Türk Okçuluğunun UNESCO listesine girmesi, gelecek nesillere örnek olacak

Türk Okçuluğunun UNESCO listesine girmesi, gelecek nesillere örnek olacak

Okçular Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Geleneksel Okçuluk Federasyonu Başkanı Toksöz:- "Ciddi bir dosya hazırladık. Geleneksel Türk Okçuluğunu sürdüren kulüplerimizle görüştük. Bu mirası taşıyanlardan rıza mektupları aldık"- "Geleneksel okçuluk dis

BOGOTA (AA) - Okçular Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Geleneksel Okçuluk Federasyonu Başkanı Cengiz Toksöz, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Kültürel Miras Listesine alınan Geleneksel Türk Okçuluğunun bu sayede gelecek nesillere taşınacağı değerlendirmesinde bulundu.

Türklerin, kendine özgü ekipmanlarıyla bir savaş sanatı olmasının yanında kültürel miras olarak yüzlerce yıldır sürdürdüğü okçuluk, Kolombiya'nın başkenti Bogota'da geçen hafta gerçekleştirilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras 14. Hükümetlerarası Komite Toplantısında "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine" kabul edildi.

Geleneksel Türk Okçuluğu, Türkiye'nin daha önce Meddahlık, Mevlevi Sema Törenleri, Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali ve Alevi-Bektaşi Ritüeli Semah gibi kültürel zenginlikleri ile temsil edildiği listede 18. unsur olarak yer aldı.

Türkiye'yi toplantıda temsil eden heyette yer alan Toksöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Geleneksel Türk Okçuluğunun, UNESCO "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine" alınmasıyla gelecek nesillere örnek olacağını ve yeni başarılar kazanmaya devam edeceğini söyledi.

- Geleneksel Türk Okçuluğu dosyası UNESCO'da örnek

Geleneksel Türk Okçuluğunun UNESCO listesine alınması için Kültür ve Turizm Bakanlığıyla Okçular Vakfı olarak 3 yıl önce istişarelerde bulunduklarını ve çalışmalara başladıklarını anlatan Toksöz, "Ciddi bir dosya hazırladık. Geleneksel Türk Okçuluğunu sürdüren kulüplerimizle görüştük. Bu mirası taşıyanlardan rıza mektupları aldık." dedi.

Toksöz, sürece katkı veren taraflara teşekkür ederek, 3 yıllık bir çalışma ile ortaya çıkan Geleneksel Türk Okçuluğu dosyasının UNESCO'da örnek dosya olarak gösterildiğine dikkati çekti.

- Geleneksel Türk Okçuluğu her detayı ile farklı

Geleneksel Türk Okçuluğunun diğer okçuluklardan farkını anlatan Toksöz, Türk yayının, akça ağacı, manda boynuzu ve tendonu ile mercan balığının hava keseciğinden elde edilen yapışkanla üretildiğini ve dünyanın en sağlam yayı olduğunu kaydetti.

Toksöz, "çile" ya da "kiriş" olarak adlandırılan telin rahatça çekilebilmesi için baş parmağa zihgir takıldığını dile getirerek, "Türk okçusunun atışı da yayı da başkadır." dedi.

Türk tarihindeki en büyük kemankeşlerden Tozkoparan İskender'in, oku 1500'lü yıllarda 846 metre mesafeye atarak kırdığı rekoru halen kimsenin geçemediğini hatırlatan Toksöz, bunun Geleneksel Türk Okçuluğunun farkını ve Türk yayının gücünü gösterdiğini ifade etti.

- Menzil Taşları dünyanın ilk spor abideleri

Toksöz, Osmanlı döneminde dikilen Menzil Taşlarının, dünyadaki ilk spor abideleri olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:

"Geleneksel okçuluk disiplinlerinden Menzil okçuluğunda, kırılan rekor iki şahit ve kemankeşin hocası huzurunda kayıt altına alınıyor ve okun düştüğü yere okçu, tarih, mesafe ve hocanın bilgilerinin işlendiği 7 metrelik bir taş dikiliyordu. Bu Menzil Taşları dünyadaki ilk spor abideleridir."

Toksöz, bugün bazıları harap durumda olan bu Menzil Taşlarının, Okçular Vakfı tarafından tespit edilerek toplatıldığı ve sergilendiği bilgisini paylaştı.

- Türkiye’nin "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesindeki” zenginlikleri

Kolombiya'nın başkenti Bogota'nın ev sahipliği yaptığı UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras 14. Hükümetlerarası Komite Toplantısında Geleneksel Türk Okçuluğu "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine" girmişti.

Geleneksel Türk Okçuluğu, söz konusu listede "Meddahlık", "Mevlevi Sema Töreni", "Aşıklık Geleneği", “Nevruz", "Karagöz", "Geleneksel Sohbet Toplantıları", "Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali", "Alevi Bektaşi Ritüeli Semah", "Tören Keşkeği Geleneği", "Mesir Macunu Festivali", "Türk Kahvesi Kültürü ve Geleneği", "Ebru: Türk Kağıt Süsleme Sanatı", "Geleneksel Çini Ustalığı", "İnce Ekmek Yapma ve Paylaşma Kültürü: Lavaş, Katırma, Jupka, Yufka", "Bahar Kutlaması: Hıdrellez", "Islık Dili" ve "Dede Korkut Mirası: Destan, Masal ve Müzik" gibi zenginliklerinin ardından Türkiye’nin 18. unsuru olarak kaydedilmişti.

Türkiye, 2003'te ilan edilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi'ne 2006'da taraf olmuştu.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :