TBMM (AA) - Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, 2016 yılı Kasım sonu itibarıyla 1 milyar 893 milyon lira değerinde kaçak eşya ile 2 bin 400 kilogram uyuşturucunun ele geçirildiğini bildirdi.

Tüfenkci, bakanlığının 2017 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, 2016 yılı Ocak-Ekim aylarını kapsayan dönemde Türkiye'nin merkezi yönetim vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 18,7'sine tekabül eden 68 milyar 207 milyon lirayı gümrükler aracılığıyla tahsil ettiklerini kaydetti.

Gümrük kapılarının, artan dış ticaret hacmine cevap verecek biçimde teknolojinin imkanlarıyla donatıldığını ve yenilendiğini anlatan Tüfenkci, "Dilucu ve Çıldır-Aktaş gümrük kapılarını yenileyerek 2015 yılı sonunda hizmete açtık. İran'a açılan Esendere Gümrük Kapımızın yeniden inşasını bu yıl içerisinde tamamladık, yakın zamanda da inşallah hep beraber açılış törenini de yapacağız." diye konuştu.

Halkalı Gümrük Müdürlüğünün, Çatalca'daki modern tesislerine Mart 2016 tarihi itibarıyla kavuştuğunu ve faaliyetlerini orada sürdürdüğünü anımsatan Tüfenkci, şu bilgileri verdi:

"Halkalı'nın açılmasıyla hem şehir içi trafiğinin rahatlatılması hem de dış ticaretteki sıkışıklığın azaltılması yönünde önemli bir adım atmış olduk. Van Kapıköy Gümrük Kapısı'nın 24 Ağustos 2016'da temelini attık, yenileme işlemlerini inşallah 2017 sonu itibarıyla bitirmiş olacağız. Sarp'ı Tek Durak'a uygun biçimde yeniden inşa ediyoruz ve yeniliyoruz. 2018 yılı içerisinde de Sarp Sınır Kapımızın tamamen yenilenmiş vaziyette inşaatını bitirmiş olacağız. Habur ve Hamzabeyli'yi de Tek Durak Projesi'ne uygun olarak yeniden yapılandırıyoruz. Üzümlü'yü yeniden açtık. Böylece, Hakkari'nin sadece İran'la değil Irak'la da geliş gidişini sağladık. Karkamış'ta Fırat Kalkanı Operasyonu'na destek olacak biçimde öncelikle insani yardım olmak üzere ülkemizden gidenlere de gümrük hizmeti veriyoruz."

- "2017'nin ilk yarısında e-başvuru aşamasını tamamlayacağız"

Tek Pencere Sistemi'nde ciddi mesafe katettiklerini ve bitirmek üzere olduklarını ifade eden Tüfenkci, bu projeyle dış ticarete ilişkin gümrük hizmetlerinin tamamı tek bir noktadan gerçekleşeceğini ve tüm işlemlerin buradan yürütüleceğini söyledi.

Tüfenkci, "Sistem, e-belge ve e-başvuru olarak ikiye ayrılıyor. E-belgeyi tamamladık. Şu anda, 116 belge Tek Pencere Sistemi üzerinden işlem görmektedir. 2017'nin ilk yarısında da e-başvuru aşamasını tamamlamış olacağız." ifadesini kullandı.

Turistik kolaylıklar kapsamında getirilen kişisel kullanıma mahsus taşıtlar için ön beyan uygulamasını hayata geçirdiklerini hatırlatan Tüfenkci, böylece kapılarda sıkışıklık olduğu zamanlarda özellikle yolcuların önceden beyanda bulunma kolaylığını getirmiş olduklarını belirtti.

Yurt dışında emekli olan vatandaşların ilk defa Türkiye'ye getirecekleri taşıtlar için 185 gün yurt dışında bulunma şartını kaldırdıklarını hatırlatan Tüfenkci, "Böylece, vatandaşlarımızın sınır kapılarından geri gönderilmelerinin önüne geçtik, mağduriyetlerini önledik. Hatta daha da ileri giderek yurt dışında gurbetçilerimiz gümrük kapılarına araçlarıyla geldikleri zaman hiçbir hakları olmasa dahi bir ay süreyle araçlarıyla giriş izni veriyoruz." diye konuştu.

