LGS maratonunda geri sayım başladı. 15 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek sınav öncesi hem öğrencilerde hem de velilerde heyecan doruğa çıktı. Uzmanlar, bu sürecin doğru yönetilmesinin sınav başarısını doğrudan etkilediği konusunda hemfikir.
Akademisyen ve eğitimci Dr. Can Uysal, sınava ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Geçtiğimiz yıllara göre bu yıl LGS'ye girecek öğrenci sayısı daha az, ancak okulların kontenjanı aynı kaldı. Bu da sınava girecek öğrenciler için önemli bir avantaj" dedi. Ancak Uysal, bu duruma güvenerek çalışmayı bırakmanın büyük bir hata olacağı uyarısında bulundu.
İki oturum, sözel ve sayısal alanlar
LGS iki oturumdan oluşuyor. İlk oturumda Türkçe, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ile Yabancı Dil derslerinden sorular yöneltilecek. İkinci oturumda ise Matematik ve Fen Bilimleri soruları yer alacak.
“Kısa özetler ve denemeler verimi artırıyor”
Uysal, sınava hazırlanan öğrencileri iki grupta değerlendirdi: "İlk grup, konuları hâlâ bitirmeye çalışan öğrencilerden oluşuyor. Bu gruba, saatlerce video izlemek yerine kısa konu özetleriyle çalışmaları ve bol deneme çözmeleri önerilir."
İkinci grubu ise konuları tamamlamış ve denemelere ağırlık veren öğrenciler oluşturuyor. Bu gruptakilere Milli Eğitim Bakanlığı'nın yayımladığı üç kitapçığın dikkatlice incelenmesi ve geçmiş yılların sorularıyla pratik yapılması tavsiye ediliyor. Uysal, "Sınavda bilgi kadar heyecan ve stres yönetimi de başarıda belirleyici olacaktır" ifadelerini kullandı.
Sınav giriş belgeleri yayımlandı
4 Haziran itibariyle sınav giriş belgeleri erişime açıldı. Öğrencilerin, sınava girecekleri okulu ve salonu önceden görmeleri, hatta mümkünse sınav sırasında oturacakları sıraya oturarak sınavlarının iyi geçtiğini hayal etmeleri öneriliyor. "Bu yöntem, zihni başarıya programlamak için etkili bir tekniktir" diyen Uysal, pozitif düşüncenin önemine vurgu yaptı.
Siyah nokta tekniğiyle odaklanma
Sınav sırasında stresle başa çıkmak için pratik bir yöntem de öneren Uysal, "Sınav kitapçığına küçük bir siyah nokta çizmelerini tavsiye ediyoruz. Bu noktaya bakarak derin nefes alıp, nefeslerini iki kat sürede vermeleri odaklanmalarına yardımcı olur" dedi.
Aileler de sınav sürecinin parçası
Uysal, öğrenciler kadar ailelerin de sınav sürecinde önemli bir rol oynadığını hatırlattı. "Sınav sabahı çocukların erken kalkması gerekecek. Bu nedenle geç saatlere kadar oturmamaları, uyku düzenlerinin sınav gününe göre ayarlanması çok önemli" dedi.
Ayrıca ailelere yönelik şu uyarılarda bulundu: "‘Şu kadar puan alırsan şu okula girersin’ gibi baskıcı cümleler yerine, ‘Sen sadece sınavına odaklan, nasıl geçerse geçsin biz seni seviyoruz’ gibi destekleyici ifadeler kullanılmalı. Bu, çocuğun motivasyonunu ve psikolojik direncini artırır."
"Bu onların ilk ve son sınavı değil"
Uysal, sınavın öğrenciler için bir dönüm noktası gibi görülmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Bu, onların ne ilk ne de son sınavı. Önemli olan stresle baş etmeyi öğrenmeleri ve bu deneyimi bir gelişim süreci olarak yaşamalarıdır" ifadelerini kullandı. Tercih sürecinin ise sınavın ardından başlayacağını hatırlattı.