TEYAD’da “Peygambermizden Örnek Davranışları” konuşuldu

TEYAD’da “Peygambermizden Örnek Davranışları” konuşuldu

Eroğlu: “Amacımız Resulullah’ı övmek değil, O’nun hayatını örnek almakla sorumluyuz.”

TEYAD’ın geleneksel Cuma Sohbetlerinde bu hafta  emekli müftü ilahiyatçı yazar Mustafa Eroğlu “Peygamberimizden Örnek Davranışlar” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi.

Teyad’ın konferans alonunda gerçekleştirilen söyleşi, Programı düzenleyen Ömer Lütfi Ersöz’ün Cengiz Numanoğlu’ndan “Eğer Bilsen Ki Bugün” adlı şiirini okumasıyla başladı. Daha sonra Ersöz, İlahiyatçı yazar Mustafa Eroğlu’nun özgeçmişini özetledi.

Konuşmasına; “Peygamber Efendimiz yetim büyüdü, ticaret yaptı, çeşitli görevlerde bulundu, çeşitli huzursuzluk ve acılar yaşadı yani, insanın doğal yaşamındaki her şeyi yaşadı ve bize izah etti.” sözleriyle başlayan Mustafa Eroğlu, Peygamberimizin ahlâkını Hz. Hatice ve Hz. Ayşe’nin ifadeleriyle aktararak devam ettirdi: Kendisine peygamberlik geldikten sonra eve heyecan içinde gelir Peygamber efendimiz. Hz. Hatice okuyan bir kadın, daha önce de peygamber geleceğini kitaplardan öğrenmiş biri. Efendimize seslenir: ‘Müjdeler olsun sana! Sen güzel ve iyi ahlâklı bir insansın, vallahi yüce Allah seni üzüntüye uğratmaz, hiç korkma, ben senin bu ümmetin peygamberi olacağına inanıyorum.’ der ve Peygamber efendimizin tüm güzel meziyetlerini sayar. Hz. Ayşe de ‘O hiç kimseyi ayıplamaz, kötülüğe karşı affedici ve hoşgörülüdür, kimseye zararı dokunmuş değil, kapısına geleni boş çevirmemiştir.’

Peygamberimizin hayatını örnek almakla sorumlu olduğumuzu hatırlatarak, Habeş kralının Efendimizi ‘Bizler cehalet ve ahlâksızlığın kol gezdiği bir toplumdan geldik. İçimizde güçlü olanlar zayıfları ezer, hakkını yerdi. Sonra Allah bize bir peygamber gönderdi, güzel ve doğru şeyler tavsiye etti’ diyerek tarif ettiğini aktaran Eroğlu, konuşmasında çeşitli kıssa ve menkıbelere de yer verdi: Bişr-i Hafi Hz.leri bir gece rüyasında peygamberimizi gördü. Efendimizin kendisine, ‘Benim sünnetime riayet etmen, ashabıma öğütler vermen ve eğitmen, din kardeşlerini uyarman, ehl-i beyti ve ashabımı sevmen seni salihler makamına eriştirdi’ sözlerini müjde olarak verdiğini belirtti.

‘Hayatınızda da öldükten sonra da sizin için en hayırlınızım der Peygamber efendimiz bir hadisinde. Çünkü efendimiz bedenen ayrılsa da sünnet-i seniyesi devam etmektedir.’ Bilgisini veren Mustafa Eroğlu konuşmasına şu sözlerle devam etti: ‘Osmanlının son zamanlarında hadis araştırmalarıyla ilgili bir okul açılır. Hadisleri tebliğ etmeleri gerekirken hadisler ve sahabeler için bağı koparmaya çalıştılar, bunlar yıllarca ahlâksızlık yaptılar. Sünnetin elden gidişi halatları oluşturann ipliklerinbirer birer kopması gibidir, dinin elden gidişi sünnetin terkiyle başlar der peygamberimiz. Ashabtan Uzeyfe(ra) bir gün içinde bulundukları hayırlı ortamdan sonra şerrin olup olmayacağını sormuş peygamberimize. Olacak, gelecek şer öyle bir toplum ki benim yolum dışında yürürler kimini tanır, kimini tanımazsın diyerek cevap verir sevgili peygamberimiz. Ashab-ı Kiram sünnete son derece riayet ederlerdi, sıkı sıkı sarılırlardı.’

Dinleyicilerin ilgiyle dinlediği söyleşinin son bölümünde İlahiyatçı ve yazar Mustafa Eroğlu, Peygamberimizin örnek ahlâkî özelliklerini kısaca şu şekilde sıraladı: ‘ Konuşurken kısa konuşur, muhatabını bıktırmazdı. Herkesin anlayışına göre ve çok yavaş sesle konuşurdu, bir sözü üç kez tekrarladığı da vâkîdir. Kişilerin haline göre konuşmalar yapardı, doğru yola sevk ederdi. Söylediklerini bizzat kendisi yaşardı. Uyarılarını tatlı dille yapardı. Kimseyi ümitsizliğe düşürmezdi. Kimseyi hakir görmezdi. Çok merhametliydi, hoşgörülüydü. İsraftan kaçınırdı. Adaletten hiç ayrılmazdı. Aile hayatı da örnekti. ‘Sizin en hayırlınız eşine karşı iyi olandır.’ demiştir aileye verdiği önemi açıklarken Peygamber efendimiz. Bir kadın beş vakit namazını kılar, eşi de ondan razı olursa o kişiye cennet kapıları açılır hadisi en büyük müjde değil mi bir aile için. Emaneti ehline verirdi. Şakalaşırdı.’

Hz. Cafer’in dilinizle konuştuklarınızdan çok hareket ve davranışlarınızla örnek olunuz, İslâm davetçileri olunuz. Gönülleri İslâm’a davet eden cezbedecek asıl işler bunlar’ sözünün de vurgulandığı söyleşi Mustafa Eroğlu’nun anlattığı kıssa ve menkıbelerle sürdü: ‘Peygamber efendimiz vefat ettiğinde mutfaktaki raflarında bir bardak sudan başka bir şey yoktu, yiyecek dahi yoktu.

Peygamberimiz bir savaştan dönerken yolda bir kadına rastlar. Sen peygamber misin der kadın. ‘Evet der Peygamberimiz. Kadınla sohbeti şöyle devam eder: ‘- Peki Allah merhametlilerin en merhametlisi mi? –Evet, -Yanındaki çocuğu Allah mı annesi mi daha çok sever? – Tabi ki Allah. - Bu çocuk çok yaramazlık yaparsa annesi çocuğu alır tandıra ateşe atar mı? –Asla - Peki Allah niye yaksın cehennemde kullarını. Peygamberimiz duygulanır ve Allah’ın günahta ısrar etmeyen kullarını azat edeceğini söyler.’

“Amacımız Resulullah’ı övmek değil, O’nun hayatını örnek almakla sorumluyuz.” Diyen İlahiyatçı yazar Mustafa Eroğlu, sözlerini Allah hepimize, Peygamber Efendimizin hadislerinde belirttiği hayatı yaşamayı, uymayı, cenneti nasip etsin’ diyerek bitirdi.

  Program sonunda konuşmacı Emekli müftü Mustafa Eroğlu’na günün anısına dernek plaketini Dr. Ahmet Solak, İşadamı Tevfik Kızılöz ve TEYAD Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Lütfi Ersöz takdim ettiler.

Etiketler :