Yardım mı İmaj mı?

yazar-43

Her sene Ramazan’ın girdiği günlerde “eski Ramazanlar” ı yad etmek adettendir. Hep o günlerin güzelliğinden bahsedilir. Şimdi o Ramazanların tadını bulamıyoruz diye şikayet edilir sonra da Konya tabiri ile otura gidilir.Belki de o günlerdeki yaşamı ve yaşamın güzelliklerini tadını gerçekten aramıyor olabiliriz. Düşünce ve duyarlıktan yoksun olan modern yaşantıların akışına bırakmışken kendimizi, söz konusu durumun muhabbetiyle yetinmek daha çok işimize geliyor biraz da. Yoksa insan istedikten sonra dağları delmiyor mu? Ramazan ayı bereketiyle birlikte sosyal yardımlaşmayı da hediye eder bize. Lakin konuya biraz üstünkörü bakıyoruz. Belki de aradığımız tadı yitirmek üzere olduğumuz bu hassasiyetlerde gizlidir.“Zekat keçisi” tabirini hepiniz bilirsiniz. Bu deyimin kullanıldığı her cümle bizi rahatsız eder, kulağımızı tırmalar. Eminim sizin de içiniz “cızz” eder! Bu tabiri üreten toplumun içinden birileri olarak eski tadları özlemek yerine bir yerlerden başlayarak sıkıntıyı aşmak, öze yönelmek veya daha açık ifade etmek gerekirse ortadaki gerçeklerle yüzleşmek daha doğru olmaz mı?Gelin bu sene birkaç gün Konya’nın en fakir mahallelerinde iftar edip zekat vereceğimiz insanları bizzat tanıyarak işe başlayalım. Böylece kimin neye ihtiyacı olduğunu daha iyi tespit edebiliriz. Bayrama alacağımız takımın parasını kimselere göstermeden bir yetimin eline tutuşturuvermek düşünülemez mi?Bu teklifi getirirken bile kalp atışlarım hızlanıyor. “Ekseriyetimiz bunu gerçekleştirse yoksulun eli para görür” diye düşünürüm. Kumanya dağıtırken göze çok görünüp vicdanları tatmin ettirdiğinden olsa gerek şimdilerde moda olan “Ramazan poşetlerinden” başlayalım işe.Hazırlatılan zekat çantalarına bakıyorum da poşetler, yağ ve şekerden sonra 3-4 çeşit makarna ve 1-2 çeşit baklagilden ibaret. İyi de bu poşetlerin ulaşacağı hanelerde zaten pilav ve makarna yiyerek geçiştirilir öğünler. Bu insanlar ne zaman et, yumurta vs. yiyecekler? Anneler, minik yavruların ekmeğine krem çikolata sürmesinler mi? Dağıtımı “problem olur” mu acaba? Halbuki içinde bir miktar nakit bulunan zarflar da atılıverse poşetlere, belki ödenmeyen faturalar ödenecek ya da okul çocuklarının ihtiyaçları giderilecek.Bir aile, zekat alıyorsa maddi sıkıntı çekiyor, demektir. Sosyal hayatta yoksulluğun ezikliğini yaşar. Zekat müessesesi, bu insanların elinden tutup hayat standartlarını normalleştirmek için oluşturulmamış mı? Öyleyse…Kişi belki açlık çekmeyi göze alırken ele-güne karşı kirasını ödeyebilmeyi, küçük kızının istediği bebeği alabilmeyi umut ederken, onlar adına oluşturduğumuz bu sınırlı listeler geçerliliğini yitiriyor, anlamını zayıflatıyor. Birisini Allah (C.C.) rızası gözeterek gerçek manada mutlu etmeyi düşünmüşsek, onun hayalini kurduğunu eline vermek en etkili yol olacaktır. Bu duyarlı yaklaşım, belki zekatı verip kurtulmanın ötesinde bir şeydir. Nasıl dağıtılması gerekir, içeriği tam olarak nedir bilmiyorum. Ama yine de maksat zaruri ihtiyaçları karşılamaksa bile bırakalım insanlar öncelikli ihtiyaçlarını kendileri belirlesinler.Televizyonlarda gösterilen yardım programlarında bile ihtiyacını giderecekleri adamı markete koyup “hadi ihtiyacın ne ise al” diyemiyorlar. O insan, -parası olsa alışveriş yapmasını bilmezmiş gibi- belki de kendilerince öncelikli ihtiyaç malzemelerini sepete koyuveriyorlar.Bir yerlerde unuttuğumuz bir şeyler var ama tam kestiremiyorum.Geçenlerde Deniz Feneri’nin Konya versiyonu bir derneğin TV programında köyde mağarada yaşayan adama itina ile bir ceket giydiriliyordu. Amcaya “nasıl oldu?” diye de soruluyordu. Aslında acı olduğu kadar da mizahi bir yönü var yaşadıklarımızın. Mağarada yaşayan adama ihtiyacını kimse sormuyor? Sanki, palto, kazak, ayakkabı vs. yardımlara ihtiyacı yok onun…Yardım mı yapıyoruz, imaj mı tazeliyoruz?Kanal 7, Deniz Feneri programıyla bizlere Uğur Aslan’ı armağan etti. O artık bir şair. Dahası genç kızların hayallerindeki isimlerden biri.STV, Kimse Yok mu? programının sunucusu İkbal Gürpınar’ı şiir ve hikaye kasetleriyle kültür-sanat piyasasına kazandırdı.Konya’da Kentin Işıkları ve Dost Eli program sunucuları yardım dışında ve ne tür bir etkinlikle karşımıza çıkacaklar merak ediyorum..Velhasıl yeni jenerasyona yeni bir şöhret kapısı daha açıldı.Ne diyelim şimdiden hayırlı olsun.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.