Rüya gibi bir hayat yaşayan adam: Hz. Yusuf

Cahit Karaalp

     Hz. Yusuf’un hayatı bir rüya(çocuklukta gördüğü rüya) ile kararmış ve bir rüya(melikin rüyası ile) ile aydınlanmıştı… Hz. Yusuf’un hayatı bir rüya gibi başladı ve rüya gibi devam etti… Hz. Yusuf’un yaşadığı hayat bir rüyada görülecek olsa inanılacak gibi değildi… Hz. Yusuf’un tüm hayatı gördüğü ilk rüyanın tefsiriydi… Yani koca bir hayat, çocukluk rüyasını tefsir ediyordu ya da çocukluk döneminde gördüğü bir rüya yaşanacak hayatı özetliyordu…

 

    Hz. Yusuf’un güzelliği tefsirlerimizde, vaazlarımızda Yusuf’un kimliğinin önüne geçmiş bulunmaktadır… Hâlbuki Kur’an; Hz. Yusuf’un güzelliğinden çok kimliğine ve kişiliğine dikkat çekmektedir… Hz. Yusuf; köleliğin, zorlukların kimliği ve kişiliği bitirmediğinin, bitiremeyeceğinin belgesidir…

 

     Hz. Yusuf, şehvet ve kin peşinde koşmanın asıl kölelik olduğunu bizlere gösterdi… Ne şehvete ne kine yenildi… Çaresizliğini hiçbir zaman mazeret göstermedi… Bedeni köle olanların ruhlarının özgür kalabileceğini en iyi Hz. Yusuf anlatır…

 

     Hz. Yusuf’un kardeşlerini affetmesi ve kötülükleri şeytana nisbet etmesi ile örnektir Kuran’da… Mekkeli müşrikler dahi Mekke’nin fethinde Hz. Yusuf’un kardeşlerine davrandığı gibi davranmasını beklediklerini söylerler Hz. peygambere…

 

     Hz. Yusuf kardeşlerini cezalandırmamış, affetmişti… Çünkü kardeşlerinin işledikleri suçun yol açtığı mağduriyet artık devam etmiyordu… Artık suç zaman aşımına uğramış ve mağduriyet ortadan kalkmıştı… Bu davranışı ile Hz. Yusuf bizlere mesaj vermiş oldu: “Zamanı geçmiş, mağduriyet durumu ortadan kalkmış suçları cezalandırmayın… Af yolunu seçin…”

 

       Hz. Yusuf, kinin susması affın konuşmasıdır… Hz. Yusuf; iffetin bayrağı, köle bedenlerin özgür ruhudur… Hz. Yusuf, fuhşun kol gezdiği dünyada bir iffet yolcusudur… Hz. Yusuf; kuyuların kurutmadığı, sarayın şımartmadığı, güzelliğin yoldan çıkarmadığı dava adamıdır… Hz. Yusuf; yanlıştan sakınmanın bedelini ödemek, hayatını karartmak pahasına bile olsa yanlış yapmamak, yamulmamaktır… Hz. Yusuf, Allah’a adanmak ve adandıktan sonra şeytana aldanmamaktır…

 

      Hz. Yusuf; babasından aldığı tevhid terbiyesini unutmayan, tevhid yolundan sapmayan bir muvahhittir… Hz. Yusuf, zindanı medreseye çeviren bir tebliğcidir… Hz. Yusuf zindana atıldığında yanına iki mahkûm konulmuştu… Mahkûmlardan biri idam cezasına çarptırılacak diğeri ise kurtulacaktı… Hz. Yusuf nerede olduğuna bakmadan, zindanı tebliğ mekânına çevirdi ve mahkûmlara hak dini tebliğ etti…

 

     Hz. Yusuf, bu davranışı ile bizlere; “tebliğ sadece camide yapılmaz, sadece camiye gelen cemaate yapılmaz, tebliğin zaman, mekân ve muhatapları değişir… Hangi şartlar altında olursanız olun sakın kulluğunuzdan ve kulluk davetinden geri durmayın… Bulunduğunuz ortamı inancınızla güzelleştirin… Kim ve neci olursa olsun tebliğinizi yapmaktan geri durmayın” mesajını vermektedir…

 

       Hz. Yusuf’u kuyuya atan kardeşleri babalarına Yusuf’un kanlı gömleğini götürmüşlerdi… Kanlı gömlek Yakub’a Yusuf’un zor bir duruma maruz kaldığını anlatıyordu… Hz. Yusuf saraya maliye bakanı olarak girince yine aynı kardeşleri babalarına Hz. Yusuf’un kanlı gömleği yerine kokulu gömleğini götürdüler… Kokulu gömlek Hz. Yusuf’un iyi durumda olduğunu anlatıyordu… Hz. Yusuf’un kanlı gömleği Yakub’un gözlerine karanlık olurken, Hz. Yusuf’un kokulu gömleği ise Hz. Yakub için göz aydınlığı olmuştu…

 

      Hz. Yusuf’un kardeşleri babalarına götürdükleri kokulu gömlek ile yalanlarını kabullenmiş, kanlı gömleğin hikâyesinin yalan olduğunu hal dilleri ile ifade etmişlerdi… Vezirin eşi ve günah arkadaşlarının dili ile Hz. Yusuf’u aklayan Allah, Hz. Yakub’a kardeşlerinin eli ile Yusuf’a kötülük ettiklerini gösteriyordu…

 

      Hz. Yusuf’un kardeşleri Yusuf’u kuyuya, Mısır ekâbirleri ise Hz. Yusuf’u zindana attılar ama Yusuf saraydan çıktı… Zalimin hesabı Allah’ın hesabı ile çakışınca ilahi hesap galip gelir… Allah mazlumun destekçisidir…

 

     Hz. Yusuf yeryüzü zalimlerine bir ibret levhasıdır… Bu levhada “ güçlü olan değil haklı olan kazanır” yazmaktadır… Hz. Yusuf suresinin bütününden çıkan bir mesajda şudur: “imana kurulan tuzaklar tutmaz, hiçbir tuzak imanın gücü karşısında tutunamaz…”

 

     Unutma! Sen Allaha karşı duruşunu bozmazsan Allah’ta seni gıyabında kurulan tuzaklardan koruyacaktır…

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.