Küçük dokunuşla mesleğe can verin!

Servet R. Çolak

Konya’nın gazeteciliğe verdiği değer ve geçmişi her zaman gündeme gelir ve neredeyse bunun üzerine aksini iddia edecek de kimse bulunamaz. Son aylarda gazetecilik ve gazeteciler ekonomik bunalımdan en çok etkilenen alan olduğunu herkes görüyor. Bunun için Basın İlan Kurumu bile, olağanüstü toplanarak girdileri azaltma kararına vardı.

Bu bunalımlar, gazetecilik mesleğini icra eden her kesime fazlasıyla yansıdı. Basın kurum ve kuruluşlarından; bu bunalımlardan kurtaracak, motivasyonu yükseltecek, kış günü baharın gelişini müjdeleyen ‘Kardelen Çiçeği’ misali bazı önerilerim var.

Gazeteciliğin en emektar çalışanları kuşkusuz ‘Muhabirler’dir. Daha sonra sırasıyla Haber Müdürleri, Yazı İşleri Müdürleri, Sorumlu Yazı İşleri Müdürleri vs vs…

Gazetecilik mesleğinin sorunları, denetimleri, yardımcıları olan kurum kuruluşlar da var. Bunların başında devlet kurumu olarak, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Basın İlan Kurumu, Radyo Televizyon Üst Kurumu geliyor.

Bölgesel olarak da Gazeteciler Cemiyetleri, basın dernekleri gibi STK’lar bulunuyor. Bunların başındaki insanlar da her zaman mesleğin içinden gelen yıllarca bu işten ekmek yemiş, veya halen yiyen yöneticiler bulunuyor.

Lafı hiç uzatmadan söylemek gerekirse, gazetecilere bu bunalım günlerinde bir dokunuşta resmi kurumlar ve Gazetecilik STK’ları vermesini öneriyorum.

Özellikle Konya’daki gazetecilik tarihine ve yüzlerce insanın bu meslekte icra etmesine de binaen  Resmi Kurumların ve STK’ların yarışmalar ve etkinlikler düzenlemesi gerekmiyor mu?

Gazete ve Televizyon haberciliğinde emeğin ilk kahramanları olan ‘Muhabirler’in yaptıkları haberlere değer verilse, her muhabir aylık 3 veya 4 haberini şehrindeki CİB ve Gazeteciler Cemiyeti’ne gönderse, bu kurumlar haberlerin bir jüri tarafından değerlendirip, ‘Ayın Haberi veya Ayın Muhabiri’ni seçse fena mı olur yani?

Türkiye’de bu yarışmaları düzenleyenler var. Hatta CİB ile o ildeki Gazeteciler Cemiyeti ortak yapıyor böyle şeyleri.

Mesela Bursa, Mesela İzmir, Mesela İstanbul, Mesela Ankara…

Bu illerde sadece ortaklaşa değil STK’lar da bir değerlendirme yapıyor. Hatta Gazete veya televizyonların bir çoğu kendi arasında ‘Ayın Haberi veya Ayın Muhabiri’ seçiyor. Hatta küçük hediyelerde bu işin cazibesini daha da arttırıyor.

Bu önerilerim sadece ‘Muhabirler’ için değil, aynı projeler, Haber Müdürleri, Sorumlu Yazı İşleri Müdürleri ve Sayfa tasarımcıları için de çok iyi olmaz mı?

Yeni Türkiye yolunda ‘Buzkıran Gemisi’ olarak nitelendirilen BASININ, yenilik yapmaması hiç hayra alamet görmüyorum doğrusu. Yeni dönemde birazcık bunalımlar yaşasak da bunun geçici olduğunu hepimiz biliyoruz.

Yarışmaların her zaman nitelik getirdiğini, alanında daha yükseğe çıkarmayı başardığını bilmeyen yoktur herhalde.

Hatırlatayım, Konya’da basın alanında resmi kurumlar arasında Basın İlan Müdürlüğü ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı İl Müdürlüğü bulunuyor.

STK olarak ise, Konya Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi, Türkiye Spor Yazarlar Derneği var.

Ve moral- motivasyona ihtiyacımız olduğunu tüm kurumlara söylüyorum.

Resmi kurumlar sadece kağıt, evrak takibi mi yapacak?

STK’lar sadece Yönetim Kurulu Toplantısı mı yapacak?

‘Ayın En Güzel Haberi’ni siz seçin!

‘Ayın En İyi Muhabiri’ni siz seçin!

‘Ayın En Güzel Sayfa Tasarımı’nı siz seçin!

‘Ayın En Güzel Haber Takibi’ni siz seçin!

‘Ayın En Güzel Fotoğrafı’nı siz seçin!

Bizlerde üzerimize düşen bu yarışta ‘EN GÜZELİ’ olalım.

Yorulmak nedir bilmeyen, sıkıntılı ve her zaman yarış içinde olan bizler için böyle şeyler çok merak uyandırır ve bizi silkeleyip kendimize getirir…

Söylemesi bizden, yapması sizden…

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.