"Sultanahmet ruhu bir asır sonra Yenikapı'da hayat buldu"

"Sultanahmet ruhu bir asır sonra Yenikapı'da hayat buldu"

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Okur:- "1919 yılında İzmir'in işgaline tepki için İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda büyük bir miting düzenlendi. Bu miting, toplumdaki dayanışma duygusunu tetiklemiştir. 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından düz

ANKARA (AA) - ÖZCAN YILDIRIM - Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Akif Okur, "1919 yılında İzmir'in işgaline tepki için İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda büyük bir miting düzenlendi. Bu miting, toplumdaki dayanışma duygusunu tetiklemiştir. 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından düzenlenen Yenikapı Mitingi, bu yönüyle yaklaşık 100 yıl önceki Sultanahmet Mitingi'ne çok benziyor." değerlendirmesinde bulundu.

Okur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk halkının tarihinin en zorlu süreçlerinden birini yaşadığını belirterek, bu dönemde tehlikelerin, toplumun birlik ve beraberliği sayesinde atlatılacağını söyledi.

Toplumun farklı kesimlerine mensup bireylerin büyük tehlikeler karşısında ortak paydalarda buluştuğunu ifade eden Okur, şunları kaydetti:

"Tehlikenin yoğunlaştığı dönemlerde insanlar birbirlerine ihtiyaç duyuyor ve birlikte hareket etme gereği hissediyor. Tarih boyunca da böyle olmuştur. 1. Dünya Savaşı'nı kaybettiğimiz ve vatanımızın işgal tehdidi altında olduğu dönemde de bu böyleydi. 1919 yılında İzmir'in işgaline tepki için İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda büyük bir miting düzenlendi. Bu miting, toplumdaki dayanışma duygusunu tetiklemiştir. 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından düzenlene Yenikapı Mitingi, bu yönüyle yaklaşık 100 yıl önceki Sultanahmet Mitingi'ne çok benziyor."

- "Uzlaşı dilinden asla taviz verilmemeli"

Geçmiş yıllarda siyasette yaşanan kutuplaşmanın, ortaya çıkan tehlikenin ardından yerini uzlaşmaya bıraktığına dikkati çeken Okur, "Tehlike karşısında yeniden millet olma şuuruna ihtiyaç duyduğumuzu da gördük. 'Eğer biz dayanırsak, yürek yüreğe verirsek bu badireleri atlatabiliriz' dedik. Millet olmayı da iyi anlamamız lazım. Ben, milleti birbirini eşit onurda kabul eden insanların kader birliği olarak tarif ediyorum. Farklılıklarımız olabilir, dünya görüşlerimiz farklı olabilir, farklı şeylere inanıyor olabiliriz ama karşımızdakinin onurunu kendi onurunuz gibi biliyorsak, onurda eşitlenebiliyorsak o zaman biz geleceğe dönük kader birliği de yapabiliriz. Bu nokta çok önemli. Çünkü terör örgütleri bizi bölmek için millet kumaşının farklı renklerini birbiriyle savaştırmak istiyor." diye konuştu.

Toplumda oluşan birlik ve beraberlik havasının ve millet olma yönündeki çabaların devam etmesi için herkese büyük sorumluluk düştüğünü vurgulayan Okur, özellikle siyasetçiler, sivil toplum örgütü yöneticileri ve toplumdaki kanaat önderlerinin uzlaşı dilinden asla taviz vermemesi gerektiğini söyledi.

- "Dünya tekrar 1914'e doğru gidiyor"

Okur, iktidar ve muhalefet arasındaki uzlaşının toplumun tüm kesimlerine hakim olmasının önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bu uzlaşının devam etmesi için herkesin öncelikle var olan tehdidin bugünden yarına geçmeyeceğini bilmesi lazım. Biz yalnızca içerideki terör örgütlerinin tehdidi altında değiliz. Dünya adeta tekrar 1914'e doğru gidiyor ve biz belki 1912'yi yaşıyoruz. Türkiye'yi içeriden sarsmak istemelerinin sebebi de bölgesel ve küresel sistemdeki yeni büyük kutuplaşma. O yüzden bizi bir araya getiren tehdidi, önümüzdeki dönemde de hissedeceğiz. Ülkemiz için bu olumlu atmosferi korumaya mecburuz. Siyasetin yıpratıcı dile dönmesini engellemek için siyasette kazananın her şeyi kazandığı, kaybedenin her şeyi kaybettiği algısını değiştirmek lazım. İnsanlar, yıpratıcı bir dil yerine uzlaşının kendilerine daha çok kazandırdığını hissederlerse bu yeni bir siyaset zemini tercih edecektir. Seçimleri kazananın, seçimleri kaybedene de sistemin içinde yer açtığı bir anlayış muhalefeti keskinlikten kurtaracaktır. İnsanlara iktidarı parçası olsunlar ya da olmasınlar devletin parçası olduklarını hissettirecek bir anlayışı kalıcı hale getirsek birlik ve beraberliğimizi kalıcı hale getirmiş oluruz."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :