ESKİŞEHİR (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Şundan emin olun, bizim iktidarlarımızda biz kesinlikle hiçbir zaman IMF'ye bir daha geri dönmeyeceğiz, onlardan borç almayacağız." dedi.

Kentte bir otelde iş adamları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Çavuşoğlu, programda yaptığı konuşmada, dünyada ve Türkiye'nin etrafında sorunlar yaşandığını, Suriye'deki çözümsüzlüğün bitmesi için en çok gayret eden ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.

Suriye konusunda Türkiye'nin her alanda olduğunu ve bu nedenle herkesin de Türkiye ile çalışmak durumunda kaldığını belirten Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Irak'ın yeniden ayağa kaldırılması ve yeniden inşa edilmesi bizim için çok önemlidir. İnanıyorum ki Eskişehirli iş insanlarının önüne çok ciddi fırsatlar çıkacaktır. Kuveyt Konferansı'nda 5 milyar dolar kredi taahhüdünde bulunduk. Bizim iş insanlarımız yatırım yaptığı zaman, oradaki projeleri üstlendiği zaman, ticaret yaptığı zaman bundan faydalanacak. İran'a yönelik yaptırımlar var ama bu yaptırımlardan Türkiye'nin etkilenmemesi için ABD ile müzakere ederken, Avrupa Birliği ve diğer aktörlerle de beraber hareket ediyoruz."

Çavuşoğlu, Avrupa'da kendilerinden olmayan herkese karşı bir hoşgörüsüzlüğün hakim olduğunu dile getirdi.

- "Etrafımız ateş çemberi ama bir istikrar abidesi gibiyiz"

Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Din düşmanlığı, İslam düşmanlığı, Yahudi düşmanlığı esasında antisemitizim dediğimiz Yahudi düşmanlığı, Avrupa'da İslam düşmanlığından bile daha yüksektir. Antisemitizme karşı çok katı kanunlar olduğu için siyasetçiler dahil hiç kimse bunu gündeme getiremez ama Müslümanları koruyacak bir yasa yok, o yüzden çok rahat bir şekilde İslam düşmanlığı yapıyorlar. Avrupa Birliği'nin ekonomik kalkınması bakımından Türkiye vazgeçilmez bir ülkedir. İslam İşbirliği Teşkilatının zirve başkanlığını da başarılı bir şekilde yürütüyoruz. Cumhurbaşkanımız kadınlara çok önem veriyor, kadın konseyi kurduk ve gençlik konseyiyle beraber. Özbekistan'da Taşkent'te dışişleri bakanları toplantısında onayladık, şimdi İstanbul'da bir İslam İşbirliği Teşkilatı Polis Merkezi kuruyoruz.

Bugün dünyada sorunlar da var, fırsatlar da var. Etrafımız ateş çemberi ama bir istikrar abidesi gibiyiz. Zor şartlar altında yaşayan ve yönetilemeyen ülkelere de toplumlara da çok katkı sağlıyoruz. Bizim de karşı karşıya kaldığımız zorluklar var ama hiçbirisi kontrolümüz dışında değil. Bundan emin olun, hiç panik içinde olmayın, iş dünyamız olsun, sadece Amerika'ya bağlı değil bu, bazı Müslüman ülkeler de dahil Türkiye'ye yönelik bir ekonomik saldırısı oldu. Aldığımız tedbirlerin faydasını gördük. Bugüne kadar ekonomik, mali, bankacılık sistemimizi güçlü tutmasaydık, popülizm içinde biz böyle dağılıp gitseydik, saldırılar karşısında güçlü olamazdık."

- "IMF'nin avukatlığını yapmaya çalışanlar var"

Ekonomi konusunda endişeye kapılacak bir durum olmadığını kaydeden Çavuşoğlu, "Bu tür krizlerden ne öğreniyoruz, aşırı borçla büyümemek lazım. Özellikle özel sektör için de geçerli bu kamuda da aynı şekilde tasarruf içinde olmak lazım ama kamuda yıllardır aldığımız tedbirler sayesinde milli gelire göre borcumuz çok düşük." dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu şunları kaydetti:

"Biliyoruz ki bizi tekrar IMF'ye döndürmek için çabalar var, dışarıda olduğu gibi içeride de var. Maalesef bugün bazı siyasi partilerde geçmişte devlette görev yapmış, şimdi parti sözcülüğü yapan insanlar da var ki 'Türkiye IMF'ye dönsün.' IMF'nin avukatlığını yapmaya çalışanlar var. Şundan emin olun, bizim iktidarlarımızda biz kesinlikle hiçbir zaman IMF'ye bir daha geri dönmeyeceğiz, onlardan borç almayacağız." görüşlerini paylaştı.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin insani yardımlarda birinci sırada olduğunu, bunun da Türkiye'nin güçlü olmasından kaynaklandığını ancak daha güçlü olmaları gerektiğini belirtti.

Milletin yönetim sistemi konusunda kararı verdiğini dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

"Milliyetçi Hareket Partisi ile beraber Cumhur İttifakı'nı kurduk. Cumhur İttifakı bu anayasa değişikliği için önemliydi, tarihi bir değişiklikti. Şimdi karşı çıkanlar bile bu sistemin faydasını Türkiye için görmeye başladı. Sistem oturduğu zaman inşallah çok daha faydasını göreceğiz. Çok güzel bir şey başardık ülke için. Çocukluğumdan beri nasıl Eskişehir hayranıysam, Başkanlık Sistemi'ni savunurdum ben. Yani Türkiye'nin yapısına uygun olan bir sistem. Cumhur İttifakı ile beraber Cumhurbaşkanımızı, Recep Tayyip Erdoğan'ı iş başına getirdik. Şimdi yerel seçimde de bu ittifakı sürdürüyoruz."

(Bitti)