1986 yılında yaşanan tarihin en büyük nükleer felaketinin merkezi olan Çernobil Nükleer Santrali, Şubat 2025’te Rusya’ya ait insansız hava aracı saldırısının hedefi oldu. Saldırı sonucu, 4 numaralı reaktörü çevreleyen ve nükleer sızıntıları önlemek için inşa edilmiş Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısında önemli hasar tespit edildi. Bu durum, bölgedeki nükleer güvenlik risklerini yeniden gündeme getirdi.
Ukrayna Radyasyon Timleri Harekete Geçti
Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı, saldırı sonrası santral çevresinde radyoaktif ölçümler yapmak üzere 704. Ayrı Radyasyon, Kimyasal ve Biyolojik (RCB) Savunma Tugayı’na bağlı özel ekiplerin görevlendirildiğini açıkladı. Yüksek hassasiyetli dedektörlerle yürütülen incelemeler devam ederken, bölgedeki radyasyon seviyesi yakından takip ediliyor.
Çernobil’in Tarihi Tehlikesi Yeniden Gündemde
1986 yılında meydana gelen felaket sonrası inşa edilen ilk sarkofaj yıllar içinde yetersiz kalınca, reaktörü tamamen kapsayan Yeni Güvenli Muhafaza yapısı devreye girmişti. Ancak NSC’nin saldırı sonucu zarar görmesi, sadece Ukrayna’yı değil, çevre ülkeleri de tehdit eden potansiyel bir nükleer riskin kapısını araladı.
Rusya’nın İşgali Çernobil’de Geriye Tahribat Bıraktı
24 Şubat 2022’de başlayan Rus işgali sırasında Çernobil bölgesi Belarus sınırından gelen Rus kuvvetleri tarafından kontrol altına alındı. Uluslararası anlaşmalar nedeniyle doğrudan saldırıya uğramayan santral, işgalci güçlerin bölgedeki faaliyetleriyle ekolojik zarar ve mayın tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Bu tahribat, nükleer güvenlik risklerini artıran önemli bir faktör olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlar Uyarıyor: Risk Devam Ediyor
Uzmanlar, Yeni Güvenli Muhafaza’daki hasarın tamir edilmesinin ve bölgedeki radyasyon seviyelerinin sürekli izlenmesinin hayati önem taşıdığını vurguluyor. Uluslararası toplumun dikkatini Çernobil’e çekmesiyle, benzer bir nükleer kriz yaşanmaması için önlemlerin sıkılaştırılması bekleniyor.