Tüfekçi, Güçlü ve Tuna

M. Ali Köseoğlu

Tüfekçi, Güçlü ve Tuna ile konuştuklarım

 

Kendisi ile ilgili yazı yazdığımı bile unutmuştum; AK Parti Konya Milletvekili Harun Tüfekçi aradı…

‘Bakan’dan Tüfekçi’ye teessüf’ başlığını kullanmışım yazımda…

Tabi, yazı üzerinde durmadık…

Tüfekçi’ye kendisini Konya’da çok göremediğimizi, bir ihmalin söz konusu olup olmadığını sordum…

Kesinlikle ihmal olmadığını, Konya’nın çok geniş bir coğrafyaya sahip olduğunu, dolayısıyla her an her yere yetişemediklerini söyledi.

İlçelere daha çok önem verdiğini işaret ettiğimde ise bunu doğruladı…

İlçe başkanlığı yaptığı dönemlerde Seydişehir’e bir milletvekili getirebilmek için yalvardığı günler olduğunu, ilçelere ayrı bir ehemmiyet vermesi gerektiği fikrinin de o günlerde oluştuğunu anlattı.

Konya’nın çok geniş bir coğrafyaya sahip olduğunu söylerken, yapılan hizmetlerin de bu büyüklüğe az geldiğini itiraf ediyor Tüfekçi…

Milletvekilleri olarak Konya’yı Ankara’da başarılı bir şekilde temsil ettiklerine inanıyor…

“Bütün sıkıntı bir bakanımızın olmamasında” diyor…

Hâlbuki Konya’nın bakansız geçirdiği son 2 dönemde çok önemli hizmetler aldığını da ekliyor…

Konya belediyelerinin merkezi yönetimle ilişkilerinin de gayet uyumlu olduğunu, bu dönemde belediyelerin önemli gelirler sağlayarak bu gelirleri Konya’ya hizmete çevirdiklerini…

Alt yapı çalışmalarının bu dönemde önemli ölçüde ilerlediğini, Mevlana Kültür Merkezi’nin bittiğini,  Konya-Ankara arası duble yolun tamamlandığını, KOP’un, hızlı trenin Konya’ya gelmekte olduğunu ve daha bir çok şeyin iyi gittiğini…

“Konya milletvekilleri içinde en genci benim” diyerek keyiflenen Tüfekçi, milletvekilleri arasındaki diyalogun da çok iyi olduğunu söylemeden geçmiyor…

GÜÇLÜ’NÜN KEYFİNE DİYECEK YOK

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın AK Parti ile ilgili kapatılmama kararını açıklamasının ardında eski Tarım ve Köy İşleri Bakanımız ve AK Parti Konya Milletvekili Sami Güçlü’yü aradım…

Sami Bey’in sesi keyifli olduğunu ortaya koyuyordu…

Nasıl olmasın?

Türkiye’nin umudu haline gelmiş bir partinin kapatılma kararıyla karşı karşıya bırakılması ciddi bir stresti…  

Sami Bey, “Davayı kaybetmemiş de olsak görmemezlikten gelemeyiz” diyor…

Bekledikleri gibi bir kararın çıktığını, AK Parti’nin marjinal bir parti olmadığını, daha kuruluş aşamasında demokrasi laiklik ve insan hakları konusunda kendine bir rota çizdiğini söylüyor.

Bundan sonra siyasi partiler yasası gibi gibi konulara hızla eğileceklerini ve milletin beklediği yasaları çıkarmak için tempoyu hızlandıracaklarını da ekliyor…

Biz de tüm bu gelişmelerden millet adına hayır temenni ediyoruz.

HÜSNÜ TUNA, NE NUH NE DE PEYGAMBER DİYOR!

Sami Beyle konuştuktan sonra, kapatma davasına konu dosyada adı geçen AK Parti Konya Milletvekili Hüsnü Tuna’yı aradım…

Hüsnü Bey’e, kapatma davasının parti lehine sonuçlanmasını nasıl değerlendirdiğini sordum…

Hüznü Bey ‘sütten ağzı yanmış ayranı üfleyerek içiyor’.

Bu konuda bir yorumda bulunmayacağını söyledi…

Yaşanan hadislerden elbette ders almak lazım…

Hüsnü Beyi de bu manada anlayabiliyorum…

Fakat partinin ve bir hukukçu olarak kendisinin beklediği yönde çıkan kararla ilgili basit birkaç cümle bile kurmaması, Anayasa Mahkemesi vermese bile Hüsnü Bey’in kendi kendine verdiği bir siyasi yasak gibi geldi bana…

Siyaset işte böyle çilelidir.

Siz, sizi temsil edenlerin sizin istediğiniz gibi konuşmasını istersiniz…

Onlar, konuştukları için ceza alırlar…

Konuşmasalar bu kez halk vakti gelince keser cezasını…

 

 

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.