- "Kara kapılarımızın Master Planı'nı hazırlıyoruz"

Mikro ihracatta hava yolunun yanına kara yolunu da eklediklerini belirten Tüfenkci, öte yandan Konteynır Liman Takip Sistemini başlattıklarını, limandaki tüm eşya hareketlerinin böylelikle elektronik ortamda takip edilir hale geldiğini anlattı.

E-tır projelerine ise tüm dünyada öncülük yaptıklarını dile getiren Tüfenkci, "En çok tır karnesi kullanan ülkeyiz. E-tır karneleri ile lojistik firmalarına baktığımızda sürekli gelişme içerisindeyiz ve dünyayla rekabet edebilir durumdayız." ifadesini kullandı. Tüfenkci, tır sisteminin coğrafi kullanım alanının genişlemesine ek olarak otomasyonunun sağlanmasının da Türkiye açısından özel önem taşıdığını vurguladı.

Sınır ticaretlerini daha da geliştirmek üzere çalıştıklarını belirten Tüfenkci, şöyle devam etti:

"Gümrüklerdeki tahlillerin tek merkezden yapılması, insanların gümrüklerdeki işlemlerinde konuya göre farklı kurumlarla muhatap olması yerine, tüm işlemlerin tek merkezde olması için de çalışmalar yapıyoruz. Kara sınır kapılarımız 7/24 esası üzerine çalışıyor. Bunun için de gümrüklerde hizmet veren diğer kamu hizmetlerini de kurumlarını da bu anlayış içerisinde çalışacak biçimde koordine etmeye çalışıyoruz. Laboratuvar hizmetlerinde bu sisteme 2017'de geçeceğiz inşallah. Kara kapılarımızın Master Planı'nı hazırlıyoruz. Yani ticaret akışını inceliyor, iş akışlarını belirliyoruz. Bütün gümrük kapılarımızı ortak bir standardizasyona getiriyoruz."

- Kaçakçılıkla mücadele

Kaçakçılıkla mücadelenin önemine dikkati çeken Tüfenkci, bu konudaki kararlılıklarının ve başarılarının 2016 yılında da artarak devam ettiğini söyledi. "2016 yılı Kasım sonu itibarıyla 1 milyar 893 milyon değerinde kaçak eşya yakalaması gerçekleştirdik." ifadesini kullanan Tüfenkci, terör örgütleri ve organize suç şebekelerine finansman sağlaması nedeniyle, uyuşturucu ve sigara kaçakçılığıyla mücadeleye ayrı önem verdiklerini belirtti.

Kaçak sigara oranını iki yılda yüzde 21'den, yüzde 7,5'a düşürdüklerini hatırlatan Tüfenkci, bunun önemli bir başarı olduğunu dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Gerek gümrüklü sahalarda gerekse piyasada yapılan yoğun denetimler sonucu ele geçirilen kaçak sigara miktarı 11 milyon 216 bin pakete ulaşmıştır. Örneğin geçtiğimiz aylarda Marmara Denizi'nde 100 ton ağırlığında 3 milyon 450 bin paket kaçak sigara ele geçirilmiştir. Bu operasyonla denizlerde tek seferde en fazla miktarda kaçak sigaraya el konulmuştur. Yapılan yoğun çalışma ve operasyonlar sonucunda, gümrüklerimizde 2016 yılında 2 bin 400 kilogram uyuşturucu ele geçirilmiştir. Sınır kapılarımızdaki fiziki, teknik altyapımızı güçlendirdik, personel sayımızı ve niteliğimizi artırdık. Aldığımız yoğun tedbirler sonrasında ülkemizdeki uyuşturucu trafiğinde doğu ve batı arasında transit ülke olma konumundan Türkiye artık çıkmıştır. Afyon türevlerinin yasa dışı ticaretinde kuzeyde Kafkasya, güneyde ise Akdeniz'in daha fazla kullanılmaya başlandığı uluslararası raporlarda da yer almıştır."

Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadelede bakanlıkları koordinasyonunda yürütülen çalışmaların da etkin ve kesintisiz bir biçimde devam ettiğini aktaran Tüfenkci, "Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele için oluşturulan özel ekibin etkin çalışmalarıyla 1 milyar 368 milyon liralık usulsüzlük tespit edilerek gerekli işlemler yapılmıştır." diye konuştu.

Kaçakçılıkla mücadelede otomasyonun ve ileri teknolojinin bütün imkanlarını kullandıklarını belirten Tüfenkci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2016 yılında, Komuta Kontrol Merkezimizi gümrük kapılarımızı 7/24 izler hale getirdik. Ayrıca, kara sularımızda seyreden gemileri de anbean takip eder duruma geldik. Teknik kapasitemizi sürekli artırıyoruz ve yeniliyoruz. X-ray sistemlerini tüm kapılarımızda yaygınlaştırıyoruz, eskiyen teknolojiyi yeniliyoruz. Bu noktada, kaçakçılıkla mücadele amacıyla kullanılan teknik cihazlar ve fiziki altyapımız gelişmiş ülke gümrük idareleriyle aynı seviyelerdedir. Bakanlığımızca bu yıl içerisinde, 16 bin farklı maddenin tespitini yapabilen ve dünyada da yeni kullanılmaya başlanan uyuşturucu ve kimyasal madde tespit cihazları temin edilerek personelimizin kullanımına verilmiştir."

- "Ticari işlemleri kolaylaştırdık"

Özellikle iç ticareti canlandırmak, geliştirmek ve iç ticarette rekabet gücünü, finansmana ulaşma imkanlarını artırmak, uluslararası pazarlara açılmasını sağlamak amacıyla, birçok projeyi ve e-devlet uygulamalarını bürokrasiyi azaltacak şekilde hızla hayata geçirdiklerini anlatan Tüfenkci, öncelikle ticari işlemleri kolaylaştırdıklarını belirtti.

Yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla, bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunları hayata geçirdiklerini ve böylelikle yatırım ortamını iyileştirmenin önünü açtıklarını vurgulayan Tüfenkci, şirket kurmayı kolaylaştırdıklarını, maliyetleri azalttıklarını, ayrıca elektronik ticaret ve perakende ticareti yasal zeminlere kavuşturduklarını söyledi.

Bakanlık olarak yaptıkları çalışmalarda ticarette güveni artırdıklarına işaret eden Tüfenkci, çeke olan güvenin artırılması ve karşılıksız çekin engellenmesi amacıyla Türk Ticaret Kanunu ve Çek Kanunu'nda önemli değişiklikler yaptıklarını, bu kapsamda, karşılıksız çekte adli para cezası öngördüklerini ve çeke itibar kazandıracak Karekodlu Çek Sistemi'ni zorunlu kıldıklarını hatırlattı.

KOBİ'lerin yanı sıra tacir, esnaf, çiftçi, çiftçi örgütü ve serbest meslek erbabının taşınır rehni karşılığında kredi kullanılmasına imkan sağlayan Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu'nun 1 Ocak 2017'de yürürlüğe gireceğini anımsatan Tüfenkci, kanunla, ticari aktörlerin finansmana erişiminin kolaylaşacağını ve böylece daha fazla üretim ve yatırım yapabileceklerini dile getirdi.

Türkiye'de dört temel veri tabanından biri olan merkezi sicil kayıt sistemi olan MERSİS'i de uygulamaya aldıklarını bakanlık olarak İRİS'i de hayata geçirdiklerini aktardı. İthalatta Risk Esaslı Denetim Sistemi'ni de hayata geçirdiklerini anlatan Tüfenkci, böylece, güvensiz ürünlerin, sınır kapılarından yurda girmesini engellediklerini belirtti.

Esnaf ve sanatkara sıfır faizli kredi verdiklerini anımsatan Tüfenkci, "2015 yılında, ilk defa, ustalık belgesi sahibi girişimci esnaf ve sanatkarlar ile kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerde faaliyet gösteren esnaf ve sanatkarlar için sıfır faizli kredi imkanı getirdik. 2015'in sonunda, önceki yıllardan farklı olarak, iki yeni kredi imkanı daha getirdik." ifadesini kullandı.

Yasal mevzuatlarda yapılan iyileştirmelerle esnaf ve sanatkarların iş yapma kapasitesinin artırıldığını ve yıllar itibarıyla da esnaf ve sanatkarların açtığı işletme sayılarının ülkenin ekonomik durumundaki iyileşmeyle paralel olarak arttığını dile getiren Tüfenkci, "Bu bağlamda 2016 yılında 209 bin 78 yeni esnafımız kaydolmuştur, dükkan açmıştır, 91 bin esnafımız da dükkanını kapatmıştır. Bu, şu demektir: Her kapanan iş yerine karşılık 2 yeni iş yeri açılmıştır. Ticari şirketler bakımından da kasım ayına kadar, toplam 111 bin 921 ticari işletme açılmış, kapanan sayısı da 38 bin 526 olmuştur. Yani her kapanan 1 işletmeye karşı 3 işletme ticari faaliyetine başlamış oldu." ifadesini kullandı.

Tüfenkci, özellikle terörden zarar gören esnaflara verilen desteklerin yanında, özel olarak Sur esnafına 50 bin liralık faizsiz kredi uygulamasını başlattıklarını da söyledi.

- "Lisanslı depoculuğu yaygınlaştırıyoruz"

Sicil affına ilişkin düzenlemeyi de TBMM'ye göndererek, komisyona havale ettiklerini anımsatan Tüfenkci, "İnşallah sizlerin desteğiyle bunu çıkarıp esnafımıza beyaz sayfayı hep birlikte açacağız." dedi.

Tüfenkci, esnaf için işsizlik fonu için çalışmalarının devam ettiğini ve yeniden Hal Kanunu üzerinde çalıştıklarını aktararak, bunu da en kısa zamanda bitireceklerini söyledi.

Özellikle üretici örgütlerinin pazarlama ve kapasitelerini artırıcı teşvik mekanizmalarını hayata geçireceklerini ifade eden Tüfenkci, "Üreticilerimiz mallarını doğrudan üretici örgütleri üzerinden kendileri satabilecek. Sebze ve meyvelerin üreticiden perakende satış noktalarına daha az maliyetle ulaşması noktasında pazarlama zincirinin kısaltılmasına yönelik bir çalışmayı da başlattık." dedi.

Lisanslı depoculuğu da yaygınlaştırdıklarını ve buna ilişkin teşvik mekanizmalarını da devreye soktuklarını belirten Tüfenkci, lisanslı depolarda muhafaza edilecek ürünlere yeni ürünleri eklediklerini anımsattı.

Tüfenkci, "Kısa süre önce Antep fıstığını kapsama aldık, kuru kayısının da lisanslı depo yatırım maliyetlerini burada düşürdük. Çok yakın bir zamanda kuru üzümü de bu kapsama dahil edeceğiz. Böylelikle hem kapasiteyi hem de ürün çeşidini artırıyoruz. Mudilerin lisanslı depolara ödediği depolama ücretinin yarısının devletçe karşılanması uygulamasını başlattık ve buna ilave olarak da Türkiye ürün ihtisas borsasını da kuruyoruz." ifadesini kullandı.

Perakendecilerin, esnafların bir noktada müracaat edip bir noktada işlemlerini bitirmesi için de PERBİS'in kuruluş çalışmalarını başlattıklarını anlatan Tüfenkci, ayrıca kooperatifleri de tekrar ekonominin unsurları haline getirmek istediklerini dile getirdi.

Önümüzdeki dönemde Rekabet Kurumuyla ilgili birkaç maddeyi de TBMM'ye getireceklerini aktaran Tüfenkci, Rekabet Kurumu daha çağdaş bir anlayışla piyasa düzenlemelerinde ve denetimlerde etkin olmasını istediklerini kaydetti.

AA