BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) - MUSTAFA KELEŞ - Halep'teki bombalamalardan kaçan Suriyeli aktivist Ahed Festuk, Birleşmiş Milletler ve uluslararası toplumun Suriye halkını yalnız bıraktığını belirterek, "300 binden fazla kişi Halep'te kuşatma altında. Ne yiyecekleri ne de suları var. Uluslararası toplum daha ne kadar bu insanların ölümü beklemelerine izin verecek?" dedi.

Anadolu Ajansı tarafından düzenlenen uluslararası fotoğraf yarışması "Istanbul Photo Awards 2016"nın ödüllü fotoğrafları, New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Merkezi'nde sergileniyor.

Sergiyi BM'de görev yapan diplomatlar ve uluslararası toplantılar için BM Genel Merkezi'ne gelen sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve aktivistler inceleme imkanı buluyor.

Bu aktivistlerden Halep'te muhasebeci olarak çalışırken rejimin varil bombalı saldırıları yaşamını dönüşü olmayan biçimde değiştiren Ahed Festuk için serginin ayrı bir önemi var.

Savaş yüzünden işini bırakmak zorunda kalan Festuk, Halep'teki hastanede gönüllü hemşire olarak çalışırken bombardımanlar nedeniyle Türkiye'ye kaçmış ve daha sonra geldiği ABD'de siyasi sığınma başvurusu yapmış. Festuk, New York'ta Suriyeli mülteciler için insani yardım sağlanması için yürütülen kampanyalarda çalışıyor.

BM'deki sergiyi gezen Festuk, Halep'te çalıştığı hastanede tedavi gören küçük bir çocuğun fotoğrafını gördüğünde şaşkınlığını gizleyemedi.

AFP foto muhabiri Abd Doumany'nin, "Suriyeli Çocukların Yardım Çığlığı" başlıklı fotoğrafında, başı sarılı bir kız çocuğu hastane odasının ortasında savaşın tüm dehşetini yansıtan bakışlarıyla duruyor.

Aynı hastanede daha önce gönüllü hemşirelik yapan Ahed Festuk, Suriye'deki dramı ve uluslararası toplumdan beklentilerini AA'ya anlattı.

- "Fotoğraflar tarifsiz acıları simgeliyor"

Festuk, fotoğrafların her birinin bir dramı, yıkılan hayalleri ve yok olan umutları anlattığını belirterek, "İnsanlar buradaki fotoğrafları sadece bir görüntü olarak değerlendiriyor ama gerçekte bunlar dayanılmaz acılar çeken insanlar. 6 yılı aşmış savaşta Suriye halkının çektiği tarifsiz acıları simgeliyor." dedi.

"Evlerinden ayrılmak zorunda kalan çocukların, evlerinden kaçmak zorunda kalan insanların durumunun tam olarak anlaşıldığını, hissedildiğini sanmıyorum." diye konuşan Festuk, Suriye'deki durumun her geçen gün daha da kötüye gittiğini dile getirdi.

İnsanların umutsuzluk içinde olduğunu vurgulayan Festuk, "Suriye'deki durum hiçbir zaman iyiye gitmeyecek, umutsuz bir bekleyiş var. Çünkü bu, büyük güçler arasındaki bir oyun haline gelmiş durumda. 300 binden fazla kişi Halep'te kuşatma altında. Ne yiyecekleri ne de suları var. Uluslararası toplum daha ne kadar bu insanların ölümü beklemelerine izin verecek?" dedi.

Sorunun çözümü konusunda etkisiz kalan BM'yi de eleştiren Festuk, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un, Esed rejiminin temsilcisi Beşar Caferi'yi BM'de 10 yıl büyükelçilik yaptığı için tebrik etmesine anlam veremediğini ifade etti.

Festuk, "Şu anda bulunduğumuz binada Ban Ki-mun, Suriye temsilcisini 10 yıllık görev süresi nedeniyle onurlandırdı. Ama o büyükelçi bu 10 yılın 6'sında rejimin katliamlarına şahitlik etti ve bunun savunuculuğunu yaptı. Katliamlara o da ortak." ifadesini kullandı.

- "Suriye halkı kimsenin umurunda değil"

Festuk, uluslararası toplumun sürekli müzakere, görüşme, diplomatik çözüm çağrısı yaptığını, ancak etkili hiçbir önlem almadığını belirterek, "Uluslararası toplum bu 6 yılda sadece konuştu ama hiçbir şey yapmadı. Gerçekte Suriye halkı hiç kimsenin umurunda değil." diye konuştu.

Suriye'de acı çeken sivil halkını terörist olmadığını vurgulayan Festuk, "Onlar DEAŞ üyesi değil. Sizin bizim gibi, herkes gibi normal insanlar. Neden sürekli sivillerin bombalandığına anlam veremiyorum. Hiç DEAŞ'ın, El-Kaide'nin ya da diğer silahlı grupların bombalandığını görmüyoruz. Hep siviller hedef alınıyor." dedi.

AA