Harp Okulu darbe girişimi davası

Kara Harp Okulu darbe girişimi davası

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulundaki eylemlere ilişkin davada esasa ilişkin savunmasını yapan eski üsteğmen Ahmet Önder Biberoğlu, komutanlarından şikayetçi olduğunu söyledi

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulundaki eylemlere ilişkin davaya devam edildi.

Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, sanık eski üsteğmen Ahmet Önder Biberoğlu, savcının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yaptı.

Önceki savunmalarını tekrarlayan Biberoğlu, 15 Temmuz akşamı ihanet sayılabilecek herhangi bir girişimde bulunmadığını, menfur eylemi gerçekleştirenlerin ortaya çıkarılıp cezalandırılmasını istedi.

Biberoğlu, olay tarihinde kursiyer subayların Kocatepe gezisi hazırlıklarını takip etmesi için dönemin Tabur Komutanı Binbaşı Dilaver Uysal tarafından görevlendirildiğini belirtti.

Yol emniyeti için araçlarda ikişer muhafız kursiyerin bulunmasını isteyen Uysal'ın mühimmatların şarjörlere basılmasını emrettiğini aktaran Biberoğlu, mühimmatları yarın hazır etmek istediğini ilettiği Uysal'ın buna karşı çıktığını ifade etti.

Bu duruma anlam veremediğini dile getiren Biberoğlu, mesainin ardından evine gittiğini, biraz dinlendikten sonra Uysal'ın emri gereği gezi hazırlıklarına son halini vermek için karargaha geldiğini kaydetti.

Uysal'ın görev yerinde olmadığını fark ettiğini belirten Biberoğlu, kursiyerlerle birlikte mühimmat ve kumanyaları araçlara yüklediğini anlattı.

Bu işlemin ardından odasına geçtiğini, bir süre sonra karargahtaki herkesin toplanma alanına çıkması için talimat verildiğini bildiren Biberoğlu, içtima yerinde firari sanık eski kurmay albay İlhami Polat'ı gördüğünü söyledi.

Bunun üzerine telefonla ulaştığı Uysal'ın, "Verilen emirlere uyun. Ben şu an gelemiyorum. Yollar kapalı. İlerleyen saatlerde gelirim." dediğini aktaran Biberoğlu, "Bu duruma da şaşırdım. Zira Uysal'ın evi lojmandaydı. Yollar kapalı da değildi, yürüyerek gelse ulaşabilirdi. Buna rağmen gelmedi." diye konuştu.

- "Emirlere uymak zorunda kaldım"

Uysal'ın talimatı nedeniyle Polat'ın emirlerine uymak zorunda kaldığını savunan Biberoğlu, "Uysal'ın emriyle karargaha geldim, bu emre itaat ettiğim için yargılanıyorum." iddiasında bulundu.

Polat'ın talimatları doğrultusunda Subay Temel Askerlik ve Subaylık Anlayışı Kazandırma (SUTASAK) personelini silahlandırdığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını öne süren Biberoğlu, söz konusu talimatın Polat tarafından verildiğini ifade etti.

Türk Telekom binasının kontrolünü sağlamak için karargahtan giden askerlere emir vermediğini, bu eyleme ilişkin bilgisi bulunmadığını ileri süren Biberoğlu, kendisini arayan bir kursiyer aracılığıyla askerlerin kışla dışına çıktığını öğrendiğini söyledi.

Darbe girişiminden sonra Uysal'ın yönlendirmesiyle bilgi vermek amacıyla gittiği Merkez Komutanlığınca gözaltına alındığını, tutuklandıktan 12 gün sonra serbest kaldığını anlatan Biberoğlu, "Emniyetten çağırdıklarında hemen gittim, ardından tutuklandım. Kaçma imkanım olduğu halde kaçmadım, 17 gün dışarıdaydım, farklı çabalar içine girebilirdim ama buna hiçbir şekilde tevessül etmedim. Bu duruma düşmeme neden olan komutanlarımdan şikayetçiyim." diye konuştu.

Tutuksuz sanık Buğrahan Ç'nin de savunmasının ardından duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :