Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat'ın emriyle 1229 yılında inşa ettirilen Sultanhanı Kervansarayı, İpek Yolu üzerinde hem konaklama hem de ticaret güvenliğini sağlamak amacıyla Şamlı Muhammed bin Havlan tarafından yapıldı. Konya-Aksaray karayolu üzerinde, Aksaray'a 45 kilometre uzaklıkta konumlanan bu tarihi yapı, düz araziye kurulu bir kaleyi andıran görkemli mimarisiyle dikkat çekiyor. Askeri üs olarak da kullanılmış olması nedeniyle çeşitli savaş ve kuşatmalara sahne olan kervansaray, 2020 yılında geçirdiği kapsamlı restorasyonla yeniden hayat buldu.
Restorasyonun ve etkili tanıtım çalışmalarının meyvesini verdiğini belirten turizm tesisi işletmecisi Metin Boğa, "Sultanhanı, bildiğiniz gibi Dünya'nın ve Türkiye'nin en büyük kervansarayı olma özelliğine sahip. Burası Kapadokya'dan, Pamukkale'den geçenlerin, Kapadokya'dan Antalya'ya gidenlerin uğradığı bir geçiş güzergahı. İçerideki halı müzesinin bulunması burayı görsel açıdan mükemmel bir hale getirdi. Restorasyondan sonra talebin artmasıyla çok daha güzel oldu" dedi ve herkesi Sultanhanı'nı görmeye davet etti.
Kervansarayı turist kafilesiyle ziyaret eden Yunanca rehber Sabiha Fenerci, grubun Kapadokya'ya gittiğini ve Yunanlı misafirlerinin bazılarının atalarının bu bölgeden göç ettiğini belirtti. Fenerci, turistlerin her şeyi çok beğendiklerini aktardı. Yunanistan'dan gelen Andros Derneği Başkanı Wangeliya da Sultanhanı'nı çok beğendiklerini ifade etti.
Kayseri yolculuğu sırasında tesadüfen kervansarayı ziyaret eden Ennur Işık Ardahan ise "Konya'dan geliyoruz. Burayı gördük, çok beğendik ve etkilendik. Durup bir bakmak istedik. Çok güzel. Kilimler harika, içerinin ambiyansı ve atmosferi çok iyi" sözleriyle hayranlığını dile getirdi. Sultanhanı Kervansarayı, ihtişamlı geçmişi ve başarılı restorasyonunun ardından yeni bir turizm cazibe merkezi olarak binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor.