Şiir ve şair

Salih Sedat Ersöz

                                                                       

Şiir; zengin sembollerle, ritimli sözlerle, sözlerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım olarak tanımlanabilir.

Şiir, düzyazı dışında kalan bir anlatım biçimidir ama şiiri düzyazıdan ayıran yegâne özelliği, dizeler halinde yazılması değildir.

Şiirde çağrışım, imge, sezgi, duyular, duygular önemli bir yer tutar. Şiirdeki nağme, ezgi, tempo, ses ve söz dizisi çok farklıdır ve şiire ayrı bir güzellik katar.

Şair; insana, doğaya, olaylara daha farklı, daha derinlikli ve duyarlı bakabilen ve bu bakışını etkili, dolaysız, ahenkli ve yüklü mısralarla dile getiren kişi olarak tanımlanabilir.

Şair, şiir yazan ve söyleyen kişidir. Şairler duygu ve düşüncelerini yazdıkları şiire katarlar. Şair; toplumda düşünen, güzel söz söyleyen ve sözü dinlenen bir kişi olarak kabul ve saygı görür.

Şairler genel olarak yaşadıkları olaylardan, okudukları ve duydukları bir sözden veya bir cümleden etkilenen çok duygusal kişilerdir.

Bendeniz şiir yazmaya çalışmakla beraber kendimi şair olarak görmeyen, henüz şiir yazmanın ilk basamağında olduğumu düşünen bir kişiyim.

Bununla birlikte, şairlerde bulunan olaylardan ve sözlerden etkilenme yönü ile duygusal tarafı ağır basan bir kişiliğim mevcut. 

Bunun için yazdığım şiirlere veya dörtlüklere bakılırsa genel olarak yaşadığım olaylardan veya işittiğim söz ve cümlelerden etkilenerek yazmış olduğum hemen anlaşılır.

Son günlerde kaleme aldığım şiirler şunlar:

Babamın ve annemin arka arkaya vefatlarından sonra yazdığım ‘Zormuş dostlarım’ şiiri, Batmanda şehit edilen 8 askerimizin ardından yazdığım ‘Hainler bunlar’ şiiri, Okulların açıldığı hafta yazdığım ‘Eğitim’ şiiri, Saliha Değirmenci Yavaş ile Songül Mahperi Irmak kardeşlerimin güzel atışmaları sonucu onlara nazire olarak yazdığım ‘Örnek taşlama’ şiiri ve henüz tamamlayamadığım ‘Darbeler’ şiiri…

Bunlardan ayrı olarak sosyal medyada paylaşılan ve çok hoşlandığım bazı sözlere karşılık olarak yazdığım dörtlükler mevcut. Onlar da şöyle.

Ayşe Ünüvar hocamın paylaştığı bazı cümlelere nazire olarak yazdığım dörtlükler:

Kainatı uzun uzun seyre dalalım,
Eserden müessire yollar bulalım,
Yaratıcının azametini kavramak için,
Tefekkürü elden bırakmayalım.

***   ***

Nimettir aynı an'a bir yazılmak,
Nimettir kalplere sevgiyle kazınmak,
Nimettir iki cihanda güzelliğe ulaşmak,
Nimettir fıtratını bozmadan yaşatmak.

***   ***

Kalbi titreten sevgiler artık kalmıyor,
Yeniler deruni sevginin tadını almıyor,
Şimdi geçici zevklere sevgi diyorlar,
Bakışlar bile sahte, yürekten olmuyor.

***   ***

Anlaşılmak derdini aşmış bu gönül,

Anlamak derdine düşmüş bu gönül,

Anlamanın anlaşılmaktan farkı şu ki,

Dertlere derman olmaya koşmuş bu gönül. (Ayşe Ünüvar gönlü)

 

***   ***

Varmak istediğine varamasan da,

Bulmak istediğini bulamasan da,

Belirlediğin hedefe ulaşmasan da,

Adımla o yolu sakın vazgeçme.

 

Hedefe varmaya ömürler yetmez,

Çalışmanın ecri ölmekle bitmez,

Amel defterinin kalemi tükenmez,

Adımla o yolu sakın vazgeçme.

 

Osman Uzunkaya kardeşimin bir şiirinde geçen “sona eriverdi bitmeyen çabam”  mısraı bana şu dörtlüğü yazdırıverdi:

 

Bitmeyen çabayı sona erdiren ancak ölümdür,

Galu belada verdiğim söz hâlâ sözümdür,

Felaha ermek için çabalamak tek çözümdür,

Sadece Rabbimin huzurunda secdelerdeyim.

 

Ayrıca Aşık Ataroğlu (Mehmet Atar) kardeşimin yazdığı ‘Şiir Yazdım’ başlıklı güzel şiirine nazire olarak yazdığım iki dörtlük de şöyle:

Şiir yazdım anama ve babama

Şiir yazdım şehit veren Batman'a,

Şiir yazdım bölünemez Vatana,

Şiir yazdım şiirlere renk katsın.

 

Şiir yazdım satılmış hainlere,

Şiir yazdım diplomalı cahillere,

Şiir yazdım oturan mücahidlere,

Şiir yazdım Ataroğluna can katsın.

 

Son olarak şiirlerinden çok etkilendiğim ve okumaktan büyük zevk aldığım şairleri de zikrederek yazıma nihayet vermiş olayım.

Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy, Üstad Necip Fazıl Kısakürek ve Arif Nihat Asya’nın şiirleri bana göre benzersizdir ve bunlar benim nezdimde en büyük şairlerdir.

Şiirlerinden çok etkilendiğim son dönem şairleri de şunlar: Cengiz Numanoğlu, Nurullah Genç, Cemal Safi, Sezai Karakoç, Ahmet Efe.

Konya’mızda da elbette beğendiğim şairler mevcut. Rabbim vefat edenlere rahmet etsin, yaşayan şairlerimize de yıllarca güzel şiirler yazma imkânı versin İnşaallah…

Şiir vazgeçilemeyen bir tutku, şair de şiiri ortaya çıkaran mahir insandır. Şiir okuyan ve dinleyenlerde güzellik duygusu uyandıran büyük bir söz sanatı, şair de şiiri doğuran büyük bir sanatkârdır. Sağlıklı ve mutlu yarınlar efendim.

NOT: Bütün şiirlerim antoloji.com ve dogruses.com sitelerinde mevcuttur. Bilginize…