Yükseköğretimde 22 Yıllık Dönüşüm: Sayı 208'e Ulaştı
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, bir üniversitenin akademik yıl açılışında yükseköğretime erişimdeki devrimi anlattı. 22 yılda üniversite sayısının 76'dan 208'e çıktığını belirten Tekin, yasak ve ideolojik dayatmalara izin verilmeyeceğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı bir üniversitenin akademik yıl açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasının başında, güne deprem haberiyle uyandıklarını belirterek tüm millete geçmiş olsun dileklerini ileten Tekin, Cumhuriyetin 102'nci yılını kutladı ve kurucu lider Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere emeği geçenleri minnetle andı. Bakan Tekin, eğitim sisteminin büyüklüğüne dikkat çekerek yaklaşık 18 milyon öğrenci, 1 milyon 200 bin öğretmen ve 100 binin üzerinde kurumla 86 milyon vatandaşı ilgilendirdiklerini dile getirdi.
Yükseköğretimdeki son 22 yıllık dönüşüme değinen Bakan Tekin, bu süreçte yükseköğretimi "erişilebilir kıldıklarını" ifade etti. Tekin, "81 ilimizin tamamında yükseköğretim kurumları inşa ettik. 22 yıl önce 76 olan üniversite sayımızı bugün 208'lere ulaştırdık," dedi. Net okullaşma oranının yükseköğretimde 3 kattan fazla arttığını belirten Bakan, 34 yaş üstü kadınlara ek kontenjan ve şehit-gazi yakınlarına özel imkânlarla kapsayıcılığın ilke haline getirildiğini söyledi.
Kampüsler Artık Yasaklarla Anılmayacak
Bakan Tekin, üniversitelerin tarihte yaşadığı sıkıntılı dönemlere atıfta bulunarak, "27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat süreçleri... Bunların hepsi bizim akademik tarihimizde, bilim tarihimizde kara sayfalar olarak yerini aldı. Başörtüsü bahane edilerek kurulan ikna odaları bu yasakların hafızalarımızda olan en acı örneklerinden bir tanesi," ifadelerini kullandı. Bu sayfaların hepsini kapattıklarını ve üniversiteleri milletin değerlerinin yaşandığı yerler haline dönüştürdüklerini vurguladı.
Tekin, en önemli görevlerinin bu kazanımları korumak olduğunu belirterek, "Üniversitelerimizin bir daha yasakla, baskıyla, ideolojik dayatmalarla anılmasına müsaade etmeyeceğiz. Kampüs, düşüncenin, araştırmanın ve nezaketli müzakerenin alanı olarak kalacak," dedi.
Üniversite Sadece Meslek Lisesi Değil: Düşüncenin Merkezi
Üniversitenin rolüne dikkat çeken Bakan Tekin, kurumların sadece mesleki kariyer imkanı sunan birimler konumuna indirgenmemesi gerektiğini savundu. Üniversitenin "düşüncenin merkezi olarak kabul edilmesi" gerektiğini dile getiren Tekin, "Yeteneği keşfeden, entelektüel ufku genişleten, kendi geleneğini çağın diliyle buluşturan müesseseler olarak tanımlamamız gerekir" şeklinde konuştu.
Bakan, "Bilgi kimdeyse istikamet ona döner. İlim ve akademide geriye düşen, pazarda, sanatta ve diplomaside de gerilemeyi durduramaz," diyerek akademinin önemini vurguladı.
Yeni Model ve Milli Eğitim Akademisi Yolda
Konuşmasında, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"nden de bahseden Tekin, modelin çocuğun dil-akıl-karakter bütünlüğünü beslemeyi ve öğrenmeyi hayatla eklemlemeyi hedeflediğini aktardı. Modelin sürekli kalibrasyonu için üniversitelerin katkısının hayati olduğunu belirtti.
Bu iş birliğini kalıcı kılmak amacıyla Millî Eğitim Akademisi'nin hayata geçirildiğini duyuran Bakan Tekin, Akademinin üç temel işlevi olacağını söyledi:
Mesleğe girişte uygulama yoğun hazırlık: Gerçek sınıf ortamlarında, usta öğretmen eşliğinde uzun süreli uygulamalar.
Beşer yıllık periyotlarla sürekli mesleki gelişim: Branş temelli modüllerle düzenli güncellemeler.
Eğitim kurumu yöneticisi yetiştirme: Okul liderliği, kriz ve bütçe yönetimi gibi alanlarda kurumsal program sunulması.

Kaynak: