×
  • Anasayfa
  • Yerel
  • Ekonomi
  • POLİS-ADLİYE
  • Konyaspor
  • Yaşam
  • Dünya
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • EĞİTİM
  • Türkiye
  • İlçeler
  • Gündem
  • Politika
☰
  • Anasayfa
  • Foto Galeri
  • Konya

Mevlana'nın "gel" çağrısını yüzyıllardır yaşatanlar

Tasavvufta Mevlevi yolunun öncüsü, düşünce adamı Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin izinden giden, Mevlana Türbesi’nin en dikkati çeken sembollerinden semazenler, yaşamlarını da bu uğurda şekillendiren kişilerden oluşuyor

19 Aralık 2018 Çarşamba 12:57
144

Mevlana'nın dünyaca bilinen en önemli çağrısı "gel" sözü, Mevlevilik ve onu yaşatan semazenlerin de en büyük düsturu.  

244

Semazenlerin yaşayışlarındaki üslup, kıyafet adabı ve Allah’ı zikirleri (sema ayini) ayrı ayrı güzellikler ve görsel bir şölen sunuyor.  

344

Sema ritüeli ve semazenlerle ilgili açıklama yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Müdürü ve Postnişin Fahri Özçakıl, Türk ve İslam aleminin en büyük mutasavvıflarından Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin hayata gözlerini yumduğu gece olan Şebiarus’un 745'inci yılında, Konya'da vuslat törenlerinin yapıldığını söyledi. 

444

Semanın asırlar öncesinden bugüne kadar ulaştığını anlatan Özçakıl, sema ritüelinin bir araç, asıl amacın ise Allah'a ulaşmak zikri olduğunu vurguladı.

544

"KENDİSİ DE BU COŞKU İLE SEMA ETMİŞTİR"

Özçakıl, semanın, Mevlana Hazretlerinden bugüne kadar gelen, Mevlevilerin en önemli zikir çeşitlerinden biri olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hazreti Mevlana, kainatta canlı-cansız tüm varlıkların bir dönüş içinde olduğunu ve bu dönüşün başı boş değil, CenabıAllah’ı zikrederek yapıldığını düşünmesi üzerine, kendisi de bu coşku ile sema etmiştir. 

644

Sema, günümüze kadar da Mevlevi zikri olarak gelmiştir. Sema bir araç olarak görülmektedir, asıl amaç CenabıAllah’a ulaşma gayesi gütmektedir." 

744

Semazenlerde öncelikle gönüllülük esasının olduğuna vurgu yapan Özçakıl, semazen olabilmenin belli birtakım şartları olduğuna dikkati çekti. Özçakıl, "Semazenin gönüllü olması, niyet etmesi ve kabiliyetli olması gerekiyor. Sema, aşkla yapılması gereken, Allah ile birlikte olma düşüncesi ve gayreti içerisinde olmayı içinde barındıran bir ritüeldir." diye konuştu.

844

"SEMAZEN HER ÇARK EDİŞİNDE ALLAH'I ZİKREDER"

Semazenlerin eğitimi ile ilgili de bilgi veren Özçakıl, şunları kaydetti: "Semazen, sema etmesini öğrenebilmesi için öncellikle 'meşk tahtası' dediğimiz, ortasında bombeli bir çivi olan kaygan ahşap zemin üzerinde talimine başlar. 

944

Bu çivi üzerine bir tutam tuz serpmek suretiyle, sol ayak baş parmağını bu çiviye yerleştirir. Sağ ayağını çapraz bir şekilde öne doğru atar. Sol ayağını çivi merkez olmak suretiyle, ökçesiyle birlikte çivinin etrafında döndürmeye başlar. Sağ ayak da onunla beraber 360 derecelik bir dönüşle takip eder. İlk başlangıç noktasına, sağ ayağını aynı noktaya getirir. Bunun adı bir çarktır. Semazen her çark edişinde Allah'ı zikreder"

SEMAZENLERİN GİYİNME ADABI

Semazenler, semaya başlamadan önce kıyafetlerini titiz bir sıralamaya göre ve huşu içerisinde giyiyor. Semazenler öncelikle "mest" adı verilen yumuşak deri ayakkabıları öperek ayaklarına giyiyor. Ardından, "tennure" adı verilen kolsuz gömlek yine öpülerek, tek defada dıştan içeri doğru giyiliyor. 

1044

"Tığbent" adıyla anılan kuşak ise tennureyi sararak, pileler oluşturuyor. Bu işlemden sonra "Elif'i Mehmet" denilen siyah kuşak öpülerek bağlanıyor. "Destegül" adı verilen dış gömlek giyindikten sonra, siyah cübbe omza giyiliyor. Son olarak da "sikke" adı verilen başlık, kıyafeti tamamlıyor. Kıyafetlerin tamamının öpülmesinin altında, kainattaki canlı ve cansız insana hizmet eden her şeye değer verilmesi anlayışı bulunuyor. 

1144
1244
1344
1444
1544
1644
1744
1844
1944
2044
2144
2244
2344
2444
2544
2644
2744
2844
2944
3044
3144
3244
3344
3444
3544
3644
3744
3844
3944
4044
4144
4244
4344
4444