Terörist sevici Tabipler Odası, Mühendisler Odası, Barolar neredesiniz?

Terörist sevici Tabipler Odası, Mühendisler Odası, Barolar neredesiniz?

Evlatları dağa kaçırılan annelerin HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki eylemini köşesine taşıyan Süleyman Özışık, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde eyleme sessiz kalan odalara ve siyasileri eleştirdi

 
Evlatları dağa kaçırılan annelerin HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki eylemini köşesine taşıyan Süleyman Özışık, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde eyleme sessiz kalan odaları ve siyasileri eleştirdi. İşte Özışık'ın dikkat çeken yazısı
 
Oğlumu HDP dağa kaçırdı” diyen Hacire Ana'nın HDP parti binası önünde başlattığı oturma eylemi sonuç verince benzer eylemler yaşanmaya başlandı.
Hacire Ana'dan sonra Çetinkaya Ailesi de aynı gerekçeyle HDP binası önünde eylem yaptı. 
Dikkatinizi çekerim!
Remziye Akkoyun isimli anne, 10 yaşındaki küçücük çocuğunun HDP'nin yardımıyla dağa kaçırıldığını söylüyor. 
Biçer ailesi de oğulları Mustafa Biçer'in aynı yöntemlerle HDP'li bazı il yöneticilerinin yardımıyla dağa götürüldüğünü belirtiyor. 
Eylemlerin iyiden iyiye yaygınlaşması üzerine HDP il yöneticileri, parti binasının kepenklerini indirip kayıplara karıştı. 
Her şey bu kadar ayan beyanken, "Bu anneler neden çocuklarını PKK'nın elinden kurtarmak için HDP binasının önünde oturuyor?" diye sormak aptallık olur değil mi?
Çünkü; HDP'nin il ve ilçe teşkilatları, terör örgütü PKK'nın askerlik şubesi gibi çalışıyor. Ve HDP Diyarbakır İl Teşkilatı'nda bu işin önderliğini düne kadar kim yapıyordu biliyor musunuz? 
Hani şu görevden alınıp yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı vardı ya? 
İşte o yapıyordu!
Bunu nereden mi biliyorum.
Diyarbakır’da özel bir hastanede hemşirelik yapan bir kadın bundan bir süre önce "itirafçı" oldu ve istihbarat teşkilatına çok önemli bilgiler verdi.
Adnan Selçuk Mızraklı'nın şehirde bulunan özel hastanede, özel bir bölümü PKK'lı teröristlerin tedavisi için izole ettiğini, yaralı teröristleri bu özel alanda tedavi ettirdiğini söyledi. Son olarak Mehmetçik ile girdiği çatışmada yaralanan Hogir isimli bir teröristi, aynı hastanede tedavi ettirip tekrar dağa gönderdiğini belirtti.
Hemşire, Mızraklı'nın HDP aracılığıyla PKK'ya eleman desteği sağladığını da itiraf etti. 
Tekrar ediyorum, bu kayıtlar şu anda devletin elinde bulunuyor.
Kaldı ki...
HDP'liler ilk oturma eyleminden sonra dağa gidip Hacire Ana'nın oğlunu bizzat bulup getirdi mi? 
Getirdi!
Peki, bu durum, "Biz PKK'nın siyaset kanadıyız ve PKK için eleman topluyoruz" itirafı anlamına gelmiyor mu?
Peki, hâl böyleyken herkes niye suspus?
Mesela;
Gölgelere bakıp "Atatürk'ün silüeti göründü" diye çığlık atan sözüm ona Atatürkçü CHP'liler bu alçaklığa neden ses çıkarmıyor?
“Ağaçlar katlediliyor” diye eylem üstüne eylem yapan Kazdağlılar? "HDPKK"nın ormanları yaktığını duyduğunuzda rezil kepaze oldunuz ama yine de sustunuz. Hadi şimdi haykırsanıza. Yıksanıza sosyal medyayı…
Selvi Kılıçdaroğlu ve Dilek İmamoğlu Hanımefendiler.
Kobani'nin faili, Yasin Börü'nün katili olan Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın doğum günü için koştur koştur gitmeyi biliyorsunuz. Oğlu dağa kaçırılan bu anneler için de bir iki söz söyleyebilecek misiniz?
Konuşsanıza hadi!
Teröristler itlaf edildiğinde, "Analar ağlamasın, çocuklar ölmesin" diye sözde barış bildirisi yayınlayan akademisyen bozuntuları...
Neredesiniz?
Terörist sevici Tabipler Odası, Mühendisler Odası, Barolar. Teneşir uykusunda mısınız niye konuşmuyorsunuz? Tasmanızı tutanlar müsaade etmiyor mu?
Neredesiniz solcu ve demokrat geçinen pek muhterem ünlüler? Neredesiniz barış için türkü çığıran sanatçılar? Neredesiniz "PKK'lı çocuklar yere izmarit bile atmıyor" diye söyleşi yapan gazeteci kılıklı teröristler?
PKK'ya bizzat eleman gönderen Adnan Selçuk Mızraklı'yı ziyarete giden, "Sizinleyiz" diye bağlılıklarını bildiren Sayın Ekrem İmamoğlu?
Neredesiniz, neden gıkınız çıkmıyor?
"Kayyuma karşıyız. Demokrasi elden gidiyor?" diye yaygara koparanlar neredesiniz?
Hadi Kemal Kılıçdaroğlu'nu saymayalım zira o Erdoğan'a karşı teröristlerle iş birliği yapmayı kendine görev edinmiş biri.
Peki ya siz?
Sayın Abdullah Gül, Sayın Davutoğlu, Sayın Akşener, Sayın Temel Karamollaoğlu neredesiniz yahu, bir ses versenize?
Niye konuşmuyorsunuz?
Ama pardon...
İktidar uğruna her şey mübahtı değil mi?
Erdoğan'ı devirmek uğruna hainlere koltuk değneği olmak mübahtır değil mi?
Yakışır...
Vallahi size yakışır!
Bilesiniz ki biz bu sessizliğinizi unutmayacağız. Tarih sizi unutacak ama biz sizin şu sessizliğinizi unutmayacağız. Kafayı dışarı çıkardığınız her dakika, her saniye bu sessizliğinizi çığlıklar hâlinde suratınıza çarpacağız.

Etiketler :