Yeşilay 4. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi

Yeşilay 4. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi

AK Parti Eskişehir Milletvekili Avcı:- "Fatih Projesi çok güzel bir proje. Çocuklarımızın yeni teknoloji imkanlarını aktarma, öğretmenlerimizin hareket kabiliyetini arttırmanın bir aracı ama aynı zamanda öğretmenlerin otoritesini yerle bir etme ihtimali d

İSTANBUL (AA) - AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Fatih Projesi'nin çok güzel bir proje, çocukların yeni teknoloji imkanlarını aktarma, öğretmenlerin hareket kabiliyetini arttırmanın bir aracı olduğunu belirterek, "Ama aynı zamanda öğretmenlerin otoritesini yerle bir etme ihtimali de olan bir proje. Çünkü akıllı tahtaları sınıflara koyduğumuz zaman, öğretmenin otoritesi ciddi bir tehdide girdi. Çünkü öğretmenler gördükleri bütün hizmet içi eğitime rağmen, o tahtaları çocuklar kadar verimli kullanmasını beceremiyorlar. Bir süre sonra çocuklar idareyi ele alıyorlar. 'Hocam onu oradan sürüklemeyeceksiniz, şuradan açacaksınız' diyorlar. Bu, öğretmenin otoritesini darmaduman eden yeni bir durum." dedi.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, "Yeşilay 4. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi'nde "Bağımlılık ve Teknoloji" başlıklı oturuma başkanlık etti.

TBMM'de görev yaptığı 2002-2015 yılları arasında uzun süre Sağlık Komisyonluğu Başkanlığı yaptığını, teknoloji bağımlılığı konusunda birçok toplantılar düzenlediklerini anlatan Erdöl, bundan 10 yıl önce bilim adamlarıyla ciddi bir bilgi birikimi oluşturduklarını söyledi.

Resmi olarak Dünya Sağlık Örgütü'ne 2011 yılında müracaat ettiklerini aktaran Erdöl, Dünya Sağlık Örgütü'nün Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nde olduğu gibi uluslararası ve ulusları bağlayan bir sözleşme yapması, bu sözleşmeye tüm ülkelerin uyması gerektiğini bildirdiklerini ifade etti.

Çocukların ve gençlerin, teknolojinin zararlı etkilerinden ancak bu şekilde korunabileceğini, bir ülkenin tek başına alacağı kararlarla bunu başarmasının mümkün olmadığını kaydeden Erdöl, aradan geçen yıllara rağmen Dünya Sağlık Örgütü'nün ne yaptığına dair cevap alamadıklarını söyledi.

Erdöl, gelecek süreçte çocuklar ve gençler başta olmak üzere herkesin mutfaktaki ekmek bıçağı gibi, "ekmek bıçağını kullanalım ama ne kendimize ne başkasına zarar vermeyelim" metodunun internet, bilişim ve teknolojiye uyarlanabileceğini dile getirdi.

- "İnternet bağımlılığı konusunda kafaların netleşmesi gerekir"

AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, internet ve sosyal medyada kullanılan teknolojilerin dölleyici teknolojiler olduğunun, içine girdikleri ortamı baştan aşağı kendilerine göre yeniden biçimlendirdiklerinin unutulmaması gerektiğini ifade ederek, dolayısıyla internet bağımlılığı ve işin mahiyeti konusunda kafaların netleştirilmesi gerektiğini söyledi.

İletişim bilimlerinin kurucularından Marshall Mcluhan'ın özellikle iletişim teknolojileri konusunda söylediklerinin, bugün tartışılan konulara ışık tutacak, bazı çözümlere kapı aralayacak şeyler olduğunu belirten Avcı, "Mcluhan 'Her teknoloji insanların organlarının uzantısıdır' der. Elektronik devrimiyle birlikte tarihte hiç olmayan bir şey gerçekleşti ve en merkezi organımız uzantıya kavuştu o da beynimiz. Türkiye'de computer için kullanılan ilk olarak elektronik beyin olarak adlandırılmıştı, sonradan bilgisayar lafı çıktı. Bu da Mcluhan'ın tespitine uyan bir adlandırmaydı." diye konuştu.

Her teknolojinin içine girdiği ortamı değiştirdiğini ama dölleyici teknolojilerin en güçlüsünün bilgisayar teknolojisi olduğunu ifade eden Avcı, bilgisayar ile birlikte dünyanın eskiden olduğundan çok farklı bir yere geldiğini belirtti.

-"Öğretmenin otoritesi ciddi bir tehdide girdi"

Bütün toplumsal süreçlerin, yaşama tarzına ilişkin pratiklerin, dijital teknolojinin etkisiyle değiştiğini ve dönüştüğünü dile getiren Avcı, sözlerine şöyle devam etti:

"Milli Eğitim Bakanı olduğum dönemde internet bağımlılığı konusunda çalışmalarımız oldu. Bu yüzden de pek çoğumuz yeni yetişmekte olan kuşakları, okulda vereceğimiz eğitimlerle teknolojinin ve diğer alışkanlıkların bağımlılıklarından kurtarabileceğimizi zannediyoruz. Oysa görmezlikten geldiğimiz daha doğrusu yüzleşmekten korktuğumuz gerçek şu, okul artık eskisi gibi gençlerin eğitiminde birinci derece rol oynama kabiliyetini kaybetmiştir.

Eskiden okula bir şeyleri öğrenmeye hazır halde gelen çocukların yaşının 6-7'den, 3-4 yaşına düştüğünü anlatan Avcı, "Fatih Projesi çok güzel bir proje. Çocuklarımızın yeni teknoloji imkanlarını aktarma, öğretmenlerimizin hareket kabiliyetini arttırmanın bir aracı ama aynı zamanda öğretmenlerin otoritesini yerle bir etme ihtimali de olan bir proje. Çünkü akıllı tahtaları sınıflara koyduğumuz zaman öğretmenin otoritesi ciddi bir tehdide girdi. Çünkü öğretmenler gördükleri bütün hizmet içi eğitime rağmen, o tahtaları çocuklar kadar verimli kullanmasını beceremiyorlar. Bir süre sonra çocuklar idareyi ele alıyorlar. 'Hocam onu oradan sürüklemeyeceksiniz, şuradan açacaksınız' diyorlar. Bu, öğretmenin otoritesini darmaduman eden yeni bir durum." diye konuştu.


-


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :