FETÖ'nün "mahrem imamı" subayı "ajan" gibi takip etmiş

FETÖ'nün "mahrem imamı" subayı "ajan" gibi takip etmiş

FETÖ'nün "mahrem imam"ı, örgütün TSK yapılanmasına yönelik soruşturmada itirafçı olan bir subaya yakın markaj uygulayarak adeta "ajan" gibi takip ettiği ortaya çıktı- İtirafçı subay M.B.I'nın ifadesinden: - "Aradan bir yıl geçtikten sonra M.Ö, (FETÖ şüphe

 Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) yapılanmasına yönelik soruşturmada gözaltına alınmasının ardından etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir subay, kendisinden sorumlu "mahrem imamın" adım adım takibine maruz kaldığını anlattı.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca kapatılan Gediz Üniversitesine yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınmasının ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan şüpheli M.Ö. hakkında ifade veren itirafçı subay M.B.I, şüphelinin İzmir'de altı yıl boyunca FETÖ'nün mahrem yapılanması içerisinde askeri okul grubunda kendilerinden sorumlu olduğunu beyan etti.

Örgütte "Gökhan" kod adını kullanan M.Ö'nün 2006-2012 arasında kendisinden sorumlu olduğunu söyleyen itirafçı subay, dini duygularla girdiği FETÖ'den ayrılmaya karar verdiğinde örgütün yakın markajına maruz kaldığını dile getirerek, "Telefon numaramı değiştirmeme rağmen M.Ö. beni aradı." dedi.

Gökçeada'ya 2010'da tayininin çıkmasından altı ay sonra cep telefonundan kendisini arayan M.Ö'nün ilçede örgüt evinin olmadığını belirterek, Çanakkale'ye gitmesini istediğini ileri süren M.B.I, "M.Ö, örgüte devam etmem yönünde telkinlerde bulundu. Devam etmesem şefkat tokadı yiyeceğimi söyledi." dedi.

- "Mahrem imam", subaydan önce görev yerine gitmiş

Şüpheli hakkında "M.Ö, örgütten ayrıldıktan sonra zoraki beni takip etti. Örgüte yeniden kazandırmak için çalıştı. Ayrıca annemi telefonla arayarak 2014'de CHP'ye oy istedi." beyanında bulunan itirafçı subay, şüphelinin her gittiği yerde izini sürdüğünü iddia etti.

Gökçeada'dan Ağrı'ya Temmuz 2012'de tayininin çıkmasının ardından M.Ö'nün ilgisinin devam ettiğini anlatan M.B.I, şunları kaydetti:

"Aradan bir yıl geçtikten sonra M.Ö. İzmir'de bulunduğum sırada beni buldu. İzin dönüşü M.Ö'yle Çanakkale'ye gittik. Burada da aynı şekilde şefkat tokadından bahsetti. Çanakkale'deyken yanımıza iki şahıs geldi. Beni onlara devretmeye çalıştı. Bu şahıslar sürekli beni ankesörlü ya da kontörlü telefonlarla aradı. Benim Ağrı'ya atanmamdan M.Ö'nün haberi olmuş. Mehil iznindeyken İzmir'de beni yine buldu. Ağrı'da örgüt abilerinin olduğunu, beni onlarla tanıştıracağını ve uçak iniş saatimi öğrendi. Kendisinin de Ağrı'ya geleceğini söyledi. 31 Temmuz 2012'de Ağrı'ya gittim. Uçaktan iner inmez M.Ö. ve yanında gelen iki kişi beni araçla aldı."

FETÖ'nün özellikle TSK'daki örgüt mensuplarına uyguladığı tedbiri hatırlatan itirafçı subay, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde öğretim görevlisi olan "Hamit" kod adlı "mahrem imam", M.Ö. ve Erzurum'dan gelen başka bir "mahrem imam"la Ağrı'daki görüşmelerin sivil bir evde gerçekleştiğini anlattı.

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından örgütün gerçek yüzünü gördüğünü, "eli kanlı" bir yapının içerisinde olduğundan pişmanlık duyduğunu dile getiren M.B.I, örgütün deşifre olması için bildiği herşeyi anlattığını, bundan sonra da anlatmaya devam edeceğini aktardı. M.B.I, gerek soruşturma gerekse kovuşturmalar sürecinde yetkililere yardımcı olacağını ifadesine ekledi.

 

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler