İSTANBUL (AA) - SAADET FİRDEVS APARI - Ressam Fatma Zeynep Çilek, yeni bir söylemde bulunmak, dünyanın ilgisini çekmek ve bir şeye sanat demek için özgün olmanın şart olduğunu belirterek, "Zanaatı sanata çevirebilmek için özgünlüğü yakalamanız gerekiyor." dedi.

Bilgili Holding iş birliğiyle Sabiha Kurtulmuş tarafından organize edilen "Artweeks @Akaretler", 6 farklı binada yerli ve yabancı sanatçıların eserlerini meraklılarıyla buluşturuyor.

Sanatçı, koleksiyoncu, galerici ve küratörleri buluşturan etkinlikte, workshoplar, sanat sohbetleri ve sergi turları da yer alıyor.

Etkinliğe 2 eseriyle katılan sanatçı Fatma Zeynep Çilek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk çıkış noktasının tezhip, hat ve minyatür gibi geleneksel sanatlar olduğunu, şimdi ise Türk motiflerini yorumladığını söyledi.

Eski motifleri günümüzün materyalleri ve tekniğini kullanarak geleceğe aktarmak istediğini ifade eden Çilek, "Bu sergide de Anadolu kilim motiflerinden esinlenerek yaptığım bir soyut geometri işi var. Bir de vitray denemesi yapıyorum. Vitraya ilgim başladı. Çünkü vitray da gelenekli bir sanat ve günümüzde de yorumlanması gerektiğini düşünüyorum. Unutulan sanatlarımızı ancak biz çağın tekniklerini yakalayarak insanlara tekrar tanıtabilir, sevdirebilir ve dünyaya sanat aracılığıyla açılabiliriz diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Çilek, geleneksel sanatlara yeni bir yorumla yaklaştığını ifade ederek, "Yeni bir söylemde bulunmak, dünyanın ilgisini çekmek ve bir şeye sanat demek için özgün olmak gerekiyor. Zanaatı sanata çevirebilmek için özgünlüğü yakalamanız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

- "Sanatçıya büyük görev düşüyor"

Çağdaş sanatlarda kullanılan birçok geometrik motifin bundan çok daha önce Selçuklu döneminde var olduğunu vurgulayan sanatçı, şöyle devam etti:

"Bundan dolayı bu alanda kendimi geliştirdim ve kendi kültürümüzü, o kapalı kutu gibi görünen sanatı daha derinlemesine incelemeye başladım. Biz burada çok büyük bir medeniyette yaşıyoruz. Çoğumuz ne olduğunu bilmiyoruz tarihimizde. Türk sanatının geçmişinde neler olduğunu, bu noktalara nasıl geldiğimizi araştırdım ve özellikle Selçuklu dönemi, zenginliğiyle beni çok etkiledi. Çok zengin bir geometri hakim. Hatta günümüzde kullanılan çağdaş sanat geometrisini yıllar önce zaten Selçuklu yapmış, bunu gördüm. Batılılar bizden öğrenmiş diye düşündüm ve bunun üzerine gittim. Yaptığım şu anki işler bu çalışmalarımın sonucu diyebilirim."

Çilek, topluma ulaşmak adına sanatçıya büyük görev düştüğüne dikkati çekerek, "Sanatçının kendi kökünü iyi tanıması ve ondan beslenmesi gerekiyor. İşte biz burada galeriler aracılığıyla, sergiler aracılığıyla insanlara ulaşıyoruz. Sosyal medya çok etkili günümüzde. Orada da sürekli paylaşım yapıyorum ve insanlara ulaşıyorum. Bizim için bir yönden çok kolay bir yönden de çok zor dönem. Çünkü hem dünyayı takip etmen hem de taklide düşmemen gerekiyor. Artık her şey göz önünde ve insanların ilgisini çekebilmek için de mutlaka senden bir şey görmeleri gerekiyor. Bunu dengede tutmak kolay değil." diye konuştu.

Bir sanatçının sürekli bir şeyleri denemesi gerektiğinin altını çizen Çilek ancak yeni şeyler deneyimleyerek sanatçının kendini tanıyabildiğini, kendisini yakın hissettiği şeyi bu şekilde anlayabildiğini dile getirdi.

Fatma Zeynep Çilek, çağdaş sanatlarda klasikten beslenmenin zaten soyut olan bir şeyi tekrar soyutlaştırmak adına zorlu bir süreç olduğunu söyleyerek, bunu başarıyor olmaktan ve zor bir şey üzerine çalışmaktan keyif aldığını ifade etti.

- "Teknoloji çağının sanatçıları olarak bu araçları kullanmak zorundayız"

Sosyal medyanın olumlu yanlarının ön plana çıkarılmasıyla olumsuz yanlarının azalacağına işaret eden ressam, şunları kaydetti:

"Sosyal medyayı biz aslında daha yeni yeni kullanmayı öğreniyoruz. Orada her anı paylaşmaya değil de bir sanat eseri paylaşmaya, paylaşım yaparken daha estetik olmaya dikkat ediyor insanlar. Bunu daha çok bilinçli kullanıcılar yapıyor. Popülerleştikten sonra zaten belli bir hizaya gelir bu. Popülerleşmeden bir şeyi tanıyamazsın. 21. yüzyıl sanatçıları olarak biz mecburuz bu çağda yaşamaya. Teknoloji çağının sanatçıları olarak bu araçları kullanmak zorundayız."

Çilek, Türk sanatlarının dünyaya tanıtılması adına herkesin üzerine düşen görevler olduğuna dikkati çekerek, "Bizim sanatımıza Türkler sahip çıkmazsa kimse sahip çıkmaz. Sanatçıların kendi köklerini besleyerek onlardan iş çıkarması da lazım. Bir 'Türk Çağdaş Sanat Müzesi' açılabilir mesela. Sanatçılara da galericilere de koleksiyonculara da çok iş düşüyor. Bu sistemi oturtabilirsek, ben Türk sanatının hızlıca kalkınacağını düşünüyorum. Bizim bizden başka dostumuz yok diyorlar ya, kenetlenmemiz ve bu sisteme daha güçlü bir şekilde sahip çıkmamız gerekiyor." şeklinde konuştu.

Şu an sanata olan ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Çilek, bu konuda her zaman ümitli olduğunu sözlerine ekledi.

Her yaş grubundan sanatseveri ağırlayacak "Artweeks @Akaretler", 17 Mart'ta kadar devam edecek.