×
  • Anasayfa
  • Konya
  • Ekonomi
  • POLİS-ADLİYE
  • Konyaspor
  • Yaşam
  • Dünya
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • EĞİTİM
  • Yerel Gündem
  • Türkiye
  • İlçeler
  • Gündem
  • Politika
☰
  • Anasayfa
  • Foto Galeri
  • Yaşam
Ad

Yok olmaya yüz tutan meslekler

Yok olmaya yüz tutan meslekler

07 Mayıs 2015 Perşembe 15:21
Yok olmaya yüz tutan meslekler
112

Nalbant

Taşıma ve ulaşım sektöründe kullanılan hayvanların nallanması, hayvan tırnakları altına demir parçası yani nal ya da nalça çakılması, nalbantlığı yaygın bir hale getirmişti. Günümüzde otomobil lastiği ne ise nal da dünün Osmanlısında aynı işlevi görüyordu. Nalbantlar genellikle ulaşım güzergahlarında yer edinirdi.

Yok olmaya yüz tutan meslekler
212

Mestçi

Kundura ya da pabucun içine giyilen yumuşak ayakkabıya mest denirdi. Değişik türleri vardı. Devenin ayak derisinden yapılanına deve mesti, yandan kopçalısına serhatlı mest denirdi. İç mekanların temiz tutulması, mest giymeyi gerektiriyordu. Mestçi esnafı ayak ölçüsüne göre çalışırdı.

Yok olmaya yüz tutan meslekler
312

Sayacı

Saya, ayakkabının yumuşak olan üst bölümü yani yüzüydü. Eskiden halk dilinde, evlerin giriş kısmında ayakkabıların çıkarıldığı veya konduğu ufak bölüme de saya denirdi. Zamanla ayakkabı anlamında kullanılmaya başlandı. Sayacı, dünün ayakkabıcısıydı. Yaygın bir zanaattı. Geniş bir müşteri kitlesine hitap ederdi.

412

Rençber

Rençber, ilk evrelerde çiftçi anlamına geliyordu. Ancak kentleşmeyle birlikte bugün ırgat diye nitelenebilecek birçok işi üstlendi. Tarla, bahçe, yapı vb. yerlerde kazma, taş ve toprak taşıma gibi işleri yapan gündelikçi, amele ve ırgat, o günlerin rençberleriydi.

512

Sepetçi

Plastikten önce su geçirmez kaplar topraktan ya da bakırdan yapılır, diğerleri saz, kamış ya da ince dallardan örülürdü. Genellikle sapı olan, yiyecek ve eşya taşımak için kullanılan bu tür kapları sepetçi örerdi. Sepet hamalı, genellikle pazar yapanların sebze-mevyesini sırtındaki sepetle eve taşırdı. Sepet kimi zaman bavul yerine de kullanılırdı.

612

Urgancı

Keten, kenevir, pamuk gibi dokuma maddelerinden yapılan ince halatlara urgan denirdi. Gerek ev ekonomisinde gerekse zanaatta urgan yaygın olarak kullanılırdı. Urgancı örme işini bizzat yapar ve malını tüketiciye ulaştırırdı. Genellikle sabit dükkanları bulunurdu. Seyyar urgancı nadir görülürdü.

712

Bacacı

İstanbul'da yangınların büyük çoğunluğu, temizlenmesi ihmal edilmiş bacalardaki kurumların tutuşmasıyla çıkıyordu. Özellikle ahşap binaların yoğun olduğu kent dokularında, baca temizliği büyük önem taşıyordu. Kış öncesi bacacılara büyük iş düşüyordu. Fırın bacalarının da her ay temizlenmesi öngörülmüştü.

812

Bileyci

Bıçak ve emsali şeyleri çarka tutup bileyen esnaf genellikle seyyardı. Demirden yapılmış ev aletleri görece değerli eşyalardı. İstanbul'daki bileyci esnafının büyük çoğunluğu, Karadenizli bekar uşağı ya da Buharalı idi. Bileycinin mahalleye gelişi kısa sürede duyulur, ev sekenesi, her türlü kesici ya da yarıcı aleti sık aralıklarla bileyletirdi.

912

Hallaç

Hallaç bugünkü döşemecilerin bir anlamda dününü simgeliyordu. Osmanlı hanesinde kullanılan yatak, yorgan, döşek gibi ev eşyasında dolgu malzemesi olarak pamuk ya da yün kullanılırdı. Zamanla sertleşen bu dolguyu hallaç, kiriş ve tokmağıyla kabartırdı. Hallaçların hemen hepsi Karadeniz yalısı uşaklarıydı.

1012

Bezzaz

Bugünkü manifaturacıların karşılığı olarak, bez ve kumaş satan esnafa bezzaz, çarşılarına Bezzazistan denirdi. Halk ağzında zamanla "bedestan" ya da "bedesten"e dönüşmüştü. Kıymetli kumaş satanlara "üstüfeci", "dibacı", "kadifeci", "atlasçı" denirdi. Bez ticareti, 19. yüzyılda büyük ölçüde İngiliz üreticilerin eline geçti.

1112

Kolancı

Hayvanın semerini ya da eyerini bağlamak için kullanılan örme ya da kayış bağa kolan deniyordu. Osmanlı taşımacılıkta büyük ölçüde hayvan kullanıyordu ve kolancılık ulaşım sektörünün "yan sanayi"lerinden biriydi. Özellikle yol güzergahlarında dükkan açarlardı.

1212

Kozacı

İpekli kumaş üst gelir gruplarınca tüketilirdi. Osmanlı ipeklisi yurtdışında da büyük beğeni kazanmıştı. İpekli üretiminin ham maddesi ipek böceği kozası, dokuma sektörünün temel girdilerinden biriydi. Bursa ve çevresinde yaygındı. Kozacı, koza ticaretiyle uğraşırdı. Koza üreticisiyle ipek imalathaneleri arasındaki ticareti yürütürdü.