"Avrupa'da geleneksel siyasetçiler kaybetti"

"Avrupa'da geleneksel siyasetçiler kaybetti"

Eski Dünya Ticaret Örgütü Genel Direktörü Lamy:- "Geleneksel siyasetçiler dersine iyi çalışmadı ve sığınmacı krizine hazırlıksız yakalanarak ideolojik savaşı kaybetti" - "Schengen'in dış sınırları gerçekte asla var olmadı çünkü AB kurumlarına Schengen'in

PARİS (AA) - BİLAL MÜFTÜOĞLU - Eski Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Genel Direktörü Pascal Lamy, Avrupa'ya yönelen sığınmacı akınının Avrupa Birliği'nin (AB) temellerini sarsan bir krize yol açmasının ardında Avrupa'daki "geleneksel" siyasetçilerin verdiği cevabın yattığını belirterek, "Geleneksel siyasetçiler dersine iyi çalışmadı ve sığınmacı krizine hazırlıksız yakalanarak ideolojik savaşı kaybetti" dedi.

Halen onursal başkanlığını yürüttüğü Jacques Delors Enstitüsü'nde AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Lamy, AB içerisinde kuruluşundan beri en derin krize sebep olan sığınmacı akınıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Krizin AB ve Schengen'in varlığı için ilk büyük sınav anlamına geldiğini aktaran Lamy, Avrupa'nın akına mantıkla değil tutkularıyla yaklaşmasının yanlış kararlar almasına yol açtığını ifade etti.

- "Avrupa krize hazırlıksız yakalandı"

Sığınmacı krizinin Avrupa'nın hem siyasi hem ekonomik gündemini aylardır meşgul etmesinin anlaşılır olduğunu söyleyen Lamy, AB'nin bu denli bir akını beklemediğini ve akının "büyük şok" etkisi yarattığını vurguladı.

Sayısı milyonlarla ifade edilen sığınmacıların kabulü için önceden kapasitelerin artırılması gerektiğine değinen Lamy, "Sığınmacılar için bir günde okul ve yerleşim inşa edilmeyeceği muhakkak. Fakat AB'de sığınmacıların kabulüne yönelik hiçbir ön hazırlık olmadı" şeklinde konuştu.

Krizin kapasite meselesinin ötesinde Avrupalı siyasetçilerin hazırlıksızlığını gözler önüne serdiğini dile getiren Lamy, "Geleneksel siyasetçiler dersine iyi çalışmadı ve sığınmacı krizine hazırlıksız yakalanarak ideolojik savaşı kaybetti" dedi. Avrupa kamuoyunun krize doğru cevabı veremeyen, kemikleşmiş siyaset tabakasından uzaklaştığını anlatan Lamy, halkın popülist akımlara kaydığı değerlendirmesinde bulundu.

AB içinde yapılan bir ankete göre yerel halkın kendi ülkelerindeki sığınmacı sayısıyla ilgili mevcut rakamın üç katı oranında tahminde bulunduğunu hatırlatan Lamy, bu durumun "popülist akımların Avrupa'daki ideolojik savaşı kazandığı" anlamına geldiği yorumunu yaptı. Bunun ciddi bir sorun olduğunu aktaran Lamy, insanların algılarına göre oy verdiğini ve böylelikle gittikçe daha aşırı partilere yöneldiklerini belirtti.

- "Schengen'in dış sınırları gerçekte asla var olmadı"

Sığınmacı krizinin AB'nin İkinci Dünya Savaşı sonrası kuruluşunun ardında yer alan dayanışma ilkesini sorgulattığını kaydeden Lamy, "Avrupa Birliği Konseyi'ndeki tartışmalar bir hayli sert çünkü AB'nin temeli olan dayanışma kavramının sınırlarını açığa vuruyor" şeklinde konuştu.

Lamy, özellikle Batı Avrupa ülkelerinin hiçbir sığınmacı almak istemeyen Doğu Avrupa ülkelerine dayanışma ilkesine göre hareket etmesi konusunda baskı yaptığını belirtti.

Mülteci paylaşımının ötesinde dayanışma tartışmasının Schengen için de varolduğunu dile getiren Lamy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Schengen'in dış sınırları gerçekte asla var olmadı çünkü AB kurumlarına Schengen'in ayakta kalması için gereken dayanışmayı entegre edemedik. AB'nin sınırlarını gerçekte ne kurumsallaştırabildik ne de ortak sınırımızmış gibi gördük".

- "Avrupa'da şu anda tutkular mantıktan daha güçlü"

Avrupa'nın sığınmacılara karşı içine kapanmasının ve üye ülkelerin ulusal sınırlara dönme çabasının Avrupa'nın geleceği için herhangi bir fayda sağlamayacağını ifade eden Lamy, AB halkları nezdinde bu yönde bir eğilim olmasının ardında, mantıkla hareket etmek yerine tutkulara yenik düşülmesinin yer aldığını iddia etti.

Aşırı partiler tarafından dile getirilen ve gün geçtikçe AB kamuoyunda kabul görmeye başlayan Schengen'in rafa kaldırılması fikrini örnek veren Lamy, "Schengen'i rafa kaldırmakla hiç kar etmeyeceğimiz gibi yalnızca masraf yapmış olacağız. Fakat Avrupa kamuoyunda bu yönde bir talep olması Avrupa'da şu anda mantık yerine tutkuların normalden güçlü olduğunu gösteriyor" dedi.

Schengen'i iptal etmenin toplumun yüzde 99'un serbest dolaşım hakkına ket vurulması anlamına geldiğini belirten Lamy, "Bu önlem yüzde 1'lik potansiyel teröristlerin ülke sınırlarını aşmasına engel olmayacaktır" yorumunda bulundu.

Avrupa'nın Schengen'in faydaları dışında sığınmacı akımının AB ekonomisine sağlayabileceği katkılar konusuna da dar görüşle yaklaştığına değinen Lamy, şöyle konuştu:

"Tüm rakamlar, araştırmalar ve tarihin kendisi dışarıdan gelen nüfusun topluma entegre olmasının her zaman ekonomiyi güçlendirdiğini gösteriyor. Yabancı nüfus başta bir adaptasyon süresinden geçse de yeni yerleştiği ülkelere uyum ve ekonomilerine katkı sağlamıştır. Fakat siyasetçilerin ufku ekonomistlerinkiyle aynı olmayabiliyor. İktisadi düşünce mantığa uyarken siyasi düşünce tutkuyu takip ediyor."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